وَأَمَّا الَّذِينَ كَفَرُوا وَكَذَّبُوا بِآيَاتِنَا وَلِقَاءِ الْآخِرَةِ فَأُولَٰئِكَ فِي الْعَذَابِ مُحْضَرُونَ

Ve emmellezıne keferu ve kezzebu bi ayatina ve likail ahırati fe ülaike fil azabi muhdarun

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Ve fakat kâfir olanlara ve delillerimizi ve âhirete kavuşacaklarını yalanlayanlara gelince Artık onlardır azâp için hazırlananlar.

Abdullah Parlıyan

Gerçekleri reddedip, mesajlarımızı inkâr edenlere ve böylece ahirete kavuşmayı yalanlayanlara gelince, artık onlardır azap için hazırlananlar.

Adem Uğur

İnkâr edenler, âyetlerimizi ve ahiret buluşmasını yalan sayanlar ise, işte onlar azapla yüzyüze bırakılacaklardır.

Ahmed Hulusi

Hakikat bilgisini inkâr edenler ve varlıklarındaki işaretlerimizi ve sonsuz gelecek yaşama kavuşmayı yalanlayanlara gelince, işte onlar da (o malûm) azabın içinde zorunlu kalırlar!

Ahmet Varol

İnkar eden, ayetlerimizi ve ahiret buluşmasını yalanlayanlara gelince, işte onlar da azabın içine getirilirler.

Ali Bulaç

Ancak inkar edip ayetlerimizi ve ahirete kavuşmayı yalanlayanlar ise; artık onlar da azap için hazır bulundurulurlar.

Ali Fikri Yavuz

Kâfir olup da âyetlerimizi ve öldükten sonra dirilmeyi inkâr edenler ise, işte bunlar azap içinde (Cehennem’de) hazır bulundurulurlar.

Bayraktar Bayraklı

Âyetlerimizi ve âhiret buluşmasını inkar edenlere gelince, işte onlar azapla yüz yüze bırakılacaklardır.

Bekir Sadak

Inkar edip, ayetlerimizi ve ahirette Bana kavusmayi yalanlayanlara gelince, iste onlar azabla yuzyuze birakilirlar.

Celal Yıldırım

İnkâr edenlere; âyetlerimizi ve Âhiret’te bana kavuşmayı yalanlıyanlara gelince İşte onlar azâb İçin hazır duruma getirilmişlerdir.

Cemal Külünkoğlu

Ayetlerimizi inkâr eden ve ahirete kavuşmayı yalanlayanlara gelince, işte onlar azabın içine atılacaklardır.

Diyanet İşleri

İnkâr edip âyetlerimizi ve ahirete kavuşmayı yalanlayanlara gelince, işte onlar azabın içine atılacaklardır.

Diyanet Vakfı

İnkâr edenler, âyetlerimizi ve ahiret buluşmasını yalan sayanlar ise, işte onlar azapla yüzyüze bırakılacaklardır.

Edip Yüksel

İnkar edip, ayetlerimizi ve ahiret buluşmasını yalanlayanlar da azabın içine sokulurlar.

Elmalılı Hamdi Yazır

Âyetlerimizi ve âhiret buluşmasını yalan sayıp da küfredenlere gelince, işte onlar o zaman azab içinde hazır bulundurulurlar.

Fizil-al il Kuran

İnkâr edip ayetlerimizi ve ahiret buluşmasını yalanlayanlara gelince; işte onlar azapla yüz yüze bırakılırlar.

Gültekin Onan

Ancak küfredip ayetlerimizi ve ahirete kavuşmayı yalanlayanlar ise, artık onlar da azab için hazır bulundurulurlar.

Harun Yıldırım

İnkâr edenler, âyetlerimizi ve ahiret buluşmasını yalan sayanlar ise, işte onlar azapla yüzyüze bırakılacaklardır.

Hasan Basri Çantay

Amma küfr (ve inkâr) edib de âyetlerimizi ve âhiret mülâkaatını yalan sayanlar, onlar da azâbda (kalmak üzere) ihzaar olunmuşlardır.

Hayrat Neşriyat

Fakat inkâr edip âyetlerimizi ve âhirete kavuşmayı yalanlayanlara gelince, işte onlar azâb içinde hazır bulundurulacak olan kimselerdir.

