قُرْآنًا عَرَبِيًّا غَيْرَ ذِي عِوَجٍ لَعَلَّهُمْ يَتَّقُونَ

Kur’anen arabiyyen ğayra zı ıvecil leallehüm yettekun

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Çekinsinler diye Arapça, eğrisi büğrüsü olmayan, dosdoğru Kur’ân bu.

Abdullah Parlıyan

İnsanlar yollarını kendisiyle bulsunlar diye, Kur’ân’ı Arap diliyle ve her türlü pürüz ve eğriliklerden uzak olarak vahyettik.

Adem Uğur

Korunsunlar diye, pürüzsüz Arapça bir Kur’an indirdik.

Ahmed Hulusi

Pürüzsüz, net Arapça bir Kur’ân olarak (vahyettik)... Belki (anlayıp) korunurlar diye.

Ahmet Varol

Belki sakınırlar diye içinde çarpıklık olmayan Arapça bir Kur’an (indirdik).

Ali Bulaç

Çarpıklığı olmayan Arapça bir Kur’an’dır (bu). Umulur ki sakınırlar.

Ali Fikri Yavuz

Onu pürüzsüz ve dosdoğru Arabca bir Kur’an olarak indirdik. Gerek ki, küfürden sakınsınlar.

Bayraktar Bayraklı

Sakınsınlar diye, onu pürüzsüz Arapça bir Kur`ân olarak indirdik.

Bekir Sadak

O, egriligi olmayan, arabca bir Kuran’dir. Belki sakinirlar.

Celal Yıldırım

Bir Kur’ân ki içinde eğrilik olmayan, pürüzsüz bir Arapça ile (indirilmiş)dir. Ola ki, Allah’tan sakınırlar.

Cemal Külünkoğlu

Biz onu, Allah`a karşı gelmekten sakınsınlar diye hiçbir eğriliği bulunmayan Arapça bir Kur`an olarak indirdik.

Diyanet İşleri

Biz onu, Allah’a karşı gelmekten sakınsınlar diye hiçbir eğriliği bulunmayan Arapça bir Kur’an olarak indirdik.

Diyanet Vakfı

Korunsunlar diye, pürüzsüz Arapça bir Kur’an indirdik.

Edip Yüksel

Arapça, pürüzsüz bir Kuran, belki erdemli olurlar.

Elmalılı Hamdi Yazır

Pürüzsüz Arapça bir Kur’ân (indirdik ki, Allah’ın azabından) korunsunlar.

Fizil-al il Kuran

O, pürüzsüz Arapça Kur’an’dır. Belki sakınırlar.

Gültekin Onan

Çarpıklığı olmayan Arapça bir Kuran’dır (bu). Umulur ki sakınırlar.

Harun Yıldırım

Korunsunlar diye, pürüzsüz Arapça bir Kur’an indirdik.

Hasan Basri Çantay

(Onu her türlü) tenakuz ve ihtilâf dan âzâde, dosdoğru, Arabca bir Kur’an olarak (indirdik). Tâki (küfürden) sakınsınlar.

Hayrat Neşriyat

Hiçbir eğriliği bulunmayan Arabca bir Kur`ân olarak (indirdik); tâ ki sakınsınlar.

İbn-i Kesir

Eğriliği bulunmayan arabça bir Kur’an’dır. Belki sakınırlar.

İlyas Yorulmaz

Hem de kendisinde hiçbir eğriliğin (yanlışın) olmadığı, Arapça bir Kur’an olarak anlattık. Umulur ki korunurlar.

İskender Ali Mihr

(Bu), çelişkisi (eğriliği, kusuru) olmayan Arapça Kur’ân’dır. Umulur ki onlar, böylece takva sahibi olurlar.

Kadri Çelik

(Bu) Eğriliği olmayan, Arapça bir Kur’an’dır. Umulur ki korkup sakınırlar.

Muhammed Esed

ve onu bütün çapraşıklık ve eğriliklerden uzak Arapça bir hitabe olarak (vahyettik ki,) Allah’a karşı sorumluluklarının bilincine varsınlar.

Mustafa İslamoğlu

(ve onu) hiçbir çarpıklığa meydan bırakmadan Arapça bir hitap olarak (indirdik) belki sorumluluklarını idrak ederler.

Ömer Nasuhi Bilmen

Bir eğriliği olmayan Arapça bir Kur’an ki, belki sakınırlar.

Ömer Öngüt

O, eğriliği bulunmayan (pürüzsüz) Arapça bir Kur’an’dır. Belki korkarlar.

Sadık Türkmen

Arapça (anladıkları dilde) bir Kur’an olarak. Eğrisi büğrüsü olmayan çelişkisiz (bir Kur’an!) Umulur ki, korunup sakınırlar!

Seyyid Kutub

O, pürüzsüz Arapça Kur’an’dır. Belki sakınırlar.

Suat Yıldırım

Fenalıkların bütün nevilerinden sakınmaları ümidiyle her türlü tenakuz ve çelişkiden uzak, dosdoğru ve Arapça bir Kur’ân olarak indirdik.

Süleyman Ateş

Korunanlar için bunu, pürüzsüz Arapça bir Kur’an olarak (indirdik).

Şaban Piriş

Korunsunlar diye, hiçbir eğriliği olmayan Arapça bir okuyuşla.

Tefhim-ul Kur'an

(Bu) Arapça bir Kur’an, ki O’nda çarpıklık yoktur. Umulur ki korkup sakınırlar.

Yaşar Nuri Öztürk

Bunu, eğri büğrüsü olmayan Arapça bir Kur’an olarak indirdik ki, korunup sakınabilsinler.

Yusuf Ali (İngilizce)

(It is) a Qur´an in Arabic, without any crookedness (therein) in order that they may guard against Evil.

KELİME KÖKLERİ
قُرْانًا
ḳur’ānen
Kur’an’dır (bu) ق ر ا
عَرَبِيًّا
ǎrabiyyen
Arapça ع ر ب
غَيْرَ
ğayra
olmayan غ ي ر
ذِي
ƶī
عِوَجٍ
ǐvecin
pürüzü ع و ج
لَعَلَّهُمْ
leǎllehum
umulur ki
يَتَّقُونَ
yetteḳūne
sakınırlar و ق ي