فَاسْتَجَابَ لَهُمْ رَبُّهُمْ أَنِّي لَا أُضِيعُ عَمَلَ عَامِلٍ مِنْكُمْ مِنْ ذَكَرٍ أَوْ أُنْثَىٰ ۖ بَعْضُكُمْ مِنْ بَعْضٍ ۖ فَالَّذِينَ هَاجَرُوا وَأُخْرِجُوا مِنْ دِيَارِهِمْ وَأُوذُوا فِي سَبِيلِي وَقَاتَلُوا وَقُتِلُوا لَأُكَفِّرَنَّ عَنْهُمْ سَيِّئَاتِهِمْ وَلَأُدْخِلَنَّهُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِنْ تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ ثَوَابًا مِنْ عِنْدِ اللَّهِ ۗ وَاللَّهُ عِنْدَهُ حُسْنُ الثَّوَابِ

Festecabe lehüm rabbühüm ennı la üdıy’u amele amilim minküm min zekerin ev ünsa ba’duküm min ba’d fellezıne haceru ve uhricu min diyarihim ve uzu fı sebılı ve katelu ve kutilu le ükeffiranne anhüm seyyiatihim ve le üdhılennehüm cennatin tecrı min tahtihel enhar sevabem min ındillah vallahü ındehu husnüs sevab

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Gerçekten de Rableri, dualarını kabul etti, ben, erkek olsun, kadın olsun, içinizden iyilik yapanın iyiliğini boşa çıkarmam, bâzınız bâzınızdan meydana gelmedir ve hepiniz birsiniz bence. Ama benim yolumda göçenlerin, yurtlarından çıkarılanların, eziyete uğrayanların, savaşıp vuruşanların, vurulup ölenlerin kusurlarını, andolsun ki mutlaka örteceğim ve onları, kıyılarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım, Allah katından mükâfattır bu, daha güzel mükâfat da gene Allah katında.

Abdullah Parlıyan

Onların kötülüklerini mutlaka sileceğim ve onları Allah’tan bir mükafat olarak, içinden ırmaklar akan cennetlere sokacağım. Zira, mükafatların en güzeli Allah katında olandır.

Adem Uğur

Bunun üzerine Rableri, onların dualarını kabul etti. (Dedi ki) Ben, erkek olsun kadın olsun -ki hep birbirinizdensiniz- içinizden, çalışan hiçbir kimsenin yaptığını boşa çıkarmayacağım. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğradılar, çarpıştılar ve öldürüldüler; andolsun, ben de onların kötülüklerini örteceğim ve onları altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Bu mükâfat, Allah tarafındandır. Allah; karşılığın güzeli O’nun katındadır.

Ahmed Hulusi

Rableri onların duasına icabet etti "Sizden erkek olsun kadın olsun, kimsenin yaptığını boşa çıkarmam. Hep birbirinizdensiniz (aynı özelliklerle yaratılmış olmanız dolayısıyla hepiniz aynı sisteme tâbisiniz). Hicret edenler, yurtlarından çıkarılanlar, Ben’im uğruma eziyete uğratılanlar, savaşanlar ve öldürülenlere gelince; elbette onların suçlarını sileceğim. Elbette onları altlarından ırmaklar akan cennetlere (bilinçlerine akan çeşitli ilimlerin getirisiyle kişinin dilediğini yapabileceği boyuta) sokacağım, Allâh indînden bir mükâfat olarak. En güzel mükâfat Allâh indîndendir."

Ahmet Varol

’Ben, erkek olsun kadın olsun sizin içinizden çalışanın işini zayi etmem. Siz birbirinizdensiniz. Şüphesiz hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, benim yolumda kendilerine eziyet edilenlerin, çarpışanların ve öldürülenlerin kötülüklerini örtecek ve kendilerini altından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. Bu Allah katından bir karşılıktır. Karşılığın en güzel olanı Allah katındadır.

