وَذَا النُّونِ إِذْ ذَهَبَ مُغَاضِبًا فَظَنَّ أَنْ لَنْ نَقْدِرَ عَلَيْهِ فَنَادَىٰ فِي الظُّلُمَاتِ أَنْ لَا إِلَٰهَ إِلَّا أَنْتَ سُبْحَانَكَ إِنِّي كُنْتُ مِنَ الظَّالِمِينَ

Ve zen nuni iz zehebe müğadıben fe zanne el len nakdira aleyhi fe nada fiz zulümati el la ilahe illa ente sübhaneke innı küntü minez zalimın

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Ve Zünnun da hani öfkelenip gitmişti de sanmıştı ki bizim gücümüz yetmeyecek ona; derken karanlıklarda nidâ ederek gerçekten de senden başka yoktur tapacak, tenzîh ederim seni ve şüphe yok ki ben, zâlimlerden oldum demişti.

Abdullah Parlıyan

"Senden başka gerçek ilah yoktur, sınırsız kudret ve yüceliğinle sen, herşeyin üstündesin, doğrusu ben yapılması gerekeni yapmamak suretiyle kendime haksızlık edenlerdenim!" diye dua etmişti.

Adem Uğur

Zünnûn’u da (Yunus’u da zikret). O öfkeli bir halde geçip gitmişti; bizim kendisini asla sıkıştırmayacağımızı zannetmişti. Nihayet karanlıklar içinde "Senden başka hiçbir tanrı yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben zalimlerden oldum!" diye niyaz etti.

Ahmed Hulusi

ZünNun (Yunus)... Hani kızarak çekip gitmiş ve kendisini sıkıştırmayacağımızı zannetmişti! Nihayet karanlıklar içinde "Tanrı yok (benliğim yok); sadece Sen (hakikatimi oluşturan El Esmâ mânâların)! Senin (Esmâ mânâlarını açığa çıkaran olarak bu işlevimle) tespihindeyim! Muhakkak ki ben zâlimlerden oldum" diye yönelmişti.

Ahmet Varol

’Senden başka ilah yoktur. Seni tenzih ederim. Ben zalimlerden oldum’ diye yakarışta bulunmuştu.

Ali Bulaç

Balık sahibi (Yunus’u da); hani o, kızmış vaziyette gitmişti ki; bundan dolayı kendisini sıkıntıya düşürmeyeceğimizi sanmıştı. (Balığın karnındaki) Karanlıklar içinde "Senden başka İlah yoktur, Sen Yücesin, gerçekten ben zulmedenlerden oldum" diye çağrıda bulunmuştu.

Ali Fikri Yavuz

Zü’n-Nûn’i (Balık sahibini = Yûnus’u) da hatırla. Hani o, (dinini kabul etmiyen kavmine) öfkelenerek gitmişti de, kendisini hiç bir zaman sıkıştırmıyacağımızı sanmıştı. Derken (yutulduğu balığın karnındaki) karanlıklar içinde "- Senden başka hiç bir ilâh yoktur, seni bütün noksanlıklardan tenzih ederim. Gerçekten ben, haksızlık edenlerden oldum." diye dua etmişti.

Bayraktar Bayraklı

Zü`n-Nûn`u/Yunus`u da hatırla! O, öfkeli bir halde geçip gitmişti; bizim kendisini aslâ sıkıştırmayacağımızı zannetmişti. Nihayet karanlıklar içinde, “Senden başka hiçbir tanrı yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben zâlimlerden oldum” diye yalvardı.

Bekir Sadak

Zunnun hakkinda soyledigimizi de an. O, ofkelenerek giderken, kendisini sikintiya sokmayacagimizi sanmisti; fakat sonunda karanliklar icinde «Senden baska tanri yoktur, Sen munezzehsin, dogrusu ben haksizlik edenlerdenim» diye seslenmisti.

Celal Yıldırım

Zünnûn’u da an, hani bir vakit o öfkelenerek gitmişti de kendisini hiç sıkıştırmıyacağımızı sanmıştı; ne var ki o karanlıklar içinde, «senden başka ilâh yoktur, seni tenzîh ederim ; doğrusu ben kendime haksızlık edenlerdenim» diye duâ etmişti.

