وَالَّذِي جَاءَ بِالصِّدْقِ وَصَدَّقَ بِهِ ۙ أُولَٰئِكَ هُمُ الْمُتَّقُونَ
Vellezı cae bis sıdkı ve saddeka bihı ülaike hümül müttekun
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Doğrulukla gelen kişiye ve onun doğru olduğunu tasdik edenlere gelince Onlardır çekinenlerin ta kendileri. |
Abdullah Parlıyan |
Doğruyu getiren peygamber ve O’nu tasdik edip peşinden giden mü’minlere gelince, işte yollarını Allah ile bulanlar bunlardır. |
Adem Uğur |
Doğruyu getiren ve onu tasdik edenler var ya, işte kötülükten sakınanlar onlardır. |
Ahmed Hulusi |
Sıdkı (Allâh kulu olunduğu ve bedende hilâfet hakikatinin yaşandığı gerçeğini) getiren ve Onu tasdik edene (Hz. Ebu Bekir) gelince, işte onlar Müttekî’lerin ta kendileridir! |
Ahmet Varol |
Doğruyu getiren ve onu doğrulayana gelince işte onlar takva sahipleridir. |
Ali Bulaç |
Doğruyu getiren ve doğrulayanlara gelince; işte onlar muttaki (takva sahibi) olanlardır. |
Ali Fikri Yavuz |
Doğruyu (Kur’an’ı) getiren (Hz. Peygamber s.a.s.) ve O’nu tasdik eden (müminler) ise, işte bunlar takva sahibi kimselerdir. |
Bayraktar Bayraklı |
Ama, hakikati getiren ve onu bütün kalbiyle tasdik edenler var ya; işte, takvâ sahipleri onlardır. |
Bekir Sadak |
Gercegi getiren ve onu dogrulayanlar, iste onlar, Allah’a karsi gelmekten sakinmis olanlardir. |
Celal Yıldırım |
Doğruyu getiren ve onu getireni tasdîk eden (var ya) işte (Allah’tan) korkup (inkâr ve azgınlıktan) sakınanlar onlardır! |
Cemal Külünkoğlu |
(Allah`tan) doğruyu getiren (peygamber) ve onu (gereği gibi) doğrulayanlara gelince; işte onlar Allah`a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayanlardır. |
Diyanet İşleri |
Dosdoğru Kur’an’ı getiren ile onu tasdik edenler var ya, işte onlar Allah’a karşı gelmekten sakınanlardır. |
Diyanet Vakfı |
Doğruyu getiren ve onu tasdik edenler var ya, işte kötülükten sakınanlar onlardır. |
Edip Yüksel |
Gerçeği getiren ve onu doğrulayana gelince, işte onlar erdemlilerdir. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Doğruyu getiren ve onu tasdik edene gelince, işte onlar kötülükten korunan müttakilerdir. |
Fizil-al il Kuran |
Gerçeği getirene ve onu doğrulayanlara gelince; «İşte takva sahipleri onlardır.» |
Gültekin Onan |
Doğruyu getiren ve doğrulayanlara gelince; işte onlar muttaki olanlardır. |
Harun Yıldırım |
Doğruyu getiren ve onu tasdik edenler var ya, işte kötülükten sakınanlar onlardır. |
Hasan Basri Çantay |
Sıdk (-u hakıykat) ı getirene ve onu tasdıyk edenlere (mü’minlere) gelince İşte onlar takvâye erenlerin ta kendileridir. |
Hayrat Neşriyat |
Doğruyu getirene (peygambere) ve onu tasdîk edene gelince; işte onlar gerçekten takvâ sâhibleridir. |
İbn-i Kesir |
Doğruyu getiren ve onu tasdik edenler; işte onlar muttakilerdir. |
İlyas Yorulmaz |
Doğru olanı getiren ve onu doğrulayıp tasdik edenler, işte onlar (cehennem ateşinden) korunanlardır. |
İskender Ali Mihr |
Ve hakikat ile gelen (Allah’a ulaşmayı dilemeye davet eden) ve onu tasdik edenler (Allah’a ulaşmayı dileyenler), işte onlar takva sahibidirler. |
Kadri Çelik |
Doğruyu getiren ve doğrulayanlar (var ya), işte onlar takva sahibi olanlardır. |
Muhammed Esed |
Ama hakikati getiren ve onu bütün kalpleriyle tasdik edenler; işte onlar Allah’a karşı sorumluluklarının (tam) bilincinde olanlardır! |
Mustafa İslamoğlu |
Ama doğruluğun tarafında yer alan ve hakikati tüm kalbiyle tasdik eden kimselere gelince işte sorumluluklarını idrak eden onlardır. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
O zât ki, doğruyu ve onu tasdik ettiler, işte muttakîler olan, onlardırlar. |
Ömer Öngüt |
Doğruyu getiren ve onu tasdik edenler, işte onlar takvâ sahipleridir. |
Sadık Türkmen |
Doğruyu getirene ve onu doğrulayana gelince; işte onlar, korunup sakınanlardır. |
Seyyid Kutub |
Gerçeği getirene ve onu doğrulayanlara gelince; «İşte takva sahipleri onlardır.» |
Suat Yıldırım |
Ama, hak ve gerçeği getiren ve onu tasdik edenler var ya, işte her türlü fenalıktan korunanlar onlardır. |
Süleyman Ateş |
Doğruyu getirene ve onu doğrulayanlara gelince İşte korunanlar onlardır. |
Şaban Piriş |
Doğru’yu getiren ve onu tasdik edenler ise, işte onlar korunanlardır. |
Tefhim-ul Kur'an |
Doğruyu getiren ve doğrulayanlara gelince; işte onlar muttaki (takva sahibi) olanlardır. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Doğruyu getirene ve onu tasdikleyene gelince, işte böyleleri, korunanların ta kendileridir. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
And he who brings the Truth and he who confirms (and supports) it - such are the men who do right. |