← ŞU'ARA 26:34 →

Firavun, yanındaki ileri gelenlere, gerçekten de dedi, bu, pek bilgili bir büyücü.

"Doğrusu bu, gerçekten çok bilgili bir büyücü" dedi.

Firavun, çevresindeki ileri gelenlere Bu, dedi, doğrusu çok bilgili bir sihirbaz!

(Firavun) çevresindeki ileri gelenlerine dedi ki "Muhakkak ki bu çok bilen bir sihirbaz..."

’Bu, kesinlikle bilge bir sihirbaz’ dedi.

(Firavun,) Çevresindeki önde gelenlere "Bu" dedi, "Doğrusu bilgin bir büyücüdür."

Firavun, etrafındaki topluluğa dedi ki "- Bu şüphe yok ki bilgiç bir büyücüdür;

(34-35) Firavun çevresindeki ileri gelenlere, “Bu, doğrusu, çok bilgili bir sihirbazdır!” dedi. “Sizi sihriyle yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Şimdi ne buyurursunuz?”

(34-35) Firavun cevresinde bulunan ileri gelenlere «Dogrusu bu bilgin bir sihirbaz; sizi sihirle yurdunuzdan cikarmak istiyor; ne buyurursunuz? dedi.

Fir’avn, çevresindeki ileri gelenlere, «şüphesiz ki bu, bilgin bir sihirbazdır,

(34-35) (Firavun,) çevresindeki ileri gelenlere “Şüphesiz bu, bilgin bir sihirbazdır. Sizi, yaptığı sihirle, yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Ne dersiniz?” dedi.

Firavun, çevresindeki ileri gelenlere, "Şüphesiz bu, bilgin bir sihirbazdır" dedi.

Firavun, çevresindeki ileri gelenlere Bu, dedi, doğrusu çok bilgili bir sihirbaz!

Çevresindeki ileri gelenlere dedi ki, "Bu, gerçekten çok usta bir büyücü imiş."

Firavun çevresinde bulunan ileri gelenlere «Bu dedi, herhalde çok bilgili bir sihirbaz!»

Bunun üzerine Firavun, çevresindeki seçkin yakınlarına dedi ki, «bu adam bilgili bir büyücüdür»

(Firavun,) Çevresindeki önde gelenlere "Bu" dedi "Doğrusu bilgin bir büyücüdür."

Firavun, çevresindeki ileri gelenlere Bu, dedi, doğrusu çok bilgili bir sihirbaz!

(Fir’avn), çevresindeki ileri gelenlere «Hiç şübhesiz, dedi, bu mutlak çok bilen bir büyücüdür».

(Fir`avun) etrâfındaki ileri gelenlere `Şüb¬he¬siz ki bu, gerçekten bilgili bir sihirbazdır!` dedi.

Çevresinde bulunan ileri gelenlere dedi ki Şüphesiz bu, belletilmiş bir büyücüdür.

Firavunun etrafındaki seçkinler "Bu adam gerçekten usta bir sihirbaz. "

(Firavun), etrafındaki ileri gelenlere "Muhakkak ki bu, gerçekten bilgin bir sihirbazdır." dedi.

(Firavun) Çevresindeki önde gelenlere, "Bu" dedi. "Doğrusu bilgin bir büyücüdür."

(Firavun) çevresindeki seçkinlere "Doğrusu bu gerçekten çok bilgili bir büyücü" dedi,

(Firavun) etrafındaki gözde danışmanlara "Anlaşıldı" dedi, "bunun hayli bilgili bir büyücü olduğu kesin.

(34-35) (Fir’avun) Etrafındaki ileri gelenlere dedi ki «Şüphe yok, bu elbette bir ziyâde bilgin sâhirdir. Sizi büyüsü ile yurdunuzdan çıkarmak istiyor. Artık siz ne emredersiniz?»

Firavun çevresindeki ileri gelenlere dedi ki "Doğrusu bu bilgin bir sihirbaz!"

Firavun çevresindeki ileri gelenlere dedi ki "Şüphesiz bu bilgin bir büyücüdür.

Bunun üzerine Firavun, çevresindeki seçkin yakınlarına dedi ki, «bu adam bilgili bir büyücüdür»

Firavun etrafındakilere "Bu adam, dedi, galiba usta bir sihirbaz!"

(Fir’avn), çevresindeki ileri gelenlere "Bu dedi, bilgin bir büyücüdür."

Etrafındaki ileri gelenlere "Bu, muhakkak bilgin bir sihirbaz!" dedi.

(Firavun) Çevresindeki önde gelenlere «Bu dedi». «Doğrusu bilgin bir büyücüdür.»

Firavun, çevresindeki kodamanlar konseyine şöyle dedi "Bu adam gerçekten bilgin bir büyücü;

(Pharaoh) said to the Chiefs around him "This is indeed a sorcerer well-versed