Cemal Külünkoğlu

Zünnun`u (Yunus`u) da an! Hani o bir vakit öfkeli bir hâlde geçip gitmişti. Kendisini hiç sıkıştırmayacağımızı sanmıştı. Nihayet karanlıklar içinde “Allah`ım! Senden başka ilâh yoktur, sen bütün noksan sıfatlardan münezzehsin. Gerçekten ben zâlimlerden oldum. ” diye niyaz etti.

Diyanet İşleri

Zünnûn’u da hatırla. Hani öfkelenerek (halkından ayrılıp) gitmişti de kendisini asla sıkıştırmayacağımızı sanmıştı. Derken karanlıklar içinde, "Senden başka hiçbir ilâh yoktur. Seni eksikliklerden uzak tutarım. Ben gerçekten (nefsine) zulmedenlerden oldum" diye dua etti.

Diyanet Vakfı

Zünnûn’u da (Yunus’u da zikret). O öfkeli bir halde geçip gitmişti; bizim kendisini asla sıkıştırmayacağımızı zannetmişti. Nihayet karanlıklar içinde «Senden başka hiçbir tanrı yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben zalimlerden oldum!» diye niyaz etti.

Edip Yüksel

ZanNun (yani isminde ‘Nun’ harfi bulunan Yunus) da… Protesto ederek görevini terketmişti. Kendisini kontrol edemeyeceğimizi sandı. Sonunda, (balığın karnındaki) karanlıklar içinde, "Senden başka tanrı yok. Sen yücesin. Ben yanlış davrananlardan oldum" diye yalvardı.

Elmalılı Hamdi Yazır

Zünnun’u (balık sahibi Yunus’u) da hatırla. Hani o, öfkelenerek gitmişti de, bizim kendisini hiçbir zaman sıkıştırmayacağımızı sanmıştı. Fakat sonunda karanlıklar içinde «Senden başka ilâh yoktur, sen münezzehsin, Şüphesiz ben haksızlık edenlerden oldum» diye seslenmişti.

Fizil-al il Kuran

Zunnun’a (Yunus’a) gelince hani o öfke içinde yurdundan ayrılırken artık bizim kendisini sıkıntıya uğratmayacağımızı sanmıştı. Fakat sonra karanlıklar içinde «Senden başka ilah yoktur, sen her türlü noksanlıktan münezzehsin, ben gerçekten bir zalim oldum» diye bize seslendi.

Gültekin Onan

Balık sahibi (Yunus’u da); hani o, kızmış vaziyette gitmişti ki; bundan dolayı kendisini sıkıntıya düşürmeyeceğimizi / sıkıştırmayacağımızı / ele geçirmeyeceğimizi sanmıştı. (Balığın karnındaki) Karanlıklar içinde "Senden başka tanrı yoktur, sen yücesin, gerçekten ben zulmedenlerden oldum" diye çağrıda bulunmuştu.

Harun Yıldırım

Zünnûn’u da. O öfkeli bir halde geçip gitmişti; bizim kendisini asla sıkıştırmayacağımızı zannetmişti. Nihayet karanlıklar içinde "Senden başka hiçbir ilah yoktur. Seni tenzih ederim. Gerçekten ben zalimlerden oldum!" diye niyaz etti.

Hasan Basri Çantay

O balık saahibini de (hatırla). Hani o, (kavmine) öfkelenmiş olarak gitmişdi de bizim kendisini hiçbir zaman sıkışdırmayacağımızı sanmışdı. Derken o, karanlıklar içinde (kalıb) «Senden başka hiçbir Tanrı yokdur. Seni tenzîh ederim. Hakıykat ben haksızlık edenlerden oldum» diye (Allaha) niyaz etmişdi.