Ali Bulaç

Nitekim Rableri onlara (dualarını kabul ederek) cevab verdi "Şüphesiz Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden bir işte bulunanın işini boşa çıkarmam. Sizin kiminiz kiminizdendir. İşte, hicret edenlerin, yurtlarından sürülüp-çıkarılanların ve yolumda işkence görenlerin, çarpışıp öldürülenlerin, mutlaka kötülüklerini örteceğim ve onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Bu,) Allah Katından bir karşılık (sevap)tır. (O) Allah, karşılığın (sevabın) en güzeli O’nun Katındadır."

Ali Fikri Yavuz

Nihayet Rableri de onların dualarına şöyle icabet buyurdu "- Muhakkak ki ben, içinizden gerek erkek ve gerek dişi olsun hayır işleyen hiç kimsenin yaptığını zâyi etmem. Hep birbirinizdensiniz, din yönünden erkek ve dişiniz birdir. Dinlerini korumak için Mekke’den Medine’ye hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, dinim uğrunda işkenceye düşenlerin, savaşanların ve bu yolda öldürülenlerin günahlarını elbette örteceğim; onları altından nehirler akar cennetlere koyacağım. Bu lütuflar, onlara Allah katından mükâfattır ve sevabın da en güzeli Allah katındadır.

Bayraktar Bayraklı

“Birbirinizden olduğunuz için erkek olsun, kadın olsun benim yolumda çaba gösterenlerden hiç kimsenin çabasını boşa çıkarmayacağım. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğradılar, çarpıştılar ve öldürüldüler, and olsun, ben de onların kötülüklerini örteceğim ve onları içinden ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Bu ödül Allah tarafındandır. Zira ödüllerin en güzeli, Allah katından olanıdır.”

Bekir Sadak

Rableri dualarini kabul etti «Birbirinizden meydana gelen sizlerden, erkek olsun, kadin olsun, is yapanini isini bosa cikarmam. Hicret edenlerin, memleketlerinden cikarilanlarin, yolumda ezaya ugratilanlarin, savasan ve oldurulenlerin gunahlarini elbette ortecegim. And olsun ki, Allah katindan bir nimet olarak, onlari iclerinden irmaklar akan cennetlere koyacagim. Nimetin guzeli Allah katindadir".

Celal Yıldırım

Rableri onların dualarını kabul buyurdu da, «Sizden erkek ve kadın hiç kimsenin amelini zayi’ etmem; birbirinizdensiniz. Onlar ki hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda işkenceye uğratıldılar ; savaştılar, öldürüldüler, şanıma and olsun ki, onların günah ve kötülüklerini örtüp temizleyeceğim, altlarından ırmaklar akan Cennetlere elbette sokacağım; (böylece) Allah katından bir sevaba (erişecekler). Sevabın güzeli Allah katındadır.

Cemal Külünkoğlu

Bunun üzerine Rableri de, onların dualarına şöyle icabet buyurdu “Ben, erkek olsun kadın olsun içinizden, çalışan hiçbir kimsenin yaptığını boşa çıkarmayacağım. (Sizler) birbirinizdensiniz. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğradılar, çarpıştılar ve öldürüldüler. Andolsun, ben de onların kötülüklerini örteceğim ve onları altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Bu mükâfat, Allah tarafındandır. Allah ise, mükafatın/ödülün en güzeli katında olandır.”

Diyanet İşleri

Rableri, onlara şu karşılığı verdi "Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden hiçbir çalışanın amelini zayi etmeyeceğim. Sizler birbirinizdensiniz. Hicret edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda eziyet görenler, savaşanlar ve öldürülenlerin de andolsun, günahlarını elbette örteceğim. Allah katından bir mükâfat olmak üzere, onları içinden ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Mükâfatın en güzeli Allah katındadır."

Diyanet Vakfı

Bunun üzerine Rableri, onların dualarını kabul etti. (Dedi ki) Ben, erkek olsun kadın olsun -ki hep birbirinizdensiniz- içinizden, çalışan hiçbir kimsenin yaptığını boşa çıkarmayacağım. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğradılar, çarpıştılar ve öldürüldüler; andolsun, ben de onların kötülüklerini örteceğim ve onları altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Bu mükâfat, Allah tarafındandır. Allah; karşılığın güzeli O’nun katındadır.

