وَإِذْ يَقُولُ الْمُنَافِقُونَ وَالَّذِينَ فِي قُلُوبِهِمْ مَرَضٌ مَا وَعَدَنَا اللَّهُ وَرَسُولُهُ إِلَّا غُرُورًا
Ve iz yekulül münafikune vellezıne fı kulubihim meradum ma veaddenellahü ve rasulühu illa ğurura
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Hani münafıklarla gönüllerinde hastalık olanlar, Allah ve Peygamberi demişlerdi, bizi ancak aldattılar, vaatlerinde aldatıştan başka bir şey yok. |
Abdullah Parlıyan |
Münafıklar ve kalpleri hastalıklı olanlar, birbirlerine Allah ve elçisi, bizi sadece boş vaatlerde bulunmak suretiyle aldatmaktalar, dedikleri zamanki durumu hatırla! |
Adem Uğur |
Ve o zaman, münafıklar ile kalplerinde hastalık (iman zayıflığı) bulunanlar Meğer Allah ve Resûlü bize sadece kuru vaadlerde bulunmuşlar! diyorlardı. |
Ahmed Hulusi |
Hani münafıklar ve kalplerinde maraz bulunanlar (sağlıklı düşünemeyenler) "Allâh ve O’nun Rasûlü, bize bir aldanıştan başka bir şey vadetmemiş" diyorlardı. |
Ahmet Varol |
’Allah ve Resulü bize sadece vaadlerde bulundu’ diyorlardı. |
Ali Bulaç |
Hani, münafık olanlar ve kalplerinde hastalık bulunanlar "Allah ve Resulü, bize boş bir aldanıştan başka bir şey vadetmedi" diyorlardı. |
Ali Fikri Yavuz |
O vakit münafıklarla kalblerinde bir maraz (şübhe) olanlar" - Allah ve Rasûlü, bize, aldatmadan başka bir vaad etmemiş." diyorlardı. |
Bayraktar Bayraklı |
Münâfıklar ile kalplerinde hastalık olanlar, “Meğer Allah ve Peygamberi bize boş vaadlerden başka bir şeyde bulunmadı” diyorlardı. |
Bekir Sadak |
Ikiyuzluler ve kalblerinde hastalik olanlar «Allah ve peygamberi bize sadece kuru vaadlerde bulundular» diyorlardi. |
Celal Yıldırım |
Ve hani münafıklar ve kalblerinde hastalık bulunanlar, «Allah ve Peygamberi bize ancak aldatıcı bir va’dde bulunmuşlardır» diyorlardı. |
Cemal Külünkoğlu |
Hani ikiyüzlüler ve kalplerinde hastalık olanlar (birbirlerine) “Allah ve Resulü bize, ancak aldatmak için vaadde bulunmuşlar” diyorlardı. |
Diyanet İşleri |
Hani münafıklar ve kalplerinde hastalık olanlar, "Allah ve Resûlü bize, ancak aldatmak için vaadde bulunmuşlar" diyorlardı. |
Diyanet Vakfı |
Ve o zaman, münafıklar ile kalplerinde hastalık (iman zayıflığı) bulunanlar Meğer Allah ve Resûlü bize sadece kuru vaadlerde bulunmuşlar! diyorlardı. |
Edip Yüksel |
İkiyüzlüler ve kalplerinde hastalık bulunan kimseler, "ALLAH’ın ve elçisinin bize verdiği söz boş bir hayalden başka bir şey değilmiş!" diyorlardı. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
O vakit münâfıklar ve kalblerinde bir hastalık bulunanlar «Allah ve Resulü bize bir aldanıştan başka bir vaad yapmamış.» diyorlardı. |
Fizil-al il Kuran |
Hani münafıklar ve kalplerinde hastalık bulunan kimseler «Allah ve Resulü bize sadece boş vaadlerde bulundu» diyorlardı. |
Gültekin Onan |
Hani, münafık olanlar ve kalplerinde hastalık bulunanlar "Tanrı ve Resulü bize boş bir aldanıştan başka bir şey vadetmedi" diyorlardı. |
Harun Yıldırım |
Ve o zaman, münafıklar ile kalplerinde hastalık (iman zayıflığı) bulunanlar Meğer Allah ve Resûlü bize sadece kuru vaadlerde bulunmuşlar! diyorlardı. |
Hasan Basri Çantay |