İbn-i Kesir

Küfredip de ayetlerimizi ve ahirete kavuşmayı yalanlayanlara gelince; işte onlar, azab için hazır bulundurulurlar.

İlyas Yorulmaz

Doğruları inkâr edenler, ayetlerimizi ve ahiret gününe kavuşmayı yalanlayanlara gelince, onlar azabın içinde hazır bekletileceklerdir.

İskender Ali Mihr

Ve onlar ki (kâfirlerdir), âyetlerimizi inkâr ve tekzip ettiler (yalanladılar) ve ahirete ulaşmayı (hayattayken ruhu Allah’a ulaştırmayı tekzip ettiler). İşte onlar, azap içinde hazır bulundurulanlardır.

Kadri Çelik

Ancak küfre sapıp ayetlerimizi ve ahirete kavuşmayı yalan sayanlar (var ya), artık onlar da azap için hazır bulundurulanlardır.

Muhammed Esed

Hakikati reddedip mesajlarımızı inkar edenlere -ve (böylece) öteki dünyanın varlığını yalanlayanlara- gelince, onlar azabın içine atılıvereceklerdir.

Mustafa İslamoğlu

ama inkar eden, ayetlerimizi ve ahiret buluşmasını yalanlayan kimselere gelince işte böyleleri de azabın içerisinde (yaptıklarıyla) yüzleşecekler.

Ömer Nasuhi Bilmen

Fakat o kimseler ki, kâfir olmuşlar ve Bizim âyetlerimizi ve ahirete kavuşmayı yalan saymışlardır, artık onlar da azap içinde kalmaya hazırlanmış olurlar.

Ömer Öngüt

Kâfir olup âyetlerimizi ve âhirete kavuşmayı yalanlayanlara gelince, işte onlar azabın içinde hazır bulundurulurlar.

Sadık Türkmen

Inkâr edip de ayetlerimizi ve ahiret buluşmasını yalanlayanlara gelince; işte onlar tutuklanıp azabın içine getirilenlerdir!

Seyyid Kutub

İnkâr edip ayetlerimizi ve ahiret buluşmasını yalanlayanlara gelince; işte onlar azapla yüz yüze bırakılırlar.

Suat Yıldırım

İnkâr edip âyetlerimizi ve öldükten sonra dirilmeyi, Allah’ın huzuruna çıkmayı yalan sayanlar ise, azaba atılmak üzere getirilirler.

Süleyman Ateş

Fakat inkâr edip âyetlerimizi ve âhiret buluşmasını yalanlayanlara gelince, onlar da (tutuklanıp) azâbın içine getirilirler.

Şaban Piriş

Ya bir de inkar etmiş ve ayetlerimizi ve ahiret buluşmasını yalanlamış olanlar ise; işte onlar da azap içinde hazır tutulurlar.

Tefhim-ul Kur'an

Ancak küfre sapıp ayetlerimizi ve ahirete kavuşmayı yalan sayanlar ise; artık onlar da azab için hazır bulundurulurlar.

Yaşar Nuri Öztürk

İnkâr edip ayetlerimizi ve âhiret buluşmasını yalanlayanlara gelince, onlar azabın içinde hazır bulundurulurlar.

Yusuf Ali (İngilizce)

And those who have rejected Faith and falsely denied our Signs and the meeting of the Hereafter,- such shall be brought forth to Punishment.

KELİME KÖKLERİ
وَأَمَّا
veemmā
fakat
الَّذِينَ
elleƶīne
kimseler
كَفَرُوا
keferū
inkar eden(ler) ك ف ر
وَكَذَّبُوا
ve keƶƶebū
ve yalanlayanlar ك ذ ب
بِايَاتِنَا
biāyātinā
ayetlerimizi ا ي ي
وَلِقَاءِ
veliḳā'i
ve buluşmasını ل ق ي
الْاخِرَةِ
l-āḣirati
ahiret ا خ ر
فَأُولَٰئِكَ
feulāike
onlar da
فِي
içine
الْعَذَابِ
l-ǎƶābi
azabın ع ذ ب
مُحْضَرُونَ
muHDerūne
getirilirler ح ض ر