Edip Yüksel

Rab’leri onlara cevap verdi "Ben, sizden hiçbir çalışanın yaptığını ödülsüz bırakmam, ister erkek olsun, ister kadın olsun; hepiniz eşitsiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda işkence ve hakarete uğrayanlar, vuruşanlar, öldürülenler… Onların kötülüklerini örteceğim ve onları içlerinde ırmaklar akan bahçelere yerleştireceğim. ALLAH’tan bir karşılık olarak… En güzel karşılık ALLAH’ın yanındadır.

Elmalılı Hamdi Yazır

Rableri onlara şu karşılığı verdi «Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden, hiçbir çalışanın amelini zayi etmeyeceğim. Sizler birbirinizdensiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda eziyet edilenler, savaşanlar ve öldürülenler... Onların günahlarını elbette örteceğim ve Allah katından bir mükafat olmak üzere, onları altından ırmaklar akan cennetlere de koyacağım. En güzel mükafat Allah katındadır».

Fizil-al il Kuran

Rabbleri onlara cevap verdi ki; «Ben birbirinizden meydana gelmiş bir bütün oluşturan sizlerden, erkek- kadın, hiçbir iyi amel işleyenin emeğini boşa çıkarmam. Buna göre göç edenlerin, yurtlarından sürülenlerin, benim yolumda eziyet çekenlerin, savaşanların ve öldürülenlerin kusurlarını örtecek ve kendilerini Allah tarafından verilmiş bir ödül olarak altlarından ırmaklar akan Cennetlere koyacağım. Ödüllerin güzeli yalnız Allah katındadır.

Gültekin Onan

Nitekim rableri onlara (dualarını kabul ederek) cevab verdi "Şüphesiz ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden bir işte bulunanın işini boşa çıkarmam. Sizin kiminiz kiminizdendir. İşte, hicret edenlerin, yurtlarından sürülüp çıkarılanların ve yolumda işkence görenlerin, çarpışıp öldürülenlerin, mutlaka kötülüklerini örteceğim (keffirenne) ve onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Bu,) Tanrı katından bir karşılık (sevap)tır. (O) Tanrı, karşılığın (sevabın) en güzeli O’nun katındadır."

Harun Yıldırım

Rableri dualarına icabet etti "Şüphesiz ben erkek olsun kadın olsun –ki bazınız bazınızdandır sizden hiçbir çalışanın amelini boşa çıkarmayacağım. Hicret eden, yurtlarından çıkarılan, yolumda eziyet edilen, savaşan ve öldürülen kimseler var ya; andolsun ki onların kötülüklerini örteceğim ve elbette onları altından nehirler akan Cennetlere koyacağım. Bu Allah’tan mükafattır. Doğrusu en güzel mükafat Allah katındandır."

Hasan Basri Çantay

Nihayet Rableri onlar (ın duaların) a (şöyle) icabet etdi «içinizden gerek erkek, gerek kadın — ki kiminiz kiminizden (haasıl olmadır) — (hayırlı) bir iş yapanın amelini ben elbette boşa çıkarmayacağım, işte hicret edenlerin, yurdlarından çıkarılanların, benim yolumda işkenceye, hakaarete, ziyana uğrayanların, muhaarebe edenlerin ve öldürülenlerin de, andolsun suçlarını örteceğim ve andolsun, Allah canibinden bir mükâfat olmak üzere, onları altından ırmaklar akar cennetlere de sokacağım. (Daha büyük ve) güzel mükâfat ise Allanın yanındadır.

Hayrat Neşriyat

Rableri de onlar(ın duâların)a şöyle cevab verdi `Muhakkak ki ben, içinizden erkek olsun kadın olsun, (sâlih) bir iş yapanın amelini zâyi` etmem. Hep birbirinizdensiniz. İşte hicret edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda eziyet edilenler, savaşanlar ve öldürülenler var ya, kötülüklerini onlardan mutlaka örteceğim ve Allah katından bir mükâfât olarak onları elbette altlarından nehirler akan Cennetlere koyacağım!` (Rabbiniz olan) Allah ki, mükâfâtın güzeli O`nun katındadır.

