فَوَسَطْنَ بِهِ جَمْعًا
Fe vesatne bihı cem’a
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Derken düşman topluluğunun tâ ortasına dalanlara. |
Abdullah Parlıyan |
derken düşman topluluğunun taa ortasına dalanlara andolsun ki; |
Adem Uğur |
Derken orada bir topluluğun ta ortasına girenlere yemin ederim ki, |
Ahmed Hulusi |
Böylece o hâl ile halkın içine dalanlara (çok yazık)! |
Ahmet Varol |
Derken onunla bir topluluğun tam ortasına dalanlara ki, |
Ali Bulaç |
Bununla bir (düşman) topluluğun orta yerine kadar dalanlara. |
Ali Fikri Yavuz |
Böylece, o dem, düşman topluluğu ortasına girenlere ki, |
Bayraktar Bayraklı |
Toplumu derinden yaralarlar. |
Bekir Sadak |
Dusman toplulugunun icine dalanlara ki |
Celal Yıldırım |
Ve (Düşmanın) bir topluluğuna dalıp ortalayanlara and olsun ki, |
Cemal Külünkoğlu |
(1-5) Soluk soluğa süratle koşan, (koşarken ayaklarını) vurarak tırnaklarıyla kıvılcımlar saçan, sabah erkenden baskın yapan ve orada tozu dumana katarak düşman topluluğunun içine dalan atlara andolsun ki, |
Diyanet İşleri |
(1-6) Soluk soluğa süratle koşan, (koşarken ayaklarını) vurarak ateş çıkaran, sabah erkenden baskın yapan, orada tozu dumana katan ve düşman topluluğunun ortasına dalan atlara andolsun ki, insan gerçekten Rabbine karşı pek nankördür. |
Diyanet Vakfı |
(1-8) Harıl harıl koşanlara, (nallarıyla) çakarak kıvılcım saçanlara, (ansızın) sabah baskını yapanlara, orada tozu dumana katanlara, derken orada bir topluluğun ta ortasına girenlere yemin ederim ki insan, Rabbine karşı pek nankördür. Şüphesiz buna kendisi de şahittir ve o, mal sevgisine de aşırı derecede düşkündür. |
Edip Yüksel |
Ve topluluğun ortasına dalanlara ki; |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Derken bir topluluğun ortasına dalanlara yemin ederim ki, |
Fizil-al il Kuran |
Düşman topluluğu içine dalanlara ki, |
Gültekin Onan |
Bununla bir (düşman) topluluğun orta yerine kadar dalanlara. |
Harun Yıldırım |
Ve bununla bir topluluğun ortasına dalanlara ki; |
Hasan Basri Çantay |
Bununla bir topluluğun tâ ortasına girenlere (ya’nî atlara) ki, |
Hayrat Neşriyat |
Derken onunla, bir topluluğun ortasına dalanlara! |
İbn-i Kesir |
Derken bir topluluğun ortasına dalanlara, |
İlyas Yorulmaz |
Böylece (korkusuzca düşmanlarının) ortasına dalanlara yemin olsun ki. |
İskender Ali Mihr |
Sonra da onunla topluluğun ortasına daldılar. |
Kadri Çelik |
Bununla bir (düşman) topluluğun orta yerine kadar dalanlara. |
Muhammed Esed |
(körcesine) bir ordunun içine dalan! |
Mustafa İslamoğlu |
nihayet bu düşmanlıkla toplumun ortasına dalanlara… |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Sonra onunla bir topluluğun ortasına girenlere (andolsun ki), |
Ömer Öngüt |
O toz duman içinde bir topluluğun ortasına dalanlara andolsun ki! |
Sadık Türkmen |
Böylece, bir topluluğun ortasına dalanlara! |
Seyyid Kutub |
Düşman topluluğu içine dalanlara ki, |
Suat Yıldırım |
Derken düşman kuvvetinin ortasına dalan atların hakkı için ki |
Süleyman Ateş |
Derken bir topluluğun ortasına dalanlara. |
Şaban Piriş |
Topluluğun ortasına dalanlara .. |
Tefhim-ul Kur'an |
Bununla bir (düşman) topluluğun orta yerine kadar dalanlara. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Derken, onunla bir topluluğun ortasına dalanlara ki, |
Yusuf Ali (İngilizce) |
And penetrate forthwith into the midst (of the foe) en masse;- |