وَعَلَّمَ آدَمَ الْأَسْمَاءَ كُلَّهَا ثُمَّ عَرَضَهُمْ عَلَى الْمَلَائِكَةِ فَقَالَ أَنْبِئُونِي بِأَسْمَاءِ هَٰؤُلَاءِ إِنْ كُنْتُمْ صَادِقِينَ
Ve alleme ademel esmae külleha sümme aradahüm alel melaiketi fe kale embiunı bi esmai haülai in küntüm sadikıyn
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Âdem’e bütün adları bildirmişti de meleklere o adlarla anılan şeyleri gösterip hadi demişti, doğrucuysanız bunların adlarını haber verin. |
Abdullah Parlıyan |
"Dedikleriniz doğruysa, haydi bu şeylerin isimlerini bana söyleyin bakalım" dedi. |
Adem Uğur |
Allah Adem’e bütün isimleri, öğretti. Sonra onları önce meleklere arzedip Eğer siz sözünüzde sadık iseniz, şunların isimlerini bana bildirin, dedi. |
Ahmed Hulusi |
Sonra Âdem’e (Esmâ’nın programlanışı, Esmâ bileşiminin açığa çıkışıyla yoktan var edilene) bütün Esmâ’yı (Esmâ ül Hüsnâ’sının anlamlarını açığa çıkarmayı ve kavramayı) talim etti (programladı). Sonra melâikeye "Eğer dediğinizde ısrarlı iseniz bana (Âdem’in) varlığındaki Esmâ’nın (özelliklerinin) neler olduğunu anlatın" dedi. |
Ahmet Varol |
’Eğer doğru sözlü iseniz şunların adlarını bana bildirin’ dedi. |
Ali Bulaç |
Ve Adem’e isimlerin hepsini öğretti. Sonra onları meleklere yöneltip "Eğer doğru sözlüyseniz, bunları Bana isimleriyle haber verin" dedi. |
Ali Fikri Yavuz |
Allah, Hz. Âdem Aleyhisselâma bütün isimleri öğretti. Sonra eşyayı meleklere gösterip "- Eğer (her şeyin iç yüzünü bilen) sâdıklarsanız bunların isimlerini bana haber verin." buyurdu. |
Bayraktar Bayraklı |
Allah, Âdem`e bütün isimleri öğretti. Sonra o varlıkları ve nesneleri meleklerin karşısına çıkarıp “Görüşünüzde doğru iseniz, bunların adlarını bana söyleyiniz” dedi. |
Bekir Sadak |
Ve Adem’e butun isimleri ogretti, sonra esyayi meleklere gosterdi. «Eger sozunuzde samimi iseniz bunlarin isimlerini bana soyleyin» dedi. |
Celal Yıldırım |
Allah, Âdem’e (gerekli olan) bütün (eşyanın) isimlerini öğretti. Sonra o eşyayı meleklere göstererek, (iddianızda) doğrular iseniz, bunların isimlerini Bana haber verin, buyurdu. |
Cemal Külünkoğlu |
Allah, Âdeme bütün varlıkların isimlerini öğretti. Sonra onları meleklere göstererek “Dedikleriniz doğruysa haydi bunların isimlerini bana söyleyin bakalım!” buyurdu. |
Diyanet İşleri |
Allah, Âdem’e bütün varlıkların isimlerini öğretti. Sonra onları meleklere göstererek, "Eğer doğru söyleyenler iseniz, haydi bana bunların isimlerini bildirin" dedi. |
Diyanet Vakfı |
Allah Âdem’e bütün isimleri, öğretti. Sonra onları önce meleklere arzedip Eğer siz sözünüzde sadık iseniz, şunların isimlerini bana bildirin, dedi. |
Edip Yüksel |
Adem’e tüm isimleri (nitelemeleri) öğretti, sonra onları meleklere sunup, "Doğru iseniz, şunların isimlerini (özelliklerini, niteliklerini) siz bana bildirin" dedi. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Ve Âdem’e isimlerin hepsini öğretti, sonra onları meleklere gösterip «Haydi davanızda sadıksanız bana şunları isimleriyle haber verin.» dedi. |
Fizil-al il Kuran |
Allah, Adem’e bütün isimleri öğretti. Sonra bütün nesneleri meleklere göstererek, «Haydi, eğer davanızda haklı iseniz, bunların isimlerini bana söyleyin» dedi. |
Gültekin Onan |
Ve Adem’e tüm isimleri öğretti, sonra onları meleklere sunup (aredahüm), "Doğru sözlü / dürüst (sadık) iseniz, şunların isimlerini siz bana bildirin (enbiuniy)" dedi. |
Harun Yıldırım |
Âdem’e bütün isimleri öğretti.Sonra onları meleklere göstererek "Eğer doğru kimseler iseniz bunları isimleriyle bana haber verin!" buyurdu. |
Hasan Basri Çantay |
Âdeme bütün isimleri öğretmişdi. Sonra onları (onların delâlet etdikleri âlemleri, eşyayi) meleklere gösterib «Doğrucular iseniz (her şeyin iç yüzünü biliyorsanız) bunları adlarıyle bana haber verin» demişdi. |