İbn-i Kesir

Nihayet Rabbları, onlara icabet etti Birbirinizden meydana gelen sizlerden; gerek erkek olsun gerek dişi olsun, çalışanın işini boşa çıkarmam. Hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, benim yolumda işkenceye, hakarete, ziyana uğrayanların, muharebe edenlerin ve öldürülenlerin suçlarını elbette örteceğim, Allah katından mükafat olmak üzere; onları altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Sevabın en güzeli, Allah katındadır.

İlyas Yorulmaz

Rableri onların dualarına cevap vermiş "Elbette ki ben, sizden gerek erkek olsun gerekse kadın olsun, doğru işleri yapanların yaptıklarını zayi etmem, sizin bir kısmınız bir kısmınızdansınız. Hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, Allah yolunda eziyet çekenlerin, savaşanların ve öldürülenlerin, yaptıkları kötülüklerin tümünün üzerini örteceğim ve Allah’ın katında yaptıklarının karşılığı olarak, onları altlarından ırmaklar akan güzel bahçelere (cennetlere) koyacağım. O Allah ki, en güzel karşılıklar O nun yanındadır.

İskender Ali Mihr

O zaman Rab’leri, onların dualarına icabet etti. (Şöyle buyurdu) Sizden erkek veya kadın amel edenin amelini, Ben kesinlikle zayietmem. Siz birbirinizdensiniz. Hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, Ben’im yolumda işkenceye uğrayanların, savaşanların ve öldürülenlerin seyyiatlarını mutlaka örteceğim. Ve onları mutlaka, altlarından nehirlerakan cennetlere sokacağım, Allah’ın katından bir mükâfat olarak. Ve Allah, O’nun katında mükâfatların en güzelidir.

Kadri Çelik

Rableri onlara (dualarını kabul ederek şöyle) cevap verdi "Birbirinizden meydana gelen sizlerden erkek olsun, kadın olsun, iş yapanın işini asla boşa çıkarmam. Hicret edenlerin, memleketlerinden çıkarılanların, yolumda ezaya uğratılanların, savaşan ve öldürülenlerin günahlarını elbette örteceğim. Hiç şüphesiz onları, Allah katından bir ödül olarak altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Ödüllerin en güzeli şüphesiz Allah katındadır."

Muhammed Esed

Ve Rableri onların dualarını şöyle cevaplar "İster erkek, ister kadın olsun, (Benim yolumda) çaba gösterenlerden hiç kimsenin çabasını boşa çıkarmayacağım (çünkü) hepiniz birbirinizin soyundan gelirsiniz. Zulüm ve kötülük diyarından kaçanlara, yurtlarından sürülenlere, Benim yolumda eziyet çekenlere ve (bu yolda) savaşıp öldürülenlere gelince; onların kötülüklerini mutlaka sileceğim ve onları, Allah’tan bir mükafat olarak, içinden ırmaklar akan hasbahçelere sokacağım Zira mükafatların en güzeli, Allah katında olanıdır."

Mustafa İslamoğlu

Rableri de onların dualarına şöyle icabet etti "Erkek olsun kadın olsun, çaba gösteren hiç kimsenin çabasını boşa çıkarmayacağım; sizler karşılıklı birbirinizi tamamlayan parçalarsınız. Kötülükten ve kötülük diyarından hicret edenlere, yurtlarından sürülenlere, yolunda eziyet çekenlere, savaşanlara ve öldürülenlere gelince Onların kötülüklerini mutlaka örteceğim ve elbet onları Allah`tan bir ödül olarak zemininden ırmaklar çağlayan cennetlere sokacağım; zira ödüllerin en güzeli Allah katındadır."

Ömer Nasuhi Bilmen

Artık Rabb-i Kerîmleri onlara şöyle icabet etti ki «Ben sizden gerek erkek ve gerek kadın, bir amel edenin amelini zâyi kılmam. Bazınız bazınızdansınız. İmdi hicret etmiş olanlar ve yurtlarından çıkarılmış bulunanlar ve Benim yolumda eziyete uğrayanlar ve savaşta bulunan ve öldürülenler yok mu, elbette Allah indinde bir sevap olmak üzere onların suçlarını örteceğim ve elbette onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım!. Ve güzel mükâfaat ise Allah Teâlâ nezdindedir.»

Ömer Öngüt

Rableri onların duâlarına karşılık verdi Ben içinizden erkek olsun kadın olsun, çalışanın yaptığını boşa çıkarmam. Hep birbirinizdensiniz. Onlar ki hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğratıldılar, savaştılar ve öldürüldüler. Andolsun ki, onların kötülüklerini örteceğim ve onları altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. Bu mükâfat Allah tarafındandır. Mükâfatın en güzeli, Allah katındadır.

Sadık Türkmen

Rableri, onlara şu karşılığı verdi "Ben; erkek olsun, kadın olsun, sizden hiçbir çalışanın yaptığını zayi etmeyeceğim. Sizler birbirinizdensiniz. Hicret edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda eziyet görenler; savaşanlar ve öldürülenlerin de andolsun günahlarını elbette örteceğim. Allah katından bir ödül olmak üzere, onları içinden ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Ödülün en güzeli Allah katındadır."

Seyyid Kutub

Rabbleri onlara cevap verdi ki; «Ben birbirinizden meydana gelmiş bir bütün oluşturan sizlerden, erkek- kadın, hiçbir iyi amel işleyenin emeğini boşa çıkarmam. Buna göre göç edenlerin, yurtlarından sürülenlerin, benim yolumda eziyet çekenlerin, savaşanların ve öldürülenlerin kusurlarını örtecek ve kendilerini Allah tarafından verilmiş bir ödül olarak altlarından ırmaklar akan Cennetlere koyacağım. Ödüllerin güzeli yalnız Allah katındadır.

Suat Yıldırım

Onların Rabbi de dualarına şöyle icabet buyurdu "Sizden gerek erkek, gerek kadın, hayır işleyen hiçbir kimsenin çalışmasını zayi etmem. Çünkü siz birbirinizdensiniz, birbirinizden farkınız yoktur. Benim rızam için hicret edenlerin, vatanlarından sürülenlerin, Benim yolumda işkenceye, zarara uğrayanların, Benim yolumda savaşanların ve öldürülenlerin, Elbette kusurlarını örtecek ve elbette onları Allah tarafından mükâfat olarak içinden ırmaklar akan cenetlere yerleştireceğim. En güzel ödüller Allah’ın yanındadır.

Süleyman Ateş

Rableri onlara karşılık verdi "Ben, sizden erkek kadın, hiçbir çalışanın işini zayi etmeyeceğim. Hep birbirinizdensiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda işkence edilenler, vuruşanlar ve öldürülenler... Elbette onların kötülüklerini örteceğim ve onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Yaptıklarına), Allâh katından bir karşılık olarak (onlara bu ni’metleri vereceğim). Karşılıkların en güzeli Allâh katındadır."

Şaban Piriş

Allah da onların duasına karşılık verdi -Ben, sizden erkek veya kadın hiç bir çalışanın amelini zayi etmem, siz birbirinizdensiniz. Hicret edenler, memleketlerinden çıkarılanlar, benim yolumda işkence edilenler, savaşan ve öldürülenlerin, elbette günahlarını örteceğim ve onları alt taraflarından ırmakların aktığı cennetlere girdireceğim. Allah katından bir mükafat olarak... Mükafatın en güzeli Allah katındandır.

