قَالَ إِنَّمَا أُوتِيتُهُ عَلَىٰ عِلْمٍ عِنْدِي ۚ أَوَلَمْ يَعْلَمْ أَنَّ اللَّهَ قَدْ أَهْلَكَ مِنْ قَبْلِهِ مِنَ الْقُرُونِ مَنْ هُوَ أَشَدُّ مِنْهُ قُوَّةً وَأَكْثَرُ جَمْعًا ۚ وَلَا يُسْأَلُ عَنْ ذُنُوبِهِمُ الْمُجْرِمُونَ

Kale innema utıtühu ala ılmin ındı e ve lem ya7lem ennellahe kad ehleke min kablihı minel kuruni men hüve eşeddü minhü kuvvetev ve ekseru cem’a ve la yüs’elü an zünubihimül mücrimun

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

O, bu dedi, ancak bendeki bilgi sâyesinde bana verilmiştir. Bilmez miydi ki Allah, hiç şüphesiz ondan önce, kuvvet bakımından ondan daha üstün, topluluk bakımından ondan daha fazla nice nesilleri helâk etmiştir ve suçluların suçlarını bile sormaya hâcet yok zâten.

Abdullah Parlıyan

"Bu servet, bendeki bilgi sayesinde bana verildi" dedi. Oysa Allah’ın ondan önceki kuşaklardan, ondan daha güçlü ve ondan daha fazla servet toplamış nicelerini, kibirleri yüzünden yok ettiğini bilmiyor muydu sanki? Ama şu bir gerçektir ki; Allah her suçlunun günahını bilir. Böyle azgın suçlular, günahlarından dolayı sorguya çekilmezler, suçluların suçlarını bile sormaya hacet yoktur zaten.

Adem Uğur

Karun ise O (servet) bana ancak kendimdeki bilgi sayesinde verildi, demişti. Bilmiyor muydu ki Allah, kendinden önceki nesillerden, ondan daha güçlü, ondan daha çok taraftarı olan kimseleri helâk etmişti. Günahkârlardan günahları sorulmaz (Allah onların hepsini bilir).

Ahmed Hulusi

(Karun) dedi ki "O (hazineler) bana bildiklerimin sonucu olarak verilmiştir!" Bilmedi ki Allâh, ondan önce, kuvvetçe ondan daha güçlü ve çok daha zengin nice nesiller helâk etmiştir! Suçlulara, suçları sorulmaz (yalnızca sonuçlarını yaşarlar)!

Ahmet Varol

’Bu bana ancak bendeki bir ilim dolayısıyla verildi.’ Allah’ın, kendinden önceki nesillerden ondan daha güçlü ve daha çok şey biriktirmiş kimseleri helak ettiğini bilmedi mi? Suçlular günahlarından sorulmazlar.

Ali Bulaç

Dedi ki "Bu, bende olan bir bilgi dolayısıyla bana verilmiştir." Bilmez mi, ki gerçekten Allah, kendisinden önceki nesillerden kuvvet bakımından kendisinden daha güçlü ve insan-sayısı bakımından daha çok olan kimseleri yıkıma uğratmıştır. Suçlu-günahkarlardan kendi günahları sorulmaz.

Ali Fikri Yavuz

Karûn dediki "- Bana bu mal, ancak bendeki ilim sayesinde verildi." Allah’ın, ondan evvel, geçmiş asırlar halkı içinden kuvvetçe ondan daha şiddetli, mal ve etrafça daha çok, nice kimseleri helâk etmiş olduğunu bilmiyor muydu? Mücrimler günahlarından da sorulmaz. (Allah günahlarını bilir de cehenneme atılırlar).

Bayraktar Bayraklı

Kârûn, “Bu servet bana, ancak bendeki bir ilimden dolayı verilmiştir” demişti. Allah`ın ondan önce, ondan daha güçlü ve topladığı şey daha çok olan nice nesilleri yok ettiğini bilmez mi? Suçluların suçları kendilerinden sorulmaz.

