لِيَقْطَعَ طَرَفًا مِنَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَوْ يَكْبِتَهُمْ فَيَنْقَلِبُوا خَائِبِينَ

Li yaktaa tarafem minellezıne keferu ev yekbitehüm fe yenkalibu haibın

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

O, kâfirlerin ileri gelenlerinden bir kısmını öldürmek, bir kısmını da baş aşağı edip ümitsiz bir hale getirerek döndürmek için yardım etti size.

Abdullah Parlıyan

Bir de Allah bu yardımı; gerçekleri örtbas edenlerin bir kısmının kafalarını sizin vasıtanızla kessin ve öylesine alçaltsın ki, ümitsizliğe kapılıp geri çekilsinler diye yaptı.

Adem Uğur

Allah, kâfirlerden bir kısmının kökünü kessin veya onları perişan etsin, böylece bozulmuş bir halde dönüp gitsinler diye, size yardım eder.

Ahmed Hulusi

(Allâh bunu) hakikati inkâr edenlerden bir kısmını kesip (mahvetmek), diğer bir kısmını da rezil bir şekilde geri dönmeleri için (yaptı).

Ahmet Varol

İnkar edenlerden bir tarafı kesmek yahut bozguna uğratıp eli boş bir halde geri dönmelerini sağlamak için (Allah yardım ulaştırır).

Ali Bulaç

(Ki bununla) İnkar edenlerin önde gelenlerinden bir kısmını kessin (helak etsin) ya da ’umutları suya düşmüşler olarak onları’ tepesi aşağı getirsin de geri dönüp gitsinler.’

Ali Fikri Yavuz

Böylece Allah, o kâfir olanlardan bir kolu kessin veya perişan etsin de, geri kalanlar keder ve ziyan içinde dönüp gitmiş olsunlar.

Bayraktar Bayraklı

Allah, kâfirlerden bir kısmının kökünü kessin veya onları perişan etsin de, arzularına ulaşamadan hayal kırıklığı içinde dönüp gitsinler.

Bekir Sadak

(126-12) 7 Allah bunu, ancak size mujde olsun ve boylece kalbleriniz yatissin diye yapmistir. Inkar edenlerin bir kismini kesmek veya umidsiz olarak geri donecek sekilde bozguna ugratmak icin gereken yardim, ancak guclu ve Hakim olan Allah katindan olur.

Celal Yıldırım

(Allah) kâfirlerden bir kısmını koparıp ayırsın veya başaşağı etsin diye (yardımda bulunmuş) ve bu sebeple onlar hüsrana uğrayarak yüzüstü gelmişlerdir.

Cemal Külünkoğlu

Böylece inkârcıların bir kısmını imha eder veya onları etkisiz hale getirip bozguna uğratır.

Diyanet İşleri

Bir de Allah bunu, inkâr edenlerden bir kısmını helâk etsin veya perişan etsin de umutsuz olarak dönüp gitsinler diye yaptı.

Diyanet Vakfı

(127-128) Allah, kâfirlerden bir kısmının kökünü kessin veya onları perişan etsin, böylece bozulmuş bir halde dönüp gitsinler -ki bu işte senin yapacağın bir şey yoktur- yahut (müslüman olsunlar da) tevbelerini kabul etsin, ya da (ısrar ederlerse) onlara azap etsin diye (Allah Bedir’de size yardım etti). Çünkü onlar zalimdirler.

Edip Yüksel

Böylece inkârcıların bir kısmını imha eder veya onları etkisiz hale getirip bozguna uğratır.

Elmalılı Hamdi Yazır

(Allah bu yardımı) inkâr edenlerden bir kısmını kessin veya perişan etsin de umutsuz olarak dönüp gitsinler (diye yaptı).

Fizil-al il Kuran

Allah kafirlerin bir bölümünü kırıma uğratmak ya da bozguna düşürüp umutsuz biçimde geri dönmelerini sağlamak için size zafer kazandırdı.

Gültekin Onan

(Ki bununla) Küfredenlerin önde gelenlerinden bir kısmını kessin (helak etsin) ya da ’umutları suya düşmüşler olarak’ onları tepesi aşağı getirsin de geri dönüp gitsinler. (kalebenin nerede olduğu bulunacak)

Harun Yıldırım

Böylece kafirlerin bir kısmını öldürsün veya onları hezimete uğratsın da bozguna uğrayarak dönsünler.

