ثُمَّ بَعَثْنَاكُمْ مِنْ بَعْدِ مَوْتِكُمْ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ

Sümme beasnaküm mim ba’di mevtiküm lealleküm teşkürun

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Sonra da gene şükredesiniz diye ölümünüzden sonra sizi dirilttik.

Abdullah Parlıyan

Sizi bu ölümünüzden sonra belki şükredenlerden olursunuz diye tekrar dirilttik.

Adem Uğur

Sonra ölümünüzün ardından sizi dirilttik ki şükredesiniz.

Ahmed Hulusi

Sonra, ölümü (yokluğunuzu - gerçekte yegâne var olanın Vâhid’ül Kahhâr olduğu gerçeğini) tatmanızın akabinde, yeni bir anlayışla hayata başlatmıştık sizi, belki bunu değerlendirirsiniz diye.

Ahmet Varol

Sonra belki şükredersiniz diye sizi ölümünüzden sonra tekrar diriltmiştik.

Ali Bulaç

Sonra şükredesiniz diye, sizi ölümünüzden sonra dirilttik.

Ali Fikri Yavuz

Sonra, şükredesiniz diye, vefatınızdan (bir gün) sonra (kudretimizi anlıyasınız diye) sizi diriltmiştik.

Bayraktar Bayraklı

Şükredersiniz diye, sizi ölümünüzün ardından dirilttik.

Bekir Sadak

Olumunuzden sonra, sukredesiniz diye sizi tekrar diriltmistik.

Celal Yıldırım

(Bir bakıma) ölümünüzden sonra da şükredesiniz diye sizi (o baygın halden uyandırıp) kaldırmıştık.

Cemal Külünkoğlu

Ölü bir toplum haline geldikten sonra, şükredesiniz diye sizi tekrar diriltmiştik.

Diyanet İşleri

Sonra, şükredesiniz diye ölümünüzün ardından sizi tekrar dirilttik.

Diyanet Vakfı

Sonra ölümünüzün ardından sizi dirilttik ki şükredesiniz.

Edip Yüksel

Sonra, belki şükredersiniz diye ölümünüzün ardından sizi diriltmiştik.

Elmalılı Hamdi Yazır

Sonra şükredesiniz diye sizi ölümünüzün ardından yeniden diriltmiştik.

Fizil-al il Kuran

Sonra şükredesiniz diye sizi öldükten sonra yeniden dirilttik.

Gültekin Onan

Sonra, belki şükredersiniz diye ölümünüzün (mevtiküm) ardından sizi diriltmiştik (beasnaküm).

Harun Yıldırım

Sonra ölümünüzün ardından belki şükredersiniz diye sizi dirilttik.

Hasan Basri Çantay

Sonra ölümünüzün arkasından sizi yine diriltmişdik. Gerekdi ki şükredesiniz.

Hayrat Neşriyat

Sonra şükredesiniz diye, ölümünüzün ardından sizi dirilttik.

İbn-i Kesir

Sonra sizi, ölümünüzün arkasından şükredersiniz diye diriltmiştik.

İlyas Yorulmaz

Bu yok oluşunuzdan sonra tekrar sizi dirilttik ki, belki şükredersiniz.

İskender Ali Mihr

Sonra umulur ki siz şükredersiniz diye ölümünüzden sonra sizi tekrar dirilttik.

Kadri Çelik

Ölümünüzden sonra, şükredesiniz diye sizi tekrar diriltmiştik.);

Muhammed Esed

Ama ölü (bir toplum) haline geldikten sonra belki şükredenlerden olursunuz diye sizi tekrar dirilttik.

Mustafa İslamoğlu

Daha sonra, belki teşekkür edersiniz diye ölümünüzün ardından sizi bir daha diriltmiştik.

Ömer Nasuhi Bilmen

Sonra sizi ölümünüzü müteakip diriltmiştik, tâ ki şükredesiniz.

Ömer Öngüt

Bu ölü halinizden sonra, belki şükredersiniz diye sizi tekrar diriltmiştik.

Sadık Türkmen

Sonra sizi Biz dirilttik, sizler öldükten sonra. Umulur ki sizler şükredersiniz.

Seyyid Kutub

Sonra şükredesiniz diye sizi öldükten sonra yeniden dirilttik.

Suat Yıldırım

Siz bir müddet ölü vaziyette kaldıktan sonra, şükredesiniz diye sizi dirilttik.

Süleyman Ateş

Sonra belki şükredersiniz diye sizi ölümünüzün ardından tekrar diriltmiştik.

Şaban Piriş

Ölümünüzden sonra belki şükredersiniz diye sizi tekrar diriltmiştik.

Tefhim-ul Kur'an

Sonra (yine de) belki şükredersiniz diye, sizi ölümünüzden sonra dirilttik.

Yaşar Nuri Öztürk

Sonra, ölümünüzün ardından sizi dirilttik ki, şükredebilesiniz.

Yusuf Ali (İngilizce)

Then We raised you up after your death Ye had the chance to be grateful.

KELİME KÖKLERİ
ثُمَّ
ṧumme
sonra
بَعَثْنَاكُمْ
beǎṧnākum
sizi tekrar diriltmiştik ب ع ث
مِنْ
min
-ndan
بَعْدِ
beǎ’di
ardı- ب ع د
مَوْتِكُمْ
mevtikum
ölümünüzün م و ت
لَعَلَّكُمْ
leǎllekum
belki
تَشْكُرُونَ
teşkurūne
şükredersiniz (diye) ش ك ر