Bekir Sadak

Karun «Bu servet ancak, bende mevcut bir ilimden oturu bana verilmistir» demisti. Allah’in, onceleri, ondan daha guclu ve topladigi sey daha fazla olan nice nesilleri yok ettigini bilmez mi? Suclularin suclari kendilerinden sorulmaz.

Celal Yıldırım

Karun, «bu hazineler tendeki bir bilgi (ve beceri) sayesinde bana verilmiştir» dedi. Bilmez mi ki Allah ondan önceki nesillerden daha güçlü ve daha cok servet toplayan nicelerini yok etmiştir. Suçlu günahkârların suç ve günahı kendilerinden sorulmaz.

Cemal Külünkoğlu

(Karun) “Ben bu servete ilmim ve becerim sayesinde kavuştum.” dedi. Peki, şunu da bilmiyor muydu ki Allah, daha önce kendisinden daha güçlü ve serveti daha fazla olan kimseleri helâk etmişti? Artık suçlulara günahlarının ne olduğu sorulmaz (cezaları verilir).

Diyanet İşleri

Kârûn, "Bunlar bana bendeki bilgi ve beceriden dolayı verilmiştir" dedi. O, Allah’ın kendinden önceki nesillerden, ondan daha kuvvetli ve daha çok mal biriktirmiş kimseleri helâk etmiş olduğunu bilmiyor muydu? Suçlulukları kesinleşmiş olanlara günahları konusunda soru sorulmaz (Çünkü Allah hepsini bilir).

Diyanet Vakfı

Karun ise O (servet) bana ancak kendimdeki bilgi sayesinde verildi, demişti. Bilmiyor muydu ki Allah, kendinden önceki nesillerden, ondan daha güçlü, ondan daha çok taraftarı olan kimseleri helâk etmişti. Günahkârlardan günahları sorulmaz (Allah onların hepsini bilir).

Edip Yüksel

Dedi ki, "Tüm bunlar bana, bilgi ve becerimden dolayı verildi." Ondan önce, kendisinden daha büyük bir güce ve sayısal çoğunluğa sahip nice nesilleri ALLAH’ın yok ettiğini bilmez mi? Suçluların suçları kendilerinden sorulmaz.

Elmalılı Hamdi Yazır

Karun ise «O (servet) bana ancak kendimdeki bilgi sayesinde verildi.» demiştir. Bilmiyor muydu ki Allah, kendinden önceki nesillerden, ondan daha güçlü, ondan daha çok taraftarı olan kimseleri helak etmişti. Günahkarlardan günahları sorulmaz (Allah onların hepsini bilir).

Fizil-al il Kuran

Karun «Bu servet, ancak bende mevcut bir bilgi sayesinde bana verildi» dedi. O bilmiyor mu ki, kendisinden daha güçlü ve ondan daha çok cemaati bulunan nice kimseleri Allah helâk etmişti. Suçlulardan günahları sorulmaz. Çünkü Allah onları bilir.

Gültekin Onan

Dedi ki "Bu, bende olan bir bilgi dolayısıyla bana verilmiştir." Bilmez mi ki gerçekten Tanrı, kendisinden önceki nesillerden kuvvet bakımından kendisinden daha güçlü ve insan sayısı bakımından daha çok olan kimseleri yıkıma uğratmıştır. Suçlu günahkarlardan kendi günahları sorulmaz.

Harun Yıldırım

Karun ise O (servet) bana ancak kendimdeki bilgi sayesinde verildi, demişti. Bilmiyor muydu ki Allah, kendinden önceki nesillerden, ondan daha güçlü, ondan daha çok taraftarı olan kimseleri helâk etmişti. Günahkârlardan günahları sorulmaz (Allah onların hepsini bilir).

Hasan Basri Çantay

(Kaarun) dedi ki «Bu (servet) bana ancak bende olan ilimle (ilim sayesinde) verilmişdir». (O, madem ki aalimdi) kendisinden evvelki nesillerden kuvvetçe ondan daha üstün, Cem’iyyetce daha kesretli kimseleri Allahın hakıykaten helak etmiş olduğunu bilmedi mi? Mücrimlerden günâhları sorulmaz.

