وَمَنْ يَعْمَلْ سُوءًا أَوْ يَظْلِمْ نَفْسَهُ ثُمَّ يَسْتَغْفِرِ اللَّهَ يَجِدِ اللَّهَ غَفُورًا رَحِيمًا
Ve mey ya’mel suen ev yazlim nefsehu sümme yestağfirillahe yecidillahe ğafurar rahıyma
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Kim bir kötülük eder, yahut nefsine karşı zulümde bulunur da sonra Allah’tan yarlıganmak dilerse Allah’ı, suçları örtücü ve rahîm olarak bulur. |
Abdullah Parlıyan |
Ama kim kötülük yapar yahut başka şekillerde varlık sebebine aykırı davranır, daha sonra affetmesi için Allah’a yalvarırsa, Allah’ı çok bağışlayıcı ve merhametli olarak bulacaktır. |
Adem Uğur |
Kim bir kötülük yapar yahut nefsine zulmeder de sonra Allah’tan mağfiret dilerse, Allah’ı çok yarlığayıcı ve esirgeyici bulacaktır. |
Ahmed Hulusi |
Kim bir suç işler ya da nefsine zulmederse (benliği yüzünden - benliğini Allâh’a şirk koşarsa); sonra (suçunu idrak edip) Allâh’a istiğfar ederse, Allâh Ğafûr’dur, Rahıym’dir (bağışlayıcıdır ve rahmetinden kaynaklanan güzellikleri yaşatandır)... |
Ahmet Varol |
Kim bir fenalık işler yahut kendine zulüm eder de sonra Allah’tan kendisini bağışlamasını dilerse Allah’ı çok bağışlayıcı, çok merhamet edici olarak bulur. |
Ali Bulaç |
Kim kötülük işler veya nefsine zulmedip sonra Allah’tan bağışlanma dilerse Allah’ı bağışlayıcı ve merhamet edici olarak bulur. |
Ali Fikri Yavuz |
Kim bir fenâlık yapar yahut nefsine zulmeder de Allah’dan mağfiret dilerse, Allah’ı çok bağışlayıcı, çok merhametli bulur. |
Bayraktar Bayraklı |
Kim bir kötülük yapar veya kendine zulmeder de sonra Allah`tan af dilerse, Allah`ı çok bağışlayıcı ve merhamet edici bulacaktır. |
Bekir Sadak |
Kim kotuluk isler veya kendine yazik eder de sonra Allah’tan bagislanma dilerse, Allah’i magfiret ve merhamet sahibi olarak bulur. |
Celal Yıldırım |
Kim bir kötülük işler veya kendine haksızlıkta bulunur, sonra da Allah’a yönelip istiğfar ederse, Allah’ı çok bağışlayıcı ve çok merhamet edici bulur. |
Cemal Külünkoğlu |
Kim bir kötülük yapar yahut (günah işleyerek) nefsine hainlik eder, sonra da Allah`tan mağfiret dilerse, Allah`ı çok affedici ve çok bağışlayıcı olarak bulacaktır. |
Diyanet İşleri |
Kim bir kötülük yapar, yahut kendine zulmeder, sonra da Allah’tan bağışlama dilerse, Allah’ı çok bağışlayıcı ve çok merhamet edici bulur. |
Diyanet Vakfı |
Kim bir kötülük yapar yahut nefsine zulmeder de sonra Allah’tan mağfiret dilerse, Allah’ı çok yarlığayıcı ve esirgeyici bulacaktır. |
Edip Yüksel |
Kim bir kötülük işler veya özüne zulmeder de sonra ALLAH’tan bağışlanma dilerse ALLAH’ı Bağışlayıcı ve Rahim bulur. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Kim bir kötülük işler, yahut nefsine zulmeder, sonra da Allah’tan bağışlanmasını dilerse, Allah’ı bağışlayıcı ve esirgeyici bulur. |
Fizil-al il Kuran |
Kim bir kötülük işler ya da kendine zulmeder de Allah’tan af dilerse Allah’ı bağışlayıcı ve esirgeyici olarak karşısında bulur. |
Gültekin Onan |
Kim kötülük işler veya nefsine zulmedip sonra Tanrı’dan bağışlanma dilerse Tanrı’yı bağışlayıcı ve merhamet edici olarak bulur. |
Harun Yıldırım |
Her kim bir kötülük işler veya nefsine zulmeder de sonra Allah’tan bağışlanma dilerse Allah’ı Ğafur ve Rahim bulur. |
Hasan Basri Çantay |
Kim bir kötülük yapar, yahud nefsine zulmeder de sonra Allahdan mağfiret isterse o, Allahı çok yarlığayıcı, çok esirgeyici bulur. |
Hayrat Neşriyat |
Hem kim bir kötülük yapar veya nefsine zulmeder de sonra Allah`dan mağfiret dilerse, Allah`ı Gafûr (çok bağışlayıcı), Rahîm (çok merhamet edici) olarak bulur. |
İbn-i Kesir |
Kim, bir kötülük yapar veya nefsine zulmeder de sonra Allah’dan mağfiret dilerse; Allah’ın Gafur ve Rahim olduğunu görür. |
İlyas Yorulmaz |
Kim bir kötülük yapar veya kendi nefsine zulmederse, sonra hataları için Allah dan bağışlanma dilerse, şüphesiz Allah’ı bağışlayıcı ve merhametli bulur. |
İskender Ali Mihr |
Ve kim kötülük yapar veya nefsine zulmeder, sonra da Allah’tan mağfiret dilerse, Allah’ı mağfiret edici ve rahmet edici olarak bulur. |
Kadri Çelik |
Kim kötülük işler veya kendine zulüm eder de sonra Allah’tan bağışlanma dilerse, Allah’ı çok bağışlayıcı ve çok merhamet edici olarak bulur. |
Muhammed Esed |
Ama kim kötülük yapar yahut (başka şekilde) kendisine zulmeder de daha sonra affetmesi için Allaha yalvarırsa, Allahı çok bağışlayıcı ve rahmet kaynağı olarak bulacaktır. |
Mustafa İslamoğlu |
Fakat kim kötülük yapar ya da kendine zulmeder ama Allah`tan af dilerse, Allah`ı hem tarifsiz bir bağışlayıcı, hem de eşsiz merhamet sahibi bulacaktır. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve her kim bir kötülük yapar veya nefsine zulmeder de sonra Allah Teâlâ’dan mağfiret dilerse Allah Teâlâ’yı gafûr, rahîm bulur. |
Ömer Öngüt |
Kim bir kötülük yapar veya nefsine zulmeder de sonra Allah’tan mağfiret dilerse, Allah’ı çok bağışlayıcı ve merhamet sahibi olarak bulur. |
Sadık Türkmen |
Kim bir kötülük yapar, yahut kendine zulmeder, sonra da Allah’tan bağışlama dilerse, Allah’ı çok bağışlayıcı ve çok merhamet edici bulur. |
Seyyid Kutub |
Kim bir kötülük işler ya da kendine zulmeder de Allah’tan af dilerse Allah’ı bağışlayıcı ve esirgeyici olarak karşısında bulur. |
Suat Yıldırım |
Kim kötülük eder veya günah işleyerek nefsine zulmeder de sonra Allah’tan af dilerse, Allah’ı gafur ve rahim (affı ve merhameti bol) bulur. |
Süleyman Ateş |
Kim bir kötülük yapar, yahut nefsine zulmeder de sonra Allah’tan mağfiret dilerse, Allâh’ı bağışlayıcı ve esirgeyici bulur. |
Şaban Piriş |
Kim bir kötülük işler veya nefsine zulmeder de sonra Allah’tan bağışlanma dilerse, Allah’ı bağışlayıcı ve merhametli olarak bulur. |
Tefhim-ul Kur'an |
Kim kötülük işler veya nefsine zulmedip sonra Allah’tan bağışlanma dilerse Allah’ı bağışlayıcı ve merhamet edici olarak bulur. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Kim bir kötülük yapar yahut öz benliğine zulmeder de sonra Allah’tan af dilerse Allah’ı çok affedici, çok merhametli bulur. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
If any one does evil or wrongs his own soul but afterwards seeks Allah´s forgiveness, he will find Allah Oft-forgiving, Most Merciful. |
وَمَنْ ve men |
ve kim | |
يَعْمَلْ yeǎ’mel |
yaparsa | ع م ل |
سُوءًا sū'en |
bir kötülük | س و ا |
أَوْ ev |
yahut | |
يَظْلِمْ yeZlim |
zulmederse | ظ ل م |
نَفْسَهُ nefsehu |
nefsine | ن ف س |
ثُمَّ ṧumme |
sonra | |
يَسْتَغْفِرِ yesteğfiri |
mağfiret dilerse | غ ف ر |
اللَّهَ llahe |
Allah’tan | |
يَجِدِ yecidi |
bulur | و ج د |
اللَّهَ llahe |
Allah’ı | |
غَفُورًا ğafūran |
bağışlayıcı | غ ف ر |
رَحِيمًا raHīmen |
ve esirgeyici | ر ح م |