Hasan Basri Çantay

(Bir de Allah bu imdadı) küfredenlerden ileri gelenleri (n kafasını) kessin, yahud onları tepesi aşağı getirsin de (geri kalanlarda) emellerine kavuşamayan (bedbaht) lar olarak dönüb gitsinler diye (yapdı)

Hayrat Neşriyat

Tâ ki inkâr edenlerden bir kısmını helâk etsin veya onları perîşan etsin de maksadlarına erişemeyen kimseler olarak dönüp gitsinler!

İbn-i Kesir

Küfredenlerin bir kısmını kessin veya perişan etsin de ümitsiz olarak geri dönüp gitsinler diye.

İlyas Yorulmaz

Böylece Allah gerçeği inkâr edenlerin güçlerini kırmak ve onları yok etmek için (sizi yardımıyla destekliyor ki), elleri boş olarak savaş sahasından gerisin geriye dönsünler.

İskender Ali Mihr

(Ve bu yardım), kafirlerden bir kısmını kesmek (helâk etmek) veya onlarıperişan etmek, böylece bozguna uğrayarak dönüp gitmeleri içindir.

Kadri Çelik

(Bu ilahi yardım) Küfre sapanların kökünü kesmek veya ümitsizler olarak gerisin geriye dönecek şekilde hor kılmak içindi.

Muhammed Esed

(ve) O, hakikati inkara şartlanmış olanlardan bazısını (sizin vasıtanızla) mahvetsin, diğerlerini de öylesine alçaltsın ki ümitsizliğe kapılıp geri çekilsinler diye (bunu emretti).

Mustafa İslamoğlu

ki, küfre saplanan kimselerden bir kısmını tamamen mahvetsin ya da alçaltsın; sonunda umutsuzluğa kapılarak geri çekilsinler.

Ömer Nasuhi Bilmen

Tâ ki, o küfredenlerden bir kısmını kessin, veya onları mağlûp etsin de hâip ve hâsir oldukları halde geri dönüp gitsinler.

Ömer Öngüt

Allah kâfirlerden bir kısmını koparıp ayırsın veya onları perişan etsin de, bu sebeple onlar hüsrana uğrayarak geri dönüp gitmiş olsunlar.

Sadık Türkmen

Bir de; Allah bunu inkâr edenlerden bir kısmını helâk etsin veya perişan etsin de umutsuz olarak dönüp gitsinler diye yaptı.

Seyyid Kutub

Allah kafirlerin bir bölümünü kırıma uğratmak ya da bozguna düşürüp umutsuz biçimde geri dönmelerini sağlamak için size zafer kazandırdı.

Suat Yıldırım

Evet, Allah Teâlâ kâfirlerden ileri gelenleri imha etmek veya onları başaşağı ederek ümitsiz bir hale düşürmek için size bu imdadı gönderdi.

Süleyman Ateş

İnkâr edenlerden bir kısmını kessin ve perişan etsin de umutsuz olarak dönüp gitsinler diye (size yardım eder).

Şaban Piriş

(126-127.) Allah, bu yardımı size sadece müjde olması ve kalplerinizin bununla yatışması, kafir olanların da bir kısmını yok edip veya perişan ederek ümitsizce geri dönmeleri için yapmıştı. Zafer, ancak Aziz ve Hakim olan Allah katındandır.

Tefhim-ul Kur'an

(Ki bununla) Küfre sapanların ileri gelenlerini kessin (onları helak etsin) ya da ’umutları suya düşmüşler olarak onları tepesi aşağı getirsin de geri dönüp gitsinler.’

Yaşar Nuri Öztürk

Allah bunu yaptı ki, küfre sapanlardan bir kısmını bölüp ayırsın veya onları zelîl etsin de yıkık ve ürkek bir halde dönüp gitsinler.

Yusuf Ali (İngilizce)

That He might cut off a fringe of the Unbelievers or expose them to infamy, and they should then be turned back, frustrated of their purpose.

KELİME KÖKLERİ
لِيَقْطَعَ
liyeḳTaǎ
kessin diye ق ط ع
طَرَفًا
Tarafen
bir kısmını ط ر ف
مِنَ
mine
-den
الَّذِينَ
elleƶīne
kimseler-
كَفَرُوا
keferū
inkar eden(ler) ك ف ر
أَوْ
ev
yahut
يَكْبِتَهُمْ
yekbitehum
ve perişan etsin de ك ب ت
فَيَنْقَلِبُوا
feyenḳalibū
dönüp gitsinler diye ق ل ب
خَائِبِينَ
ḣāibīne
umutsuz olarak خ ي ب