Hayrat Neşriyat

(Karun) `Bu (servet) bana ancak, bende bulunan bir bilgi sâyesinde verildi` dedi. Ama (o) bilmedi mi ki şübhesiz Allah, kendisinden önceki nesillerden, ondan kuvvetçe daha güçlü ve (mal) toplama cihetiyle daha çok (varlıklı) olan kimseleri gerçekten helâk etmiştir. (Allah, onların ne yaptığını bildiği için) o günahkârlara, (azarlayarak sorgulanmalarının dışında öğrenmek üzere) günahlarından sorulmaz.

İbn-i Kesir

Dedi ki Bu, bana; ancak bende olan bilgiden ötürü verilmiştir. Bilmez mi ki; Allah, önceleri ondan daha güçlü ve topladığı daha fazla olan nice nesilleri yok etmiştir. Suçlulardan günahları sorulmaz.

İlyas Yorulmaz

Karun kavmine "O hazineler, bana ait olan bir bilgi sebebiyle verilmiştir" dedi. Karun bilmiyor mu? Ondan önce, kendilerinden daha güçlü ve daha kalabalık nice şehirleri helak ettik. Onların (öncekilerin) yaptığı günahlardan, sonraki günahkârlar sorumlu tutulmazlar.

İskender Ali Mihr

(Karun) "O (servet) ancak bendeki ilim sebebiyle bana verildi." dedi. Ondan önce, "Allah’ın ondan daha kuvvetli (güçlü) olan ve ondan daha çok şey toplayan nesilleri (zenginleri) helâk etmiş olduğunu" bilmiyor mu? Ve mücrimlere günahlarından sorulmaz.

Kadri Çelik

Dedi ki "Bu, bende olan bir bilgi dolayısıyla bana verilmiştir." Gerçekten Allah’ın, kendisinden önceki kuşaklardan kuvvet bakımından kendisinden daha güçlü ve insan sayısı bakımından daha çok olan kimseleri bile yıkıma uğrattığını bilmez mi? (Azap geldiği gün) Suçlu günahkârlardan kendi günahları sorulmaz.

Muhammed Esed

(Karun, onlara) "Bu (servet) bendeki bilgi sayesinde bana verildi!" diye karşılık verdi. Oysa, Allah’ın, ondan önceki kuşaklardan, ondan daha güçlü ve ondan daha fazla servet toplamış nicelerini (kendilerini büyüklük duygusuna kaptırmaları yüzünden) yok ettiğini bilmiyor muydu (sanki)? Ama, şu var ki, suçluluğu kesinleşmiş olanlara (artık) günahlarından sual olunmaz!..

Mustafa İslamoğlu

(Karun) "Herken iyi bilsin ki bu servete ben, kendi bilgim ve becerim sayesinde ulaştım" dedi. O bilmez miydi ki Allah, kendisinden önceki kuşaklar içerisinden ondan daha güçlü kuvvetli ve maddi birikimi daha fazla olan nicelerini helak etmiştir. Artık, suçu tabiat haline getirenlerin günahlarından sual olunmaz.

Ömer Nasuhi Bilmen

Dedi ki «Bu, ancak bende olan ilim sebebiyle bana verilmiştir. O bilmedi mi ki, Allah ondan evvelki nesillerden daha kuvvetli ve daha ziyâde cemiyetli kimseleri helâk etmiştir ve mücrimler günahlarından sorulmaz.

Ömer Öngüt

Karun "Bu bana ancak bende olan bilgiden ötürü verilmiştir. " dedi. Bilmez mi ki Allah, önceleri ondan daha güçlü ve topladığı daha fazla olan nice nesilleri yok etmiştir? Suçluların suçları kendilerinden sorulmaz.

Sadık Türkmen

(karun) dedi ki "O servet benim bilgim ve tecrübem sayesinde bana verildi." Bilmedi mi ki Allah ondan önceki nice nesilleri helâk etmiştir; kuvvetçe ondan daha güçlü ve insan sayısı bakımından da daha çok kimseleri helâk etmiştir. Suçlulara artık kendi günahlarından sorulmaz! (Cezalandırılmaları kesinleştiği için ceza verilir.)

