فَرَجَعَ مُوسَىٰ إِلَىٰ قَوْمِهِ غَضْبَانَ أَسِفًا ۚ قَالَ يَا قَوْمِ أَلَمْ يَعِدْكُمْ رَبُّكُمْ وَعْدًا حَسَنًا ۚ أَفَطَالَ عَلَيْكُمُ الْعَهْدُ أَمْ أَرَدْتُمْ أَنْ يَحِلَّ عَلَيْكُمْ غَضَبٌ مِنْ رَبِّكُمْ فَأَخْلَفْتُمْ مَوْعِدِي

Fe racea musa ila kavmihı ğadbane esifa kale ya kavmi elem yeıdküm rabbüküm va’den hasena e fe tale aleykümül ahdü em eradtüm ey yehılle aleyküm ğadabüm mir rabbiküm fe ahleftüm mev’ıdı

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Mûsâ, öfkeli bir halde hayıflanarak kavmine döndü de ey kavmim dedi, Rabbiniz size güzel bir tarzda vaitte bulunmadı mı, çok mu uzun sürdü sizden ayrılışım, yoksa Rabbinizin gazabının vâcip olmasını mı dilediniz size de bana verdiğiniz sözden caydınız?

Abdullah Parlıyan

"Ey kavmim!" diye çıkıştı. "Rabbiniz size güzel bir söz vermemiş miydi? Peki bu sözün gerçekleşmesi, size çok mu uzak göründü? Yoksa Rabbinizden size, gazab erişmesini istedinizde mi, bana verdiğiniz sözde durmadınız?"

Adem Uğur

Bunun üzerine Musa, öfkeli ve üzüntülü olarak kavmine döndü. Ey kavmim! dedi, Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmamış mıydı? Şu halde size zaman mı çok uzun geldi, yoksa üstünüze Rabbinizin gazabının inmesini mi istediniz ki, bana olan vâdinizden döndünüz?

Ahmed Hulusi

Musa, kızgın ve üzgün olarak kavmine döndü... Dedi ki "Ey halkım... Rabbiniz size güzel bir vaatte bulunmamış mıydı? Bu söz süreci size uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizin gazabının üzerinizde açığa çıkmasını dilediniz de bu yüzden mi sözünüzü tutmadınız?"

Ahmet Varol

Bunun üzerine Musa öfkeli ve tasalı olarak kavmine döndü. ’Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmamış mıydı? Aradan geçen zaman size uzun mu geldi yoksa Rabbiniz katından üzerinize bir gazap inmesini mi istediniz ki bana olan sözünüzden döndünüz?’ dedi.

Ali Bulaç

Bunun üzerine Musa, kavmine oldukça kızgın, üzgün olarak döndü. Dedi ki "Ey kavmim, Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Size (verilen) söz (ya da süre) pek uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?"

Ali Fikri Yavuz

Hemen Mûsa, öfkeli ve kederli olarak kavmine döndü. (Onlara şöyle) dedi "- Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaad ile söz vermedi mi? Üzerinize zaman mı uzadı, yoksa Rabbinizden size gazab inmesini arzu ettiniz de mi, bana olan vaadinizden (Allah’a iman sözünüzden) caydınız."

Bayraktar Bayraklı

Mûsâ, toplumuna kızgın ve üzgün olarak döndü. “Ey ulusum! Rabbiniz size güzel vaadde bulunmadı mı? Uzun bir zaman mı geçti, yoksa Rabbinizin öfkesine mi uğramak istediniz de, bana verdiğiniz sözden caydınız?” dedi.

Bekir Sadak

Musa, milletine kizgin ve uzgun olarak dondu. «Ey milletim! Rabbiniz size guzel bir vaadde bulunmadi mi? Uzun bir zaman mi gecti, yoksa Rabbinizin gazabina mi ugramak istediniz de bana verdiginiz sozden caydiniz?» dedi.

Celal Yıldırım

Bunun üzerine Musâ, öfkeli ve üzgün olarak kavmine döndü de, «ey kavmim, Rabbiniz size güzel bir va’dde bulunmadı mı ? Yoksa ayrılışım, va’dedilen süreden size uzun mu geldi? Yoksa Rabbınızın gazabının size gerekli olmasını mı arzu ettiniz de bana verdiğiniz sözden caydınız ?» dedi.

Cemal Külünkoğlu

Bunun üzerine Musa kavminin yanına öfkeli ve üzgün olarak döndü. Onlara dedi ki “Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Size (verilen) söz (ya da süre) pek uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir gazabın inmesini mi istediniz ki bana verdiğiniz sözden caydınız?”

Diyanet İşleri

Bunun üzerine Mûsâ, öfke dolu ve üzgün bir hâlde halkına döndü. "Ey kavmim! Rabbiniz, size güzel bir vaadde bulunmadı mı? (Ayrılışımdan sonra) çok zaman mı geçti, yoksa üzerinize Rabbinizden bir gazap inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz söze uymadınız (ve buzağıya taptınız)?" dedi.

Diyanet Vakfı

Bunun üzerine Musa, öfkeli ve üzüntülü olarak kavmine döndü. Ey kavmim! dedi, Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmamış mıydı? Şu halde size zaman mı çok uzun geldi, yoksa üstünüze Rabbinizin gazabının inmesini mi istediniz ki, bana olan vâdinizden döndünüz?

Edip Yüksel

Musa, kızgın ve hayal kırıklığına uğramış olarak halkına döndü ve "Halkım, Efendiniz size güzel bir söz vermemiş miydi? Bekleyemediniz mi? Yoksa, Efendinizin gazabına uğramak için mi benimle yaptığınız sözleşmeyi bozdunuz?" dedi.

Elmalılı Hamdi Yazır

Hemen Musa öfkeli ve üzgün olarak kavmine döndü (onlara şöyle) dedi «Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaad ile söz vermedi mi? Size bu süre mi çok uzun geldi, yoksa Rabbinizden size bir gazab inmesini arzu ettiniz de mi, bana olan vaadinizden caydınız?»

Fizil-al il Kuran

Bunun üzerine Musa soydaşlarının yanına öfkeli ve üzgün olarak döndü. Onlara dedi ki «Rabb’iniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Sizden ayrılalı çok uzun bir zaman mı geçti, yoksa Allah’ın gazabına çarpılmak istediniz de mi bana verdiğiniz sözden caydınız?

Gültekin Onan

Bunun üzerine Musa, kavmine oldukça kızgın, üzgün olarak döndü. Dedi ki "Ey kavmim, rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Size (verilen) söz (ya da süre) pek uzun mu geldi? Yoksa rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?"

Harun Yıldırım

Bunun üzerine Musa, öfkeli ve üzüntülü olarak kavmine döndü. Ey kavmim! dedi, Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmamış mıydı? Şu halde size zaman mı çok uzun geldi, yoksa üstünüze Rabbinizin gazabının inmesini mi istediniz ki, bana olan vâdinizden döndünüz?

Hasan Basri Çantay

Derhal Musa öfkeli ve tasalı olarak kavmine döndü «Ey kavmim, dedi, Rabbiniz size güzel bir va’d ile söz vermedi mi? Yoksa (ayrılışımın üzerinden) sizce çok zaman mı (geçib) uzadı? Yahud Rabbinizden size bir gazab vâcib olmasını mı istediniz de bana olan vadinizden caydınız»?

Hayrat Neşriyat

Bunun üzerine Mûsâ kızgın ve üzgün olarak kavmine geri döndü dedi ki `Ey kavmim! Rabbiniz size (Tevrât`ı vermek için) güzel bir va`d ile va`dde bulunmamış mıydı? Yoksa (sizden ayrıldığım) müddet size uzun mu geldi? Yâhut Rabbinizden üzerinize bir gazabın vâcib olmasını mı istediniz ki (îmanda sebât edeceğinize dâir) bana verdiğiniz sözden döndünüz?`

İbn-i Kesir

Musa kavmine kızgın ve üzgün olarak döndü ve Ey kavmim; Rabbınız size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Uzun bir zaman mı geçti aradan, yoksa Rabbınızın gazabına uğramak istediniz de mi bana verdiğiniz sözden caydınız? dedi.

İlyas Yorulmaz

Musa öfkeli, kızgın ve üzüntülü bir şekilde kavmine döndü ve dedi ki "Rabbiniz size en güzel vaatlerde bulunmadı mı? Yapılan ahitleşme üzerinden çok uzun bir zaman mı geçti? Yoksa Rabbinizden bir öfkenin üzerinize gelmesini istiyorsunuz da, bu sebeple benimle yaptığınız antlaşmaya muhalefet ettiniz. "

İskender Ali Mihr

Bunun üzerine Musa (A.S), esefle (üzülerek) gadapla (öfkeyle) kavmine döndü. "Ey kavmim! Rabbiniz size, güzel bir vaadle vaadetmedi mi? Buna rağmen ahd süresi size uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizin gazabının üzerinize inmesini mi istediniz? Bu sebeple mi vaadimi (sizden aldığım vaadi) yerine getirmediniz?" dedi.

Kadri Çelik

Bunun üzerine Musa, kavmine oldukça kızgın, üzgün olarak döndü. Dedi ki "Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaatte bulunmadı mı? Size (verilen) süre pek uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?"

Muhammed Esed

Bunun üzerine Musa öfke ve üzüntüyle dolu olarak kavminin yanına döndü (Ve onlara) "Ey kavmim!" diye çıkıştı, "Rabbiniz size güzel bir söz vermemiş miydi? Peki, bu söz(ün gerçekleşmesi) size çok mu uzak göründü? Yoksa, Rabbinizin gazabına uğramanıza mı karar verildi ki bana verdiğiniz sözden böyle döndünüz?"

Mustafa İslamoğlu

Bunun üzerine Musa hüzünle karışık bir kızgınlıkla toplumuna döndü; "Ey kavmim!" dedi, "Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmamış mıydı? Yoksa (bu sözün) vadesi size çok uzun (ve bedeli çok ağır) mı geldi? Veya, Rabbinizin gazabını üzerinize çekmeye can mı atıyorsunuz? İşte, sonuçta bana verdiğiniz sözden dönmüş oldunuz!"

Ömer Nasuhi Bilmen

Artık Mûsa, kavminin yanına gazaplı bir halde mahzun olarak avdet etti. Dedi ki «Ey kavmim! Size Rabbiniz güzel bir vaad ile vaadetmiş değil mi idi? Yoksa üzerinize zaman mı uzadı? Yoksa Rabbinizden üzerinize bir gazap hulûlunu mu arzu ettiniz ki, bana olan vaadinize muhalefette bulundunuz?»

Ömer Öngüt

Musa kavmine çok kızgın ve üzüntülü olarak döndü. "Ey kavmim! Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Uzun bir zaman mı geçti aradan? Yoksa Rabbinizin gazabına mı uğramak istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?" dedi.

Sadık Türkmen

Musa, çok kızgın ve üzüntülü olarak derhal kavmine döndü. "Ey kavmim!" dedi. "Rabbinizin size verdiği güzel ahit/söz hoşunuza gitmedi mi?! Yoksa söz/ahit (veya aranızdan ayrılmam) size uzun mu geldi? Rabbinizden üzerinize bir gazabın çökmesini mi istediniz? Bana verdiğiniz sözden de caydınız?"

Seyyid Kutub

«Rabb’iniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Sizden ayrılalı çok uzun bir zaman mı geçti, yoksa Allah’ın gazabına çarpılmak istediniz de mi bana verdiğiniz sözden caydınız?