Hayrat Neşriyat |
Ve Âdem`e isimlerin hepsini öğretti, sonra onları meleklere arzederek `Eğer(iddiânızda) doğru kimseler iseniz, haydi şunların isimlerini bana bildirin!` buyurdu. |
İbn-i Kesir |
Allah, Adem’e bütün isimleri öğretmiş, sonra onları meleklere göstererek Eğer sadıklardan iseniz, bunların adlarını bana söyleyin, buyurmuştur. |
İlyas Yorulmaz |
Âdeme (yeryüzünde ihtiyacı olan her şeyi) bütün isimleri öğretti ve onları (eşyayı) meleklerle karşı karşıya getirdi. Allah meleklere "Eğer doğru sözlülerdenseniz şunların isimlerini bana haber verin" dedi. |
İskender Ali Mihr |
Ve Allah, Âdem’e O’nun (Allah’ın) bütün isimlerini (bu isimlerdeki hikmetleri) öğretti. Sonra onları meleklere arz ederek dedi ki "Haydi sadıklardan iseniz bunları isimleri ile Bana haber verin (söyleyin)." |
Kadri Çelik |
Ve Âdem’e bütün isimleri öğretti, sonra onları meleklere sunarak, "Eğer doğru sözlü kimseler iseniz bunların isimlerini bana söyleyin" dedi.); |
Muhammed Esed |
Ve O, Adem’e her şeyin ismini öğretti, sonra onları meleklerin önüne koydu ve "Dedikleriniz doğruysa haydi bu (şeylerin) isimlerini Bana söyleyin bakalım!"dedi. |
Mustafa İslamoğlu |
Ve Adem`e tüm isimleri öğretti, bunun ardından onları meleklere takdim etti ve dedi ki "Hadi, eğer sözünüzün arkasında duruyorsanız şunların isimlerini bana bir bir haber verin!" |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve (Allah Teâlâ) bütün eşyanın isimlerini Âdem’e bildirdi. Sonra bu eşyayı meleklere göstererek, «Bunların isimlerini Bana haber veriniz, eğer siz sâdık iseniz» diye buyurdu. |
Ömer Öngüt |
Ve Allah Âdem’e bütün isimleri öğretti. Sonra da o eşyayı meleklere göstererek "Eğer sâdıklardan iseniz, bunların isimlerini bana söyleyin!" dedi. |
Sadık Türkmen |
Ve adem’e, bütün varlıklara isim verme kabiliyeti lütfettik. Sonra onları meleklere arzederek "Eğer biliyorsanız, haydi Bana bunların isimlerini bildirin" dedik. |
Seyyid Kutub |
Allah, Adem’e bütün isimleri öğretti. Sonra bütün nesneleri meleklere göstererek, «Haydi, eğer davanızda haklı iseniz, bunların isimlerini bana söyleyin» dedi. |
Suat Yıldırım |
Ve Âdem’e bütün isimleri öğretti. Müteakiben önce onları meleklere göstererek "İddianızda tutarlı iseniz haydi Bana şunları isimleriyle bir bildirin bakalım!" dedi. |
Süleyman Ateş |
Âdem’e isimlerin tümünü öğretti, sonra onları meleklere sunup "Haydi, doğru iseniz onların isimlerini bana söyleyin," dedi. |
Şaban Piriş |
Allah, Adem’e bütün isimleri öğretti. Sonra onları meleklere göstererek-Eğer sözünüzde samimi iseniz bunların isimlerini bana söyleyin, dedi. |
Tefhim-ul Kur'an |
Ve Adem’e isimlerin hepsini öğretti. Sonra onları meleklere yöneltip «Eğer doğru sözlüler iseniz, bunları bana isimleriyle haber verin» dedi. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Ve Âdem’e isimlerin tümünü öğretti. Sonra onları meleklere göstererek şöyle buyurdu "Hadi, haber verin bana şunların isimlerini, eğer doğru sözlüler iseniz." |
Yusuf Ali (İngilizce) |
And He taught Adam the names of all things; then He placed them before the angels, and said "Tell me the names of these if ye are right." |
وَعَلَّمَ ve ǎlleme |
ve öğretti | ع ل م |
ادَمَ ādeme |
Adem’e | |
الْأَسْمَاءَ l-esmā'e |
isimleri | س م و |
كُلَّهَا kullehā |
bütün | ك ل ل |
ثُمَّ ṧumme |
sonra | |
عَرَضَهُمْ ǎraDehum |
onları sunup | ع ر ض |
عَلَى ǎlā |
-e | |
الْمَلَائِكَةِ l-melāiketi |
melekler- | م ل ك |
فَقَالَ feḳāle |
ve dedi | ق و ل |
أَنْبِئُونِي enbiūnī |
bana söyleyin | ن ب ا |
بِأَسْمَاءِ biesmā'i |
isimlerini | س م و |
هَٰؤُلَاءِ hā'ulā'i |
onların | |
إِنْ in |
eğer | |
كُنْتُمْ kuntum |
iseniz | ك و ن |
صَادِقِينَ Sādiḳīne |
doğru kimseler | ص د ق |