Seyyid Kutub

«Bu servet, ancak bende mevcut bir bilgi sayesinde bana verildi» dedi. O bilmiyor mu ki, kendisinden daha güçlü ve ondan daha çok cemaati bulunan nice kimseleri Allah helâk etmişti. Suçlulardan günahları sorulmaz. Çünkü Allah onları bilir.

Suat Yıldırım

Karun "Ben bu servete ilmim ve becerim sayesinde kavuştum." dedi. Peki şunu da bilmiyor muydu ki Allah, daha önce kendisinden daha güçlü ve serveti daha fazla olan kimseleri helâk etmişti? Ama suç işlemeyi meslek edinen sicillilere artık suçları hakkında soru sorulmaz.

Süleyman Ateş

"Bu (servet) bende bulunan bir bilgi sayesinde bana verildi" dedi. Bilmedi mi ki Allâh, kendisinden önceki kuşaklar arasında kendisinden daha güçlü ve daha çok cemaati bulunan nice kimseleri helâk etmiştir? Suçlulara günâhlarından sorulmaz.

Şaban Piriş

-Ancak bunlar bana, bilgim sayesinde verilmiştir, dedi. O bilmiyor mu ki Allah, ondan önce, kendisinden daha güçlü ve toplulukça daha çok olan nice nesilleri helak etti? Günahkarlara suçları sorulmaz.

Tefhim-ul Kur'an

Dedi ki «Bu, bende olan bir bilgi dolayısıyla bana verilmiştir.» Bilmez mi ki gerçekten Allah, kendisinden önceki kuşaklardan kuvvet bakımından kendisinden daha güçlü ve insan sayısı bakımından daha çok olan kimseleri yıkıma uğratmıştır. Suçlu günahkârlardan kendi günahları sorulmaz.

Yaşar Nuri Öztürk

O dedi "Bu servet bana, bendeki bir ilim sayesinde verildi." Peki o bilmedi mi ki Allah, önceki nesiller içinden ondan kuvvetçe daha zorlu, sayıca daha çok olanları bile helâk etmiştir. Günahlarının ne olduğu, günahkârlardan sorulmaz.

Yusuf Ali (İngilizce)

He said "This has been given to me because of a certain knowledge which I have." Did he not know that Allah had destroyed, before him, (whole) generations,- which were superior to him in strength and greater in the amount (of riches) they had collected? but the wicked are not called (immediately) to account for their sins.

KELİME KÖKLERİ
قَالَ
ḳāle
dedi ki ق و ل
إِنَّمَا
innemā
şüphesiz
أُوتِيتُهُ
ūtītuhu
o bana verildi ا ت ي
عَلَىٰ
ǎlā
sayesinde
عِلْمٍ
ǐlmin
bir bilgi ع ل م
عِنْدِي
ǐndī
bende bulunan ع ن د
أَوَلَمْ
evelem
يَعْلَمْ
yeǎ’lem
bilmedi mi ki ع ل م
أَنَّ
enne
şüphesiz
اللَّهَ
llahe
Allah
قَدْ
ḳad
elbette
أَهْلَكَ
ehleke
helak etmiştir ه ل ك
مِنْ
min
قَبْلِهِ
ḳablihi
kendisinden önceki ق ب ل
مِنَ
mine
arasıda
الْقُرُونِ
l-ḳurūni
kuşaklar ق ر ن
مَنْ
men
niceleri
هُوَ
huve
o
أَشَدُّ
eşeddu
daha güçlü ش د د
مِنْهُ
minhu
kendisinden
قُوَّةً
ḳuvveten
kuvvet bakımından ق و ي
وَأَكْثَرُ
ve ekṧeru
ve daha çok ك ث ر
جَمْعًا
cem’ǎn
cemaati bulunan ج م ع
وَلَا
ve lā
ve
يُسْأَلُ
yuselu
sorulmaz س ا ل
عَنْ
ǎn
-ndan
ذُنُوبِهِمُ
ƶunūbihimu
günahları- ذ ن ب
الْمُجْرِمُونَ
l-mucrimūne
suçlulara ج ر م