O vakit münafıklarla kalblerinde bir maraz bulunanlar «Allah ve Resulü bize bir aldatışdan başka bir şey va’d etmemiş» diyorlardı. |
Hayrat Neşriyat |
O zaman münâfıklarla kalblerinde bir hastalık (i`tikad zayıflığı) bulunanlar ise `Allah ve Resûlü bize sâdece boş bir va`dde bulunmuş!` diyorlardı. |
İbn-i Kesir |
Ve hani münafıklar ve kalblerinde bir hastalık bulunanlar Allah ve Rasulü bize sadece boş vaadlerde bulundular, diyorlardı. |
İlyas Yorulmaz |
İkiyüzlüler ve kalplerinde hastalık olanlar "Allah ve Elçisinin vaat ettikleri yalnızca bir aldatmacadan ibarettir" dediler. |
İskender Ali Mihr |
Ve münafıklar ve kalplerinde maraz (hastalık, şüphe) bulunanlar "Allah ve resûlü gururdan (aldatmaktan) başka bir şey vaadetmedi." diyorlardı. |
Kadri Çelik |
Hani münafık olanlar ve kalplerinde hastalık bulunanlar, "Allah ve Resulü, bize boş bir aldanıştan başka bir şey vaat etmedi" diyorlardı. |
Muhammed Esed |
Ve ikiyüzlüler ile kalpleri hastalıklı olanların (birbirlerine), "Allah ve Elçisi bize sadece boş vaadlerde bulunmaktalar" dedikleri zaman(ki durumu hatırla!) |
Mustafa İslamoğlu |
O sırada ikiyüzlüler ve kalplerinde hastalık olanlar diyordu ki "Allah ve O`nun elçisi bizi yalnızca boş vaadlerle avuttu." |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve o vakit münafıklar ve kalplerinde bir hastalık bulunanlar diyordu ki, «Allah ve Resûlü bize bir aldatıştan başka vaadetmiş olmadı». |
Ömer Öngüt |
Hani o zaman münafıklar ve kalplerinde hastalık bulunanlar "Allah ve Resul’ü bize sadece kuru vaadlerde bulundular. " diyorlardı. |
Sadık Türkmen |
Hani münafıklar ve kalplerinde hastalık olanlar "Allah ve Rasûlü bize ancak aldatmak için vaatte bulunmuşlar" diyorlardı. |
Seyyid Kutub |
«Allah ve Resulü bize sadece boş vaadlerde bulundu» diyorlardı. |
Suat Yıldırım |
Hani münafıklar ve kalplerinde hastalık (iman zayıflığı) olanlar "Allah ve Resulünün bize zafer vâd etmesi, meğer bizi aldatmak içinmiş!" diyorlardı. |
Süleyman Ateş |
Münâfıklar ve kalblerinde hastalık bulunan kimseler "Allâh ve Resulü bize sadece boş vaadlerde bulundu." diyordu. |
Şaban Piriş |
Münafıklar ve kalblerinde hastalık bulunanlar -Allah ve elçisi bize sadece boş vaadde bulunmuş, diyorlardı. |
Tefhim-ul Kur'an |
Hani, münafık olanlar ve kalplerinde hastalık bulunanlar «Allah ve Resulü, bize boş bir aldanıştan başka bir şey vadetmedi» diyorlardı. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Münafıklarla, kalplerinde maraz olanlar şöyle diyorlardı "Allah ve resulü bize, bir aldanışdan başka bir şey vaat etmemiş." |
Yusuf Ali (İngilizce) |
And behold! The Hypocrites and those in whose hearts is a disease (even) say "Allah and His Messenger promised us nothing but delusion!" |
وَإِذْ ve iƶ |
ve hani | |
يَقُولُ yeḳūlu |
diyordu | ق و ل |
الْمُنَافِقُونَ l-munāfiḳūne |
münafıklar | ن ف ق |
وَالَّذِينَ velleƶīne |
ve bulunanlar | |
فِي fī |
||
قُلُوبِهِمْ ḳulūbihim |
kalblerinde | ق ل ب |
مَرَضٌ meraDun |
hastalık | م ر ض |
مَا mā |
||
وَعَدَنَا veǎdenā |
bize vaadde bulunmadı | و ع د |
اللَّهُ llahu |
Allah | |
وَرَسُولُهُ ve rasūluhu |
ve Resulü | ر س ل |
إِلَّا illā |
dışında | |
غُرُورًا ğurūran |
boş vaatler | غ ر ر |