Hayrat Neşriyat

Zünnûn`u da (balık sâhibi Yûnus`u da an)! Hani (kavmine) kızan biri olarak,(bizden izinsiz) gitmişti de kendisini (bu yüzden) aslâ sıkıştırmayacağımızı sanmıştı; derken(balığın karnında) karanlıklar içinde (kalıp) `Senden başka ilâh yoktur; seni tenzîh ederim! Gerçekten ben (nefsine) zulmedenlerden oldum!` diye nidâ etmişti.

İbn-i Kesir

Zünnun’a da. Hani o, öfkelenerek giderken kendisine güç yetiremeyeceğimizi sanmıştı. Ama sonunda karanlıklar içinde Sen’den başka hiç bir ilah yoktur. Tenzih ederim seni, doğrusu ben, haksızlık edenlerden oldum, diye niyaz etmişti.

İlyas Yorulmaz

Ve balık sahibi, hani o kızgınlıkla öfkelenip gitmişti. Ona güç yetiremeyeceğimizi zannetmişti de, karanlıklar içerisinden "Senden başka hiçbir ilah yok ve sen bütün noksan sıfatlardan uzaksın, ancak ben (aciz bir kul olarak) kendi kendime haksızlık yaptım" diye seslenmişti.

İskender Ali Mihr

Ve Zennûn (Yunus A.S), gadaba gelerek (öfkelenerek) gitmişti. Böylece ona muktedir olamayacağımızı (hükmedemeyeceğimizi) zannetti. Sonra karanlıklar içinde (şöyle) nida etti "Senden başka İlâh yoktur. Sen Sübhan’sın (herşeyden münezzehsin). Muhakkak ki ben, zalimlerden oldum."

Kadri Çelik

Balık sahibi (Yunus’u da an). Hani o, kızmış vaziyette gitmişti de kendisini sıkıştırmayacağımızı sanmıştı. (Balığın karnındaki) Karanlıklar içinde, "Senden başka ilah yoktur, sen yücesin, gerçekten de ben zulmedenlerden oldum" diye çağrıda bulunmuştu.

Muhammed Esed

Ve o balık olayının kahramanı(nı da an); hani, o gücümüzün kendisine ulaşamayacağını sanarak öfkeyle çıkıp gitmişti! Ama sonra (düştüğü bunalımın) derin karanlığı içinde "Senden başka tanrı yok! Sınırsız kudret ve yüceliğinle Sen her şeyin üstündesin doğrusu ben gerçekten büyük bir haksızlık yaptım!" diye seslenmişti.

Mustafa İslamoğlu

Ve balık olayının kahramanını da (gündeme taşı)! Hani bir zamanlar o, hakkında işlem yapmayacağımızı düşünerek, öfkeyle (görev yerinden) çekip gitmişti. Derken o (düştüğü) zifiri karanlığın içerisinde "İbadete layık başka ilah yok; sadece yüceler yücesi olan Sen varsın hiç şüphesiz ben (bu tavrımla) zalimlerden biri olup çıktım!" diye yakarmıştı.

Ömer Nasuhi Bilmen

Ve Zünnûn’u da (yâd et) o vakit ki, gazebnâk olarak gitmişti. Bizim kendisini muaheze etmiyeceğimizi zannetmişti. Derken zulmetler içinde (kalıp) niyazda bulundu ki «(Yarabbi!) Senden başka ilâh yoktur, seni tenzih ederim, şüphe yok ki ben zalimlerden oldum.»

Ömer Öngüt

Zünnun’u (Yunus’u) da an! Hani o bir vakit öfkeli bir hâlde geçip gitmişti. Kendisini hiç sıkıştırmayacağımızı sanmıştı. Nihayet karanlıklar içinde "Allah’ım! Senden başka ilâh yoktur, sen bütün noksan sıfatlardan münezzehsin. Gerçekten ben zâlimlerden oldum. " diye niyaz etti.

Sadık Türkmen

Ve o balık olayının kahramanı/Zünnun’u da (burada an). Hani o, kavmine kızarak gitmişti. Bizim, kendisine güç yetirebileceğimizi unutmuştu. Nihayet karanlıklar içinde (Balina karnında) yalvardı "Senden başka İlâh yoktur. Sen yücesin/eksiklikten uzaksın/Seni tenzih ederim! Gerçekten ben (kendine zulmeden) zalimlerden oldum!"

Seyyid Kutub

Zunnun’a (Yunus’a) gelince hani o öfke içinde yurdundan ayrılırken artık bizim kendisini sıkıntıya uğratmayacağımızı sanmıştı. Fakat sonra karanlıklar içinde «Senden başka ilah yoktur, sen her türlü noksanlıktan münezzehsin, ben gerçekten bir zalim oldum» diye bize seslendi.

Suat Yıldırım

Zünnûn’u da an. Hani o halkına kızmış, onlardan ayrılmış, Bizim kendisini sıkıştırmayacağımızı sanmıştı. Sonra karanlıklar içinde şöyle yakarmıştı "Ya Rabbî! Sensin İlah, Senden başka yoktur ilah. Sübhansın, bütün noksanlardan münezzehsin, Yücesin! Doğrusu kendime zulmettim, yazık ettim. Affını bekliyorum Rabbim!"

Süleyman Ateş

Zünnûn’u (balık karnına girmiş olan Yûnus ibn Matta’yı) da an; zira (o, kavmine) kızarak gitmişti, bizim kendisine güç yetiremeyeceğimizi, (kavminin arasından çıkmakla kendisini kurtaracağını) sanmıştı. Nihâyet karanlıklar içinde (kalıp) "Senden başka tanrı yoktur. Senin şânın yücedir, ben zâlimlerden oldum!" diye yalvardı.

Şaban Piriş

Zunnûna da.. Hani o, öfkeli olarak giderken, aleyhinde hüküm vermeyeceğimizi zannetmişti. Karanlıklar içinde seslendi - Senden başka ilah yoktur, Sen tüm noksanlıklardan yücesin. Gerçekten ben, zalimlerden oldum.

Tefhim-ul Kur'an

Balık sahibi (Zünnun yani Yunus’u da) ; hani o, kızmış vaziyette gitmişti ki, kendisini sıkıntıya düşürmeyeceğimizi sanmıştı. (Balığın karnındaki) Karanlıklar için de «Senden başka ilah yoktur, sen yücesin, gerçekten de ben zulmedenlerden oldum» diye çağrıda bulunmuştu.

Yaşar Nuri Öztürk

Ve Zünnûn. Hani kızarak gitmişti de ona asla güç yetiremeyeceğimizi/ölçüyü kendisine uygulamayacağımızı sanmıştı. Sonra, karanlıkların bağrında şöyle yakardı "Senden başka ilah yok, tespih ederim seni. Kuşkusuz, ben zalimlerden oldum."

Yusuf Ali (İngilizce)

And remember Zun-nun, when he departed in wrath He imagined that We had no power over him! But he cried through the deptHs of darkness, "There is no god but thou glory to thee I was indeed wrong!"

KELİME KÖKLERİ
وَذَا
ve ƶā
ve Zü(nnun’u)
النُّونِ
n-nūni
(ve Zün)nun’u ن و ن
إِذْ
zira
ذَهَبَ
ƶehebe
gitmişti ذ ه ب
مُغَاضِبًا
muğāDiben
kızarak غ ض ب
فَظَنَّ
fe Zenne
sanmıştı ظ ن ن
أَنْ
en
diye
لَنْ
len
asla
نَقْدِرَ
neḳdira
güç yetiremeyeceğiz ق د ر
عَلَيْهِ
ǎleyhi
kendisine
فَنَادَىٰ
fenādā
nihayet yalvardı ن د و
فِي
içinde
الظُّلُمَاتِ
Z-Zulumāti
karanlıklar ظ ل م
أَنْ
en
diye
لَا
yoktur
إِلَٰهَ
ilāhe
tanrı ا ل ه
إِلَّا
illā
başka
أَنْتَ
ente
senden
سُبْحَانَكَ
subHāneke
senin şanın yücedir س ب ح
إِنِّي
innī
muhakkak ben
كُنْتُ
kuntu
oldum ك و ن
مِنَ
mine
الظَّالِمِينَ
Z-Zālimīne
zalimlerden ظ ل م