ثُمَّ أَوْحَيْنَا إِلَيْكَ أَنِ اتَّبِعْ مِلَّةَ إِبْرَاهِيمَ حَنِيفًا ۖ وَمَا كَانَ مِنَ الْمُشْرِكِينَ
Sümme evhayna ileyke enittebı’ millete ibrahıme hanıfa ve ma kane minel müşrikın
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Sonra sana da, doğru hareket eden İbrâhim’in dînine uy! diye vahyettik ve o, müşriklerden değildi. |
Abdullah Parlıyan |
"Yalan ve sahtelik taşıyan herşeyden sakınan ve hiçbir şekilde Allah’tan başkalarına ilahlık yakıştırmayan, İbrahim’in dinine uy" diye vahyettik. |
Adem Uğur |
Sonra da sana "Doğru yola yönelerek İbrahim’in dinine uy! O müşriklerden değildi" diye vahyettik. |
Ahmed Hulusi |
Sonra, biz sana "Hanîf olarak İbrahim’in milletine (Din anlayışına) tâbi ol... O, müşriklerden olmadı" diye vahyettik. |
Ahmet Varol |
"Hanif (muvahhid) olan İbrahim’in dinine uy. O, müşriklerden değildi." |
Ali Bulaç |
Sonra sana vahyettik "Hanif (muvahhid) olan İbrahim’in dinine uy. O, müşriklerden değildi." |
Ali Fikri Yavuz |
Sonra ey Rasûlüm, sana şöyle vahyettik Doğru yola yönelerek İbrahîm’in dinine uy, o hiç bir zaman müşriklerden olmadı. |
Bayraktar Bayraklı |
Sonra da sana, “Doğru yola yönelerek İbrâhim`in yoluna uy! O müşriklerden değildi” diye vahyettik. |
Bekir Sadak |
--- |
Celal Yıldırım |
Sonra da biz Hanîf olan, müşriklerden olmayan İbrahim’in dinine uy, diye sana vahyettik. |
Cemal Külünkoğlu |
Sonra da sana “Hakka yönelen İbrahim`in dinine uy! O, Allah`a ortak koşanlardan değildi” diye vahyettik. |
Diyanet İşleri |
Sonra da sana, "Hakka yönelen İbrahim’in dinine uy. O, Allah’a ortak koşanlardan değildi" diye vahyettik. |
Diyanet Vakfı |
Sonra da sana «Doğru yola yönelerek İbrahim’in dinine uy! O müşriklerden değildi» diye vahyettik. |
Edip Yüksel |
Nitekim, İbrahim’in dinini tek tanrılı olarak izlemen için sana vahyettik; o asla putperestlerden olmadı. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Sonra da (ey Muhammed!) sana «Hakk’a yönelen ve müşriklerden olmayan İbrahim’in dinine tabi ol» diye vahyettik. |
Fizil-al il Kuran |
Sonra sana «İbrahim’in tek Allah ilkesine dayalı inanç sistemine uy, O Allah’a ortak koşanlardan değildi» diye vahyettik. |
Gültekin Onan |
Sonra sana vahyettik "Hanif olan İbrahim’in dinine uy. O, müşriklerden değildi." |
Harun Yıldırım |
Sonra sana vahyettik "Hanif olan İbrahim’in dinine uy. O, müşriklerden değildi." |
Hasan Basri Çantay |
Sonra (Habibim) sana «Müvahhid bir müslüman olarak Ibrâhîmin dînine uy. O, (hiçbir zaman) müşriklerden olmadı» diye vahyetdik. |
Hayrat Neşriyat |
Sonra sana `Hanîf (hakka yönelmiş) olan İbrâhîm`in dînine tâbi` ol! Çünki (o, etrâfındaki kâfirler gibi) müşriklerden değildi!` diye vahyettik. |
İbn-i Kesir |
Sonra sana Hanif olarak İbrahim’in dinine uy; o, hiç bir zaman müşriklerden olmadı, diye vahyettik. |
İlyas Yorulmaz |
Sonra sana da "Hep doğruları ve gerçekleri araştıran (hanif olan), İbrahim’in dinine uy diye vahyettik. İbrahim asla müşriklerden değildi. |
İskender Ali Mihr |
Sonra da sana "hanif (vahdet, tevhid ve teslimi esas alan) olarak İbrâhîm (A.S)’ın dînine tâbî olmayı" vahyettik. Ve o, müşriklerden olmadı. |
Kadri Çelik |
Sonra sana, "Hanif (muvahhit) olan İbrahim’in dinine uy. O müşriklerden değildi" diye vahyettik. |
Muhammed Esed |
Ve sonuç olarak sana, "Yalan ve sahtelik taşıyan her şeyden sakınan ve hiçbir şekilde Allah’tan başkalarına tanrılık yakıştırmayan İbrahim’in dinine uy!" diye vahyettik, |
Mustafa İslamoğlu |
Sonuçta (ey Peygamber), sana da şöyle vahyettik "Her türlü kötülükten yüz çeviren İbrahim`in inanç sistemine uy; zira o Allah`tan başkalarına ilahlık yakıştıranlardan değildi!" |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Sonra sana vahyettik ki, İbrahim’in milletine nezih bir muvahhid olarak tâbi ol. Ve (O) asla müşriklerden olmadı. |
Ömer Öngüt |
Resulüm! Sonra da sana "Doğruya yönelen İbrahim’in dinine uy! O müşriklerden değildi. " diye vahyettik. |
Sadık Türkmen |
Sonra da sana vahyettik "Allah’ı birleyerek İbrahim’in milletine/dinine uy! O, ortak koşanlardan değildi/olmadı!" |
Seyyid Kutub |
Sonra sana «İbrahim’in tek Allah ilkesine dayalı inanç sistemine uy, O Allah’a ortak koşanlardan değildi» diye vahyettik. |
Suat Yıldırım |
Sonra da sana vahyettik ki Doğru yola yönelerek İbrâhim’in dinine tâbi ol; zira o müşriklerden değildi. |
Süleyman Ateş |
Sonra sana "Allâh’ı birleyerek İbrâhim’in yoluna uy; o, ortak koşanlardan değildi" diye vahyettik. |
Şaban Piriş |
Sonra sana "müşriklerden olmayan İbrahim’in hanif yoluna uy" diye vahyettik. |
Tefhim-ul Kur'an |
Sonra sana vahyettik «Hanif (muvahhid) olan İbrahim’in dinine uy. O müşriklerden değildi.» |
Yaşar Nuri Öztürk |
Daha sonra sana şunu vahyettik Bir hanîf olarak İbrahim’in milletine uy! O, müşriklerden değildi. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
So We have taught thee the inspired (Message), "Follow the ways of Abraham the True in Faith, and he joined not gods with Allah." |
ثُمَّ ṧumme |
sonra | |
أَوْحَيْنَا evHaynā |
vahyettik | و ح ي |
إِلَيْكَ ileyke |
sana | |
أَنِ eni |
||
اتَّبِعْ ttebiǎ’ |
uy | ت ب ع |
مِلَّةَ millete |
yoluna | م ل ل |
إِبْرَاهِيمَ ibrāhīme |
İbrahim’in | |
حَنِيفًا Hanīfen |
hanif olan | ح ن ف |
وَمَا ve mā |
ve | |
كَانَ kāne |
değildi | ك و ن |
مِنَ mine |
-dan | |
الْمُشْرِكِينَ l-muşrikīne |
ortak koşanlar- | ش ر ك |