Tefhim-ul Kur'an

Nitekim Rableri onlara (dualarını kabul ederek) cevap verdi «Şüphesiz Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden bir işte bulunanın işini boşa çıkarmam. Sizin kiminiz kiminizdendir. İşte, hicret edenlerin, yurtlarından sürülüp çıkarılanların ve yolumda işkence görenlerin, çarpışıp öldürülenlerin, mutlaka kötülüklerini örteceğim ve onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağım. (Bu,) Allah katından bir karşılık (sevap) tır. (O) Allah, karşılığın (sevabın) en güzeli O’nun katındadır.»

Yaşar Nuri Öztürk

Rableri onlara cevap verdi "Ben sizden, erkek-kadın hiçbir çalışanın ürettiğini boşa çıkarmayacağım. Hep birbirinizdensiniz. Göç edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda işkenceye uğratılanlar, çarpışıp da öldürülenler var ya, onların kötülüklerini yemin olsun örteceğim. Ve yemin olsun ki onları, Allah katından bir karşılık olarak, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım." Allah katındandır karşılıkların en güzeli.

Yusuf Ali (İngilizce)

And their Lord hath accepted of them, and answered them "Never will I suffer to be lost the work of any of you, be he male or female Ye are members, one of another Those who have left their homes, or been driven out therefrom, or suffered harm in My Cause, or fought or been slain,- verily, I will blot out from them their iniquities, and admit them into Gardens with rivers flowing beneath;- A reward from the presence of Allah, and from His presence is the best of rewards."

KELİME KÖKLERİ
فَاسْتَجَابَ
festecābe
ve karşılık verdi ج و ب
لَهُمْ
lehum
onlara
رَبُّهُمْ
rabbuhum
Rableri ر ب ب
أَنِّي
ennī
elbette ben
لَا
أُضِيعُ
uDīǔ
zayi etmeyeceğim ض ي ع
عَمَلَ
ǎmele
işini ع م ل
عَامِلٍ
ǎāmilin
(hiçbir) çalışanın ع م ل
مِنْكُمْ
minkum
sizden
مِنْ
min
ذَكَرٍ
ƶekerin
erkek ذ ك ر
أَوْ
ev
veya
أُنْثَىٰ
unṧā
kadın ا ن ث
بَعْضُكُمْ
beǎ’Dukum
hepiniz ب ع ض
مِنْ
min
بَعْضٍ
beǎ’Din
birbirinizdensiniz ب ع ض
فَالَّذِينَ
felleƶīne
kimseler
هَاجَرُوا
hācerū
göç eden(ler) ه ج ر
وَأُخْرِجُوا
ve uḣricū
ve çıkarılanlar خ ر ج
مِنْ
min
-ndan
دِيَارِهِمْ
diyārihim
yurtları- د و ر
وَأُوذُوا
ve ūƶū
ve işkence edilenler ا ذ ي
فِي
سَبِيلِي
sebīlī
benim yolumda س ب ل
وَقَاتَلُوا
ve ḳātelū
ve vuruşanlar ق ت ل
وَقُتِلُوا
ve ḳutilū
ve öldürülenler ق ت ل
لَأُكَفِّرَنَّ
leukeffiranne
elbette örteceğim ك ف ر
عَنْهُمْ
ǎnhum
onların
سَيِّئَاتِهِمْ
seyyiātihim
kötülüklerini س و ا
وَلَأُدْخِلَنَّهُمْ
veleudḣilennehum
ve onları sokacağım د خ ل
جَنَّاتٍ
cennātin
cennetlere ج ن ن
تَجْرِي
tecrī
akan ج ر ي
مِنْ
min
-ndan
تَحْتِهَا
teHtihā
altları- ت ح ت
الْأَنْهَارُ
l-enhāru
ırmaklar ن ه ر
ثَوَابًا
ṧevāben
bir karşılık olarak ث و ب
مِنْ
min
عِنْدِ
ǐndi
katından ع ن د
اللَّهِ
llahi
Allah
وَاللَّهُ
vallahu
Allah
عِنْدَهُ
ǐndehu
katındadır ع ن د
حُسْنُ
Husnu
en güzeli ح س ن
الثَّوَابِ
ṧ-ṧevābi
karşılıkların ث و ب