قُلْ يَا قَوْمِ اعْمَلُوا عَلَىٰ مَكَانَتِكُمْ إِنِّي عَامِلٌ ۖ فَسَوْفَ تَعْلَمُونَ

Kul ya kavmı’melu ala mekanetiküm innı amil fe sevfe ta’lemun

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

De ki Ey kavmim, gücünüz neye yetiyorsa yapadurun, şüphe yok ki ben de yapmadayım, yakında bilir, anlarsınız.

Abdullah Parlıyan

"Ey gerçekleri inkâr eden kavmim! Elinizden gelen herşeyi yapın, ben de Allah yolunda gayret göstermeye devam edeceğim, yakında göreceksiniz

Adem Uğur

De ki "Ey kavmim! Elinizden geleni yapın; doğrusu ben de yapacağım! Artık yakında bileceksiniz!".

Ahmed Hulusi

De ki "Ey halkım! Anlayışınız kadarıyla elinizden geleni yapın; muhakkak ki ben de yapmaktayım... Yakında bileceksiniz..."

Ahmet Varol

’Ey kavmim! Gücünüzün elverdiğini yapın, ben de yapıyorum. Yakında bileceksiniz.

Ali Bulaç

De ki "Ey kavmim, üzerinde bulunduğunuz duruma göre yapın-edin; elbette ben de yapıp-ederim. Artık yakında öğreneceksiniz."

Ali Fikri Yavuz

De ki "- Ey kavmim! Bulunduğunuz hal (küfür ve düşmanlık) üzere çalışın. Elbet ben de çalışıyorum. Artık yakında bileceksiniz

Bayraktar Bayraklı

“Ey kavmim! Elinizden geleni yapınız, doğrusu ben de yapacağım! Kendisini rezil edecek azap, kime gelecek, kime sürekli azap inecek, yakında bileceksiniz!”

Bekir Sadak

(39-40) De ki «Ey milletim! Durumunuzun gerektirdigini yapin; dogrusu ben de yapacagim. Kendisini rezil edecek azap kime gelecek, kime surekli azap inecek bileceksiniz.»

Celal Yıldırım

(39-40) De ki Ey milletim! Bulunduğunuz hal, kurduğunuz düzen, başvurduğunuz çare üzere yapacağınızı yapın; şüpheniz olmasın ki, ben de gerekeni yapmaya çalışıyorum. Kime rüsvay edici azabın geleceğini ve üzerine devamlı azabın ineceğini ileride bilip anlayacaksınız.

Cemal Külünkoğlu

(39-40) De ki “Ey kavmim! (hakka karşı direnmekte) elinizden geleni yapın! Ben de (Allah yolunda) gayret göstereceğim. Kendisini aşağılık kılan azap kime gelecek ve kesintisiz azap kimin üzerine çökecek yakında bileceksiniz!

Diyanet İşleri

(39-40) De ki "Ey kavmim! Elinizden geleni yapın. Ben de yapacağım. Kişiyi rezil edici azabın kime geleceğini ve sürekli azabın kimin başına ineceğini yakında bileceksiniz!"

Diyanet Vakfı

(39-40) De ki Ey kavmim! Elinizden geleni yapın; doğrusu ben de yapacağım! Kendisini rezil edecek azap kime gelecek, kime sürekli azap inecek, yakında bileceksiniz!

Edip Yüksel

De ki "Ey halkım, bildiğinizi yapın, ben de yapacağım. İleride bileceksiniz"

Elmalılı Hamdi Yazır

De ki «Ey kavmim! Haliniz üzere çalışın. Ben de kendi halime göre çalışıyorum. Artık ileride bileceksiniz.»

Fizil-al il Kuran

De ki «Ey kavmim! Durumunuza göre bildiğinizi yapın! Ben de bildiğimi yapıyorum. Yakında bileceksiniz.»

Gültekin Onan

De ki "Ey kavmim, üzerinde bulunduğunuz duruma göre yapın edin; elbette ben de yapıp ederim. Artık yakında öğreneceksiniz."

Harun Yıldırım

De ki "Ey kavmim! Elinizden geleni yapın; doğrusu ben de yapacağım! Artık yakında bileceksiniz!".

Hasan Basri Çantay

De ki «Ey kavmim, siz bulunduğunuz haal (ve minval) üzere çalışın. Şübhesiz ben çalışanım. Binâen’aleyh yakında bileceksiniz ki,

Hayrat Neşriyat

(39-40) De ki `Ey kavmim! Elinizden geleni yapın; doğrusu ben de (onu) yapan bir kimseyim. Kendisini rezîl edecek bir azâbın kime geleceğini ve devamlı bir azâbın kimin üzerine ineceğini artık ileride bileceksiniz!`

İbn-i Kesir

De ki Ey kavmim; elinizden geleni yapın. Doğrusu ben de yapacağım. Ve yakında bileceksiniz.

İlyas Yorulmaz

Deki "Ey kavmim! Bulunduğunuz mekânlarda dilediğiniz şeyleri yapın. Bende yapacağımı yapacağım. Sonra (hesap günü, kimin haklı, kimin haksız olduğunu) bileceksiniz. "

İskender Ali Mihr

De ki "Ey kavmim! Bulunduğunuz mekânda (elinizden geleni) yapın! Muhakkak ki ben de yapacağım. Öyleyse yakında bileceksiniz."

Kadri Çelik

De ki "Ey kavmim! Elinizden geleni yapın; doğrusu ben de yapacağım! Artık yakında öğreneceksiniz."

Muhammed Esed

De ki "Ey (hakikati inkar eden) kavmim! Elinizden gelen her şeyi yapın, ben de (Allah yolunda) gayret göster(meye devam ed)eceğim; yakında göreceksiniz,

Mustafa İslamoğlu

Uyar "Ey kavmim! Siz kendinize yakışanı yapınız! Şunu iyi biliniz ki ben de (kendime yakışanı) yapmaktayım. Unutmayın ki, zamanı gelince onlar bilecekler

Ömer Nasuhi Bilmen

De ki «Ey kavmim! Siz kendi iktidarınız üzerine çalışınız, şüphe yok ki, ben de çalışıcıyım. Elbette yakında bilirsiniz.»

Ömer Öngüt

De ki "Ey kavmim! Durumunuzun gerektirdiğini yapın. Doğrusu ben de yapıyorum. Yakında bileceksiniz!"

Sadık Türkmen

De ki "Ey halkım! Durumunuza göre yapacağınızı yapın. Şüphesiz ben de yapıyorum. Yakında bileceksiniz!

Seyyid Kutub

«Ey kavmim! Durumunuza göre bildiğinizi yapın! Ben de bildiğimi yapıyorum. Yakında bileceksiniz.»

Suat Yıldırım

(39-40) Hem de ki "Ey halkım! Siz elinizden gelen fenalığı yapın, ama ben de işime devam edeceğim. Zelil ve rezil eden azabın dünyada kime geleceğini, âhirette ise devamlı azabın kimin başına ineceğini yakında öğrenirsiniz."

Süleyman Ateş

De ki "Ey kavmim, durumunuza göre bildiğinizi yapın, ben de (bildiğimi) yapıyorum; yakında bileceksiniz;"

Şaban Piriş

De ki -Ey halkım, bildiğiniz gibi yapın, ben de yapacağım, ilerde bileceksiniz.

Tefhim-ul Kur'an

De ki «Ey kavmim, üzerinde bulunduğunuz duruma göre yapıp edin; hiç şüphesiz ben de yapıp edenim. Artık yakında öğreneceksiniz.»

Yaşar Nuri Öztürk

De ki "Ey toplumum! Yapabildiğinizi yapın; ben de kendi işimi yapacağım. Yakında bileceksiniz,

Yusuf Ali (İngilizce)

Say "O my People! Do whatever ye can I will do (my part) but soon will ye know-

KELİME KÖKLERİ
قُلْ
ḳul
de ki ق و ل
يَا قَوْمِ
yā ḳavmi
kavmim ق و م
اعْمَلُوا
ǎ’melū
yapın ع م ل
عَلَىٰ
ǎlā
göre
مَكَانَتِكُمْ
mekānetikum
durumunuza ك و ن
إِنِّي
innī
elbette ben de
عَامِلٌ
ǎāmilun
yapıyorum ع م ل
فَسَوْفَ
fesevfe
yakında
تَعْلَمُونَ
teǎ’lemūne
bileceksiniz ع ل م