وَإِذَا لَقُوا الَّذِينَ آمَنُوا قَالُوا آمَنَّا وَإِذَا خَلَوْا إِلَىٰ شَيَاطِينِهِمْ قَالُوا إِنَّا مَعَكُمْ إِنَّمَا نَحْنُ مُسْتَهْزِئُونَ

Ve iza lekullezıne amenu kalu amenna ve iza halev ila şeyatıynihim kalu inna meaküm innema nahnü müstehziun

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

İnananlarla buluştular mı inandık derler. Şeytanlarıyla yalnız kaldılar mı şüphe yok ki derler, biz sizinleyiz, biz ancak alay etmekdeyiz.

Abdullah Parlıyan

İman edenlerle karşılaştıklarında, "Biz de sizin gibi inandık" derler. Azılı, sapık, insan ve cin arkadaşlarıyla başbaşa kaldıklarında, "Aslında biz sizin yanınızdayız, onlarla sadece alay ediyoruz" derler.

Adem Uğur

(Bu münafıklar) müminlerle karşılaştıkları vakit "(Biz de) iman ettik" derler. (Kendilerini saptıran) şeytanları ile başbaşa kaldıklarında ise Biz sizinle beraberiz, biz onlarla (müminlerle) sadece alay ediyoruz, derler.

Ahmed Hulusi

İman edenlerle beraberken "Amenna - kabul ettik" derler, şeytanlarıyla (vehimlerine tâbi olarak onları saptıranlarla) başbaşa olduklarında ise "Biz sizinle aynı fikirdeyiz, onlarla alay ediyoruz" derler.

Ahmet Varol

’Biz sizinle birlikteyiz; ötekilerle ise sadece alay ediyoruz’ derler.

Ali Bulaç

İman edenlerle karşılaştıkları zaman "İman ettik" derler. Şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında ise, derler ki "Şüphesiz, sizinle beraberiz. Biz (onlarla) yalnızca alay ediyoruz."

Ali Fikri Yavuz

Bir de müminlerle karşılaştıkları zaman "- Biz de (sizin gibi) iman ettik" derler. Halbuki şeytanlarıyle (kendilerini aldatan dostlarıyla) yalnız başına kaldıkları zaman "- Biz (dinde) sizinle beraberiz, biz ancak (müminlerle) istihza edicileriz." derler.

Bayraktar Bayraklı

Müminlerle karşılaştıklarında, “İman ettik” derler, reisleriyle baş başa kaldıklarında ise, “Biz sizinle beraberiz; biz sadece alay ediyoruz” derler.

Bekir Sadak

Inananlara rastladiklari zaman, «Inandik» derler, elebasilariyle basbasa kaldiklarinda, «Biz suphesiz sizinleyiz, onlarla sadece alay etmekteyiz» derler.

Celal Yıldırım

Onlar imân edenlere rastladıkları zaman «inandık» derler. Şeytanlarıyla başbaşa kaldıkları zaman «Doğrusu biz sizinle beraberiz. Biz ancak (o mü’minlerle) alay edicileriz,» derler.

Cemal Külünkoğlu

(Onlar) iman edenlerle karşılaştıkları zaman “Biz de sizin gibi inanıyoruz” derler. Fakat şeytanlarıyla (münafık dostlarıyla) yalnız kaldıkları zaman “Şüphesiz, biz sizinle beraberiz. Biz onlarla yalnızca eğleniyoruz” derler.

Diyanet İşleri

İman edenlerle karşılaştıkları zaman, "İnandık" derler. Fakat şeytanlarıyla (münafık dostlarıyla) yalnız kaldıkları zaman, "Şüphesiz, biz sizinle beraberiz. Biz ancak onlarla alay ediyoruz" derler.

Diyanet Vakfı

(Bu münafıklar) müminlerle karşılaştıkları vakit «(Biz de) iman ettik» derler. (Kendilerini saptıran) şeytanları ile başbaşa kaldıklarında ise Biz sizinle beraberiz, biz onlarla (müminlerle) sadece alay ediyoruz, derler.

Edip Yüksel

Gerçeği onaylayanlarla karşılaştıkları vakit, "Gerçeği onaylıyoruz" derler; fakat sapkınlarıyla başbaşa kaldıklarında, "Sizinle beraberiz. Biz sadece hafife almaktayız" derler.

Elmalılı Hamdi Yazır

Onlar iman edenlere rastladıkları zaman «İnandık» derler. Fakat şeytanlarıyle yalnız kaldıkları zaman «Biz, sizinle beraberiz, biz sadece (onlarla) alay ediyoruz.» derler.

Fizil-al il Kuran

Onlar müminler ile karşılaştıkları zaman «inandık» derler. Fakat şeytanları, elebaşları ile başbaşa kaldıkları zaman «Biz sizin yanınızdayız, onlarla sadece alay ediyoruz» derler.

Gültekin Onan

İnananlarla karşılaştıklarında "inandık" derler; fakat şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında "kuşkusuz sizinle beraberiz, biz sadece alay etmekteyiz / alay edicileriz (istihza)" derler.

Harun Yıldırım

Onlar, îmân edenlerle karşılaştıklarında "biz de îmân ettik" derler, şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında ise "Şüphesiz biz sizinle beraberiz; biz sadece alay edicileriz!" derler.

Hasan Basri Çantay

Onlar îman edenlere kavuşdukları zaman «inandık» derler. Şeytanlariyle yalınızca (başbaşa) kalınca ise «Emîn olun, biz sizinle beraberiz. Biz ancak istihza edicileriz» derler.

