وَأَقِيمُوا الصَّلَاةَ وَآتُوا الزَّكَاةَ وَارْكَعُوا مَعَ الرَّاكِعِينَ
Ve ekıymüs salate ve atüz zekate verkeu mear rakiıyn
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Namaz kılın, zekât verin, rükû edin rükû edenlerle. |
Abdullah Parlıyan |
Namazı kılın, zekâtı verin ve rukûa varanlarla birlikte siz de rukûa’, varın. |
Adem Uğur |
Namazı tam kılın, zekâtı hakkıyla verin, rükû edenlerle beraber rükû edin. |
Ahmed Hulusi |
Salâtı ikame edin (âfakî ve enfüsî yönelişi yaşayın), zekâtı (size bağışlananın bir kısmını karşılıksız) verin; rükû edenlerle beraber rükû edin. (Varlığınızdaki Allâh Esmâ’sının azametini hissedip, tespih edin ve bunun nefsin hakikati olan Muhıyt tarafından algılandığını, rükûdan kalkıp "semi’Allâhu......" derken fark edin.) |
Ahmet Varol |
Namazı kılın, zekatı verin ve rüku edenlerle birlikte siz de rüku edin. |
Ali Bulaç |
Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin ve rüku edenlerle birlikte siz de rüku edin. |
Ali Fikri Yavuz |
(Müslümanların namazı gibi) namaz kılın, onlar gibi zekât verin ve rükû eden müminlerle rükû edin (Cemaate devam edin). |
Bayraktar Bayraklı |
Namazı kılınız, zekâtı veriniz ve rükû edenlerle beraber rükû ediniz. |
Bekir Sadak |
Namazi kilin, zekati verin, ruku edenlerle birlikte ruku edin. |
Celal Yıldırım |
Namazı kılın, zekâtı verin, rükû’ edenlerle beraber rükû’ edin. |
Cemal Külünkoğlu |
Namazda dikkatli ve devamlı olun, zekâtı verin ve rükû eden (mü`min)lerle birlikte siz de rüku edin. |
Diyanet İşleri |
Namazı kılın, zekâtı verin. Rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin. |
Diyanet Vakfı |
Namazı tam kılın, zekâtı hakkıyla verin, rükû edenlerle beraber rükû edin. |
Edip Yüksel |
Namazı gözetin, zekatı verin ve eğilenlerle birlikte eğilin. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Hem namazı dosdoğru kılın, zekatı verin, rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin. |
Fizil-al il Kuran |
Namazı kılın, zekâtı verin ve rukûa varanlarla birlikte siz de rukûa’, varın. |
Gültekin Onan |
Namazı gözetin (kıyam), zekatı verin ve eğilenlerle / rüku edenlerle (ma’arrakiiyn) birlikte eğilin / rüku edin (verkeu). |
Harun Yıldırım |
Bir de namazı dosdoğru kılın, zekatı verin ve rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin! |
Hasan Basri Çantay |
Dosdoğru namaz kılın, zekât verin, rükû’ eden (mümin) lerle birlikde rükû’ edin (cemaate devam edin). |
Hayrat Neşriyat |
Hem namazı hakkıyla edâ edin, zekâtı verin ve rükû` edenlerle berâber rükû` edin! |
İbn-i Kesir |
Namazı kılın, zekatı verin, rüku’ edenlerle birlikte rüku edin. |
İlyas Yorulmaz |
Namazı kılın, zekâtı verin ve Rablerine saygı ile eğilenlerle birlikte sizde eğilin. |
İskender Ali Mihr |
Ve namazı kılın (ikame edin) ve zekâtı verin ve rükû edenlerle beraber rükû edin. |
Kadri Çelik |
Namazı kılın, zekâtı verin ve rükû edenlerle birlikte rükû edin.); |
Muhammed Esed |
Namazda dikkatli ve devamlı olun, karşılıksız yardımda bulunun ve namazda rüku edenlerle birlikte rüku edin. |
Mustafa İslamoğlu |
Namazı istikametle kılın, zekatı gönlünüzden kopararak verin, Allah`a rüku edenlerle birlikte siz de rüku edin! |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve namazı kılınız, zekâtı da veriniz ve rüku’ edenler ile beraber rüku’ ediniz. |
Ömer Öngüt |
Namazı kılın, zekâtı verin, rükû edenlerle beraber rükû edin. |
Sadık Türkmen |
Hem namazı gereği gibi kılın ve Zekâtı (çalışıp üreterek) verin ve Rüku edenlerle/gönülden boyun eğenlerle birlikte, siz de gönülden boyun eğin/rüku edin… |
Seyyid Kutub |
Namazı kılın, zekâtı verin ve rukûa varanlarla birlikte siz de rukûa’, varın. |
Suat Yıldırım |
Hem namazı tam kılın, zekâtı verin, rükû edenlerle beraber siz de namaz kılın. |
Süleyman Ateş |
Namazı kılın, zekâtı verin, rükû edenlerle (Allâh’ın huzûrunda eğilenlerle) beraber eğilin. |
Şaban Piriş |
Namazı kılın, zekatı verin, (Allah’ın emrine) boyun eğenlerle boyun eğin. |
Tefhim-ul Kur'an |
Namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin ve rükû edenlerle siz de rükû edin. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Namazı kılın, zekâtı verin; rükû edenlerle birlikte rükû edin. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
And be steadfast in prayer; practise regular charity; and bow down your heads with those who bow down (in worship). |