إِلَّا رَحْمَةً مِنْ رَبِّكَ ۚ إِنَّ فَضْلَهُ كَانَ عَلَيْكَ كَبِيرًا
İlla rahmetem mir rabbik inne fadlehu kane aleyke kebıra
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Ancak Rabbinin rahmeti onu korumuştur; gerçekten de onun lütfü, ihsânı pek büyüktür sana. |
Abdullah Parlıyan |
Böyle birşey olmuyorsa bil ki, bu yalnızca Rabbinden bir rahmet nedeniyledir. Gerçekten de, O’nun sana olan iyilik ve ikramı pek büyüktür. |
Adem Uğur |
Ancak Rabbinin rahmeti (sayesinde Kur’an bâki kalmıştır). Çünkü O’nun sana lütufkârlığı çok büyüktür. |
Ahmed Hulusi |
Rabbinden olan bir Rahmet dışında! Muhakkak ki O’nun senin üzerine olan lütfu çok büyüktür! |
Ahmet Varol |
Ancak (onu bırakması) Rabbinin bir rahmetidir. Şüphesiz O’nun senin üzerindeki lütfu büyüktür. |
Ali Bulaç |
(Vahyi sende bırakan) Rabbin rahmetinden başka(sı değildir). Şüphesiz O’nun lütfu senin üzerinde çok büyüktür. |
Ali Fikri Yavuz |
Fakat Kur’ân’ı kalbinde ezberlemen, ancak Rabbinin bir ihsanıdır. Gerçekten O’nun, senin üzerindeki ihsânı çok büyüktür. |
Bayraktar Bayraklı |
Ancak Rabbinin rahmeti sayesinde vahiy kesilmedi. Çünkü O`nun sana büyük lütfu vardır. |
Bekir Sadak |
Bunu yapmayisi ancak Rabbinin sana merhamet etmesindendir. unku O’nun sana olan nimeti buyuktur. |
Celal Yıldırım |
Ancak Rabbinden bir rahmet (onu gidermiştir. Şüphesiz ki O’nun sana iyilik ve ikramı pek büyüktür. |
Cemal Külünkoğlu |
Ancak Rabbinden bir rahmet olarak böyle yapmadık. Çünkü O`nun sana olan lütfu ve ihsanı büyüktür. |
Diyanet İşleri |
Ancak Rabbin’den bir rahmet olarak böyle yapmadık. Çünkü O’nun sana olan lütfu büyüktür. |
Diyanet Vakfı |
Ancak Rabbinin rahmeti (sayesinde Kur’an bâki kalmıştır). Çünkü O’nun sana lütufkârlığı çok büyüktür. |
Edip Yüksel |
Ancak Efendinin rahmeti var… O’nun sana olan nimeti büyüktür. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Fakat Rabbinden bir rahmet olarak (biz bunu yapmadık). Gerçekten O’nun senin üzerindeki lütfu çok büyüktür. |
Fizil-al il Kuran |
Bunun böyle olmayışı, Rabbinin sana yönelik rahmetidir. Onun sana yönelik lütfu büyüktür. |
Gültekin Onan |
(Vahyi sende bırakan) rabbin rahmetinden başka(sı değildir). Şüphesiz O’nun lütfu senin üzerinde çok büyüktür. |
Harun Yıldırım |
Ancak Rabbinin rahmeti (sayesinde Kur’an bâki kalmıştır). Çünkü O’nun sana lütufkârlığı çok büyüktür. |
Hasan Basri Çantay |
Ancak Rabbinden olan bir rahmetdir (ki onu ibkaa etmişdir). Hakıykat, Onun, senin üzerindeki fazl (-u keremi) büyükdür. |
Hayrat Neşriyat |
Ancak Rabbinden bir rahmet olarak (Kur`ân`ı ortadan kaldırmadık); gerçekten O`nun, senin üzerindeki ihsânı (çok) büyüktür. |
İbn-i Kesir |
Ancak Rabbından bir rahmet iledir. Muhakkak ki O’nun sana olan lutfu, pek büyüktür. |
İlyas Yorulmaz |
Sana vahyettiğimiz Rabbinden bir rahmettir. Onun senin üzerindeki lütfu şüphesiz ki büyüktür. |
İskender Ali Mihr |
(Bu) sadece Rabbinden bir rahmettir. Muhakkak ki O’nun (Rabbinin), senin üzerindeki fazlı büyüktür. |
Kadri Çelik |
(Vahyin bekası) Ancak Rabbinden bir rahmet iledir. Şüphesiz O’nun lütfü senin üzerinde çok büyüktür. |
Muhammed Esed |
(Böyle bir şey olmuyorsa bu) yalnızca Rabbinden bir rahmet nedeniyledir gerçekten de O’nun senin üzerindeki lütfu çok büyüktür! |
Mustafa İslamoğlu |
Neyse ki Rabbinin rahmeti sayesinde (bundan uzaksın). Unutma ki O`nun senin üzerindeki lutfu her daim büyük olmuştur. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ancak Rabbinden bir rahmettir ki, (O vahyetiğini gidermiyor) şüphe yok ki, O’nun inâyeti senin üzerinde pek büyüktür. |
Ömer Öngüt |
Ancak Rabbinden bir rahmet olarak (bâki kalmıştır). Çünkü O’nun senin üzerindeki lütfu çok büyüktür. |
Sadık Türkmen |
Ancak, rabbinden bir rahmet olarak (vahiy sana bırakıldı). Şüphesiz sana, O’nun lütfu çok büyüktür. |
Seyyid Kutub |
Bunun böyle olmayışı, Rabbinin sana yönelik rahmetidir. Onun sana yönelik lütfu büyüktür. |
Suat Yıldırım |
Ama böyle yapmayıp Kur’ân âyetlerini muhafaza etmesi, sırf Rabbinin ihsanının sonucudur. Gerçekten O’nun sana olan lütfu pek büyüktür. |
Süleyman Ateş |
Ancak Rabbin sana acıyarak âyetlerini geri almamaktadır. Çünkü O’nun sana olan lutfu cidden büyüktür. |
Şaban Piriş |
Ancak, Rabbinden bir rahmettir. Onun üzerindeki ikramı çok büyüktür. |
Tefhim-ul Kur'an |
(Vahyi sende bırakan) Rabbin rahmetinden başka(sı değildir). Şüphesiz O’nun lütfu senin üzerinde çok büyüktür. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Ancak, Rabbinden bir rahmet müstesna. Kuşkusuz, O’nun sana lütfu pek büyüktür. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
Except for Mercy from thy Lord for his bounty is to thee (indeed) great. |