Hayrat Neşriyat

Ve îmân edenlerle karşılaştıkları zaman `(Biz de) îmân ettik!` derler. Şeytanlarıyla(reisleriyle) baş başa kaldıkları zaman ise `Gerçekten biz sizinle berâberiz; biz (onlarla)ancak alay edicileriz!` derler.

İbn-i Kesir

Mü’minlere rastlayınca; inandık, derler. Şeytanları ile başbaşa kalınca da; biz sizinle beraberiz, onlarla sadece istihza etmekteyiz, derler.

İlyas Yorulmaz

İnananlarla karşılaştıklarında "Bizde iman ettik" derler. Kendilerini aldatanlarla (şeytanlar) baş başa kaldıklarında, "Sizinle beraberiz, elbette onlarla eğlenip alay ediyoruz" derler.

İskender Ali Mihr

Ve âmenû olanlarla buluştukları zaman "Biz îmân ettik." dediler. Şeytanlarıyla yalnız kaldıkları zaman "Muhakkak ki biz, sizinle beraberiz. Biz (onlarla) sadece alay eden kimseleriz." dediler.

Kadri Çelik

İman edenlere rastladıkları zaman, "İman ettik" derler. Şeytanlarıyla baş başa kaldıklarında, "Biz şüphesiz sizinleyiz, onlarla sadece alay edicileriz" derler.);

Muhammed Esed

Ve iman etmiş olanlarla karşılaştıkları zaman da, "Biz de (sizin gibi) inanıyoruz!" iddiasında bulunurlar; ama şeytani dürtüleriyle baş başa kaldıklarında, "Aslında biz sizin yanınızdayız, onlarla sadece eğleniyoruz" derler.

Mustafa İslamoğlu

Ama inanan kimselerle karşılaştıklarında "Biz iman ettik" derler. Şeytanlarıyla baş başa kaldıklarında ise, "Biz sizinler beraberiz, biz (onlarla) sadece alay ediyorduk" derler.

Ömer Nasuhi Bilmen

Onlar imân edenlere rastgelince, «Biz imân ettik,» derler. Kendi şeytanları ile yalnız kalınca da, «Biz sizinle beraberiz, biz ancak o imân edenler ile istihzâda bulunan kimseleriz,» derler.

Ömer Öngüt

Müminlerle karşılaştıkları zaman "Biz de inandık" derler. Şeytanları (elebaşları) ile başbaşa kaldıklarında ise "Biz şüphesiz sizinleyiz, onlarla sadece alay etmekteyiz!" derler.

Sadık Türkmen

(onlar) iman eden kimselerle karşılaştıkları zaman "Biz de iman ettik" derler. Fakat şeytanlarıyla, (münafık dostlarıyla) başbaşa kaldıkları zaman "Şüphesiz, biz sizinle beraberiz. Biz ancak (onlarla) alay ediyoruz" derler.

Seyyid Kutub

Onlar müminler ile karşılaştıkları zaman «inandık» derler. Fakat şeytanları, elebaşları ile başbaşa kaldıkları zaman «Biz sizin yanınızdayız, onlarla sadece alay ediyoruz» derler.

Suat Yıldırım

Bunlar iman edenlerle karşılaştıkları vakit "Biz de müminiz" derler. Fakat şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında da "Emin olun, biz sizinle beraberiz, biz onlarla alay ediyoruz." derler.

Süleyman Ateş

İnanmış olanlara rastladıkları zaman; "İnandık," derler. Fakat şeytânlarıyla yalnız kaldıkları zaman; "Biz sizinle beraberiz, biz sadece (onlarla) alay ediyoruz," derler.

Şaban Piriş

İnananlara rastladıkları zaman -İnandık, derler. şeytanları ile başbaşa kalınca da -Biz, sizin yanınızdayız. Onlarla sadece alay ediyoruz, derler.

Tefhim-ul Kur'an

İman edenlerle karşılaştıkları zaman «İman ettik» derler. Şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında ise, derler ki Şüphesiz, sizinle beraberiz. Biz (onlarla) yalnızca alay edicileriz.»

Yaşar Nuri Öztürk

Bunlar iman etmiş olanlarla yüz yüze geldiklerinde, "îman ettik" derler. Kendi şeytanlarıyla baş başa kaldıklarında ise söyledikleri şudur "Hiç kuşkunuz olmasın biz sizinleyiz. Gerçek olan şu ki, biz alay edip duran kişileriz."

Yusuf Ali (İngilizce)

When they meet those who believe, they say "We believe;" but when they are alone with their evil ones, they say "We are really with you We (were) only jesting."

KELİME KÖKLERİ
وَإِذَا
ve iƶā
zaman
لَقُوا
leḳū
rastladıkları ل ق ي
الَّذِينَ
elleƶīne
kimselere
امَنُوا
āmenū
inanan ا م ن
قَالُوا
ḳālū
derler ق و ل
امَنَّا
āmennā
inandık ا م ن
وَإِذَا
veiƶā
ve zaman
خَلَوْا
ḣalev
yalnız kaldıkları خ ل و
إِلَىٰ
ilā
ile
شَيَاطِينِهِمْ
şeyāTīnihim
şeytanları ش ط ن
قَالُوا
ḳālū
derler ق و ل
إِنَّا
innā
şüphesiz biz
مَعَكُمْ
meǎkum
sizinle beraberiz
إِنَّمَا
innemā
elbette sadece
نَحْنُ
neHnu
biz
مُسْتَهْزِئُونَ
mustehziūne
(onlarla) alay ediyoruz ه ز ا