Suat Yıldırım

Mûsâ derhal son derece kızgın ve üzgün olarak halkına döndü "Ey milletim! dedi, Rabbiniz size güzel bir vaadde bulunmadı mı? Verilen sözün üzerinden çok uzun süre mi geçti, yoksa Rabbinizin gazabının tepenize inmesini mi istiyorsunuz ki bana olan vâdinizden caydınız?"

Süleyman Ateş

Bunun üzerine Mûsâ, çok kızgın ve üzüntülü bir halde kavmine döndü "Ey Kavmim, dedi, Rabbiniz size güzel bir va’idde bulunmamış mıydı? Süre mi size uzun geldi (zamanla verdiğiniz sözü unuttunuz mu)? Yoksa Rabbinizden bir gazabın üstünüze inmesini mi istediniz ki, bana verdiğiniz sözden caydınız (beni izlemediniz)?"

Şaban Piriş

-Musa kavmine kızgın ve üzgün olarak döndü. -Ey Kavmim, dedi, Rabbiniz size güzel bir vaatte bulunmadı mı? Aradan çok uzun bir zaman mı geçti yoksa; Rabbinizin gazabına uğramayı istediniz de bana verdiğiniz sözden döndünüz?

Tefhim-ul Kur'an

Bunun üzerine Musa, kavmine oldukça kızgın, üzgün olarak döndü. Dedi ki «Ey kavmim, Rabbiniz size güzel bir vaadte bulunmadı mı? Size (verilen) söz (ya da süre) pek uzun mu geldi? Yoksa Rabbinizden üzerinize kaçınılmaz bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz sözden caydınız?»

Yaşar Nuri Öztürk

Bunun üzerine Mûsa, öfkeli ve ümidi kırık bir halde kavmine döndü. Dedi "Ey toplumum! Rabbiniz size güzel bir vaatte bulunmadı mı? Süre mi size uzun geldi yoksa Rabbinizden üzerinize bir gazabın inmesini mi istediniz de bana verdiğiniz söze ters davrandınız?"

Yusuf Ali (İngilizce)

So Moses returned to his people in a state of indignation and sorrow. He said "O my people! did not your Lord make a handsome promise to you? Did then the promise seem to you long (in coming)? Or did ye desire that Wrath should descend from your Lord on you, and so ye broke your promise to me?"

KELİME KÖKLERİ
فَرَجَعَ
feraceǎ
bunun üzerine döndü ر ج ع
مُوسَىٰ
mūsā
Musa
إِلَىٰ
ilā
قَوْمِهِ
ḳavmihi
kavmine ق و م
غَضْبَانَ
ğaDbāne
çok kızgın bir halde غ ض ب
أَسِفًا
esifen
üzüntülü ا س ف
قَالَ
ḳāle
dedi ق و ل
يَا قَوْمِ
yā ḳavmi
Kavmim ق و م
أَلَمْ
elem
يَعِدْكُمْ
yeǐdkum
size va’detmemiş miydi? و ع د
رَبُّكُمْ
rabbukum
Rabbiniz ر ب ب
وَعْدًا
veǎ’den
bir va’adle و ع د
حَسَنًا
Hasenen
güzel ح س ن
أَفَطَالَ
efeTāle
uzun mu geldi? ط و ل
عَلَيْكُمُ
ǎleykumu
size
الْعَهْدُ
l-ǎhdu
süre ع ه د
أَمْ
em
yoksa
أَرَدْتُمْ
eradtum
mi istediniz? ر و د
أَنْ
en
diye
يَحِلَّ
yeHille
insin ح ل ل
عَلَيْكُمْ
ǎleykum
üstünüze
غَضَبٌ
ğaDebun
bir gazabın غ ض ب
مِنْ
min
-den
رَبِّكُمْ
rabbikum
Rabbiniz- ر ب ب
فَأَخْلَفْتُمْ
feeḣleftum
bu yüzden caydınız خ ل ف
مَوْعِدِي
mev’ǐdī
bana verdiğiniz sözden و ع د