فَضَرَبْنَا عَلَىٰ آذَانِهِمْ فِي الْكَهْفِ سِنِينَ عَدَدًا
Fe darabna ala azanihim fil kehfi sinıne adeda
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Onları bir uykuya daldırdık, yıllarca hiçbir şey duymadılar. |
Abdullah Parlıyan |
Biz de bunun üzerine mağarada, onların kulaklarını nice yıllar sağırlaştırdık, yıllarca hiç birşey duymadılar. |
Adem Uğur |
Bunun üzerine biz de o mağarada onların kulaklarına nice yıllar perde koyduk (uykuya daldırdık.) |
Ahmed Hulusi |
Bu sebeple uzun yıllar o mağarada onların kulakları üzerine vurduk (algılamalarını dünyaya kapadık, uyuttuk). |
Ahmet Varol |
Bunun üzerine mağarada nice yıllar onları ağır bir uykuya daldırdık. |
Ali Bulaç |
Böylelikle mağarada yıllar yılı onların kulaklarına vurduk (derin bir uyku verdik). |
Ali Fikri Yavuz |
Bunun üzerine, nice seneler mağarada üzerlerine uyku bıraktık ve kendilerini (üç yüz dokuz yıl) uyuttuk. |
Bayraktar Bayraklı |
Bunun üzerine biz de o mağarada onların kulaklarına nice yıllar perde koyduk/onları uykuya daldırdık. |
Bekir Sadak |
(11-12) Magaranin icinde onlari yillarca uyuttuk; sonra, iki taraftan hangisinin bekledikleri sonucu iyi hesaplamis oldugunu belirtmek icin onlari uyandirdik. |
Celal Yıldırım |
Bu sebeple mağarada nice yıllar onların kulakları üzerine (duymamaları için engel) koyduk. |
Cemal Külünkoğlu |
Bunun üzerine biz de nice yıllar onların kulaklarını (dış dünyaya) kapatmış ve onları uyutmuştuk. |
Diyanet İşleri |
Bunun üzerine biz de nice yıllar onların kulaklarını (dış dünyaya) kapattık (Onları uyuttuk). |
Diyanet Vakfı |
Bunun üzerine biz de o mağarada onların kulaklarına nice yıllar perde koyduk (uykuya daldırdık.) |
Edip Yüksel |
Bunun üzerine sayılı yıllar süresince mağarada kulaklarını kapadık. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Bunun üzerine biz de kulaklarını tıkayarak mağarada onları yıllarca uyuttuk. |
Fizil-al il Kuran |
Bunun üzerine onları mağarada yıllarca uykuya yatırdık. |
Gültekin Onan |
Böylelikle mağarada yıllar yılı onların kulaklarına vurduk (derin bir uyku verdik). |
Harun Yıldırım |
Bunun üzerine biz de onların kulaklarına mağarada nice yıllar perde koyduk, uzun yıllar orada uyuttuk. |
Hasan Basri Çantay |
Bunun üzerine biz nice yıllar mağarada onların kulaklarına (perde) vurduk. |
Hayrat Neşriyat |
Bunun üzerine o mağarada kulaklarına nice yıllar (perde) vurduk (uykuya daldırdık). |
İbn-i Kesir |
Bunun üzerine yıllarca mağarada onların kulaklarına perde vurduk. |
İlyas Yorulmaz |
Bizde, onların uzun seneler mağarada uyanmadan kalmalarını sağlamak için kulaklarını tıkadık. |
İskender Ali Mihr |
Böylece mağarada kulakları üzerine (kalplerinin zikrini duyabilmeleri için yan üstü) senelerce yatırdık (uyuttuk). |
Kadri Çelik |
Böylelikle mağarada yıllar yılı onların kulaklarına (bir perde) vurduk. |
Muhammed Esed |
Biz de bunun üzerine mağarada onların kulaklarını yıllarca (dış dünyaya) kapalı tuttuk, |
Mustafa İslamoğlu |
Bunun üzerine Biz de kulaklarına, yıllar boyu onları (dış dünyaya) kapatan bir (mühür) vurduk. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Bunu müteakip onları kulakları üzerine mağarada senelerce (perde) vurmuş olduk. |
Ömer Öngüt |
Bunun üzerine biz de mağarada nice yıllar onların kulaklarına perde koyduk. |
Sadık Türkmen |
Böylece biz de nice yıllar o mağara içinde onları uyuttuk. |
Seyyid Kutub |
Bunun üzerine onları mağarada yıllarca uykuya yatırdık. |
Suat Yıldırım |
Bunun üzerine mağarada onları uykuya daldırdık. Nice yıllar öylece kaldılar. |
Süleyman Ateş |
Bunun üzerine mağarada nice yıllar onların kulaklarına ağırlık vurduk (onları derin bir uykuya daldırdık) |
Şaban Piriş |
(11-12) Mağarada onları yıllarca uyuttuk. Sonra iki gruptan hangisinin bekledikleri sonucu daha iyi hesaplamış olduğunu belirtmek için onları kaldırdık. |
Tefhim-ul Kur'an |
Böylelikle mağarada yıllar yılı onların kulaklarına (ağır bir uyku) vurduk. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Bunun üzerine birçok yıl boyunca mağarada onların kulakları üzerine ağırlık vurduk. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
Then We draw (a veil) over their ears, for a number of years, in the Cave, (so that they heard not) |