وَمَا نُؤَخِّرُهُ إِلَّا لِأَجَلٍ مَعْدُودٍ
Ve ma nüehhıruhu illa li ecelim ma’dud
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve biz o günün gelip çatmasını, ancak sayılı bir müddet için geciktiririz. |
Abdullah Parlıyan |
O günü, ancak bizim bildiğimiz bir vakte kadar geciktiririz. |
Adem Uğur |
Biz onu (kıyamet gününü) sadece sayılı bir müddete kadar bekletiriz. |
Ahmed Hulusi |
Biz onu ancak süresi belirlenmiş bir ömür dolayısıyla geciktiriyoruz. |
Ahmet Varol |
Biz onu sadece belli bir süreye kadar geciktiririz. |
Ali Bulaç |
Biz onu sayılı bir sürenin (ecelin) dışında ertelemeyiz. |
Ali Fikri Yavuz |
Biz, o kıyamet gününü ancak sayılı bir müddet için geriye bırakıyoruz. |
Bayraktar Bayraklı |
Biz kıyamet gününü sadece sayılı bir müddete kadar bekletiriz. |
Bekir Sadak |
Biz, o gunu, ancak belli bir sureye kadar geciktiririz. |
Celal Yıldırım |
O günü ancak belli bir vakte kadar geciktiririz. |
Cemal Külünkoğlu |
Ve biz o günün gelip çatmasını, ancak (insanların imtihanı için) sayılı bir müddete kadar erteleriz. |
Diyanet İşleri |
Biz onu ancak belirli bir zamana kadar erteliyoruz. |
Diyanet Vakfı |
Biz onu (kıyamet gününü) sadece sayılı bir müddete kadar bekletiriz. |
Edip Yüksel |
Onu ancak sayılı bir süre için erteliyoruz. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Biz onu sadece belli bir süreye kadar geciktiriyoruz. |
Fizil-al il Kuran |
Biz o günü, sadece sayılı günlerin sonuna kadar erteliyoruz. |
Gültekin Onan |
Biz onu sayılı bir ecelin dışında ertelemeyiz. |
Harun Yıldırım |
Biz onu ancak sayısı belli bir zamana kadar geciktiririz. |
Hasan Basri Çantay |
Biz onu (kıyaamet gününü) ancak sayılı bir müddet için gecikdiririz. |
Hayrat Neşriyat |
Fakat onu (o günü), ancak sayılı bir müddet için te`hîr ediyoruz. |
İbn-i Kesir |
Biz, o günü, ancak sayılı bir süreye kadar erteleriz. |
İlyas Yorulmaz |
O kıyamet gününü, belirlenmiş bir zamana kadar erteleriz. |
İskender Ali Mihr |
Ve Biz, onu (o günü), sayılı (belirli) bir vadeden(ecelden) başka ertelemeyiz. |
Kadri Çelik |
Biz, o günü, ancak sayılı bir süreye kadar geciktiririz. |
Muhammed Esed |
Ve o Gün’ü Biz, belli bir sürenin dışında artık ertelemeyeceğiz. |
Mustafa İslamoğlu |
Ve o günü Biz, ancak sayısı (Bize malum) bir süreye kadar erteleriz. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve Biz onu ancak sayılı bir müddet için tehire bırakmış oluruz. |
Ömer Öngüt |
Biz onu ancak sayılı bir müddetin sona ermesi için erteledik. |
Sadık Türkmen |
Ancak biz onu, bir süreye kadar erteliyoruz. |
Seyyid Kutub |
Biz o günü, sadece sayılı günlerin sonuna kadar erteliyoruz. |
Suat Yıldırım |
Biz o günü ancak belirli bir müddete kadar erteleriz. |
Süleyman Ateş |
Biz onu, sadece sayılı bir süre için erteliyoruz. |
Şaban Piriş |
Biz, o günü belli bir süreye kadar erteleriz. |
Tefhim-ul Kur'an |
Biz onu sayılı bir sürenin (ecelin) dışında ertelemeyiz. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Biz onu, sadece belirli bir süre için erteliyoruz. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
Nor shall We delay it but for a term appointed. |