فَلَمَّا كَشَفْنَا عَنْهُمُ الْعَذَابَ إِذَا هُمْ يَنْكُثُونَ

Felemma keşefna anhümül azabe izahüm yenküsun

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Derken onlardan azâbı kaldırdık mı sözlerinden döndüler.

Abdullah Parlıyan

Derken onlardan azabı kaldırdık mı, sözlerinden dönüverdiler.

Adem Uğur

Fakat biz onlardan azabı kaldırınca, sözlerinden dönüverdiler.

Ahmed Hulusi

Kendilerinden azabı kaldırdığımızda, onlar hemen sözlerini bozdular!

Ahmet Varol

Fakat üzerlerinden azabı kaldırdığımızda hemen sözlerinden dönmeye başladılar.

Ali Bulaç

Fakat onlardan azabı çekip-giderince, bir de görürsün ki onlar andlarını bozuyorlar.

Ali Fikri Yavuz

Bunun üzerine kendilerinden azabı kaldırdığımız vakit, (yola geleceğiz, iman edeceğiz sözlerinden) hemen caydılar.

Bayraktar Bayraklı

Fakat biz onları azaptan kurtarır kurtarmaz, bir de bakarsın ki sözlerinden dönüvermişler.

Bekir Sadak

Ama, azabi uzerlerinden kaldirdigimizda hemen sozlerinden donduler.

Celal Yıldırım

Kendilerinden o azabı kaldırdığımızda, birden verdikleri sözü bozdular (yerine getirmediler).

Cemal Külünkoğlu

Fakat biz onlardan azabı kaldırınca sözlerinden döndüler.

Diyanet İşleri

Fakat biz onlardan azabı kaldırınca bir de bakmışsın sözlerinden dönüyorlar.

Diyanet Vakfı

Fakat biz onlardan azabı kaldırınca, sözlerinden dönüverdiler.

Edip Yüksel

Fakat, onlardan felaketi kaldırdığımızda, sözlerinden hemen dönüverdiler.

Elmalılı Hamdi Yazır

Fakat azabı kendilerinden kaldırdığımız zaman hemen sözlerinden dönüverdiler.

Fizil-al il Kuran

Fakat biz onlardan azabı kaldırınca sözlerinden dönmeye başladılar.

Gültekin Onan

Fakat onlardan azabı çekip giderince, bir de görürsün ki onlar andlarını bozuyorlar.

Harun Yıldırım

Fakat onlardan azabı çekipgiderince, bir de görürsün ki onlar verdikleri sözü bozuyorlar.

Hasan Basri Çantay

Fakat biz onlardan azâbı giderince bir de ne bakarsın Onlar verdikleri sözü bozuyorlar bile!

Hayrat Neşriyat

Fakat kendilerinden azâbı açıver(ip kaldır)ınca, onlar sözlerinden hemen döndüler.

İbn-i Kesir

Azabı üzerlerinden kaldırınca, hemen sözlerinden caydılar.

İlyas Yorulmaz

Bundan sora onlardan azabı kaldırdığımızda, hemen antlaşmayı eksilterek bozdular.

İskender Ali Mihr

Fakat onlardan azabı kaldırınca, o zaman onlar (verdikleri sözleri) bozuyorlar.

Kadri Çelik

Fakat onlardan azabı çekip giderince, hemen sözlerinden caydılar!

Muhammed Esed

Ama azaptan kurtarır kurtarmaz, bir bakarsın ki hemen sözlerinden dönüvermişler!

Mustafa İslamoğlu

Ama cezayı kaldırır kaldırmaz derhal sözlerinden caydılar.

Ömer Nasuhi Bilmen

Vaktâ ki, onlardan o azabı açıverdik, o zaman onlar sözlerinden geri döner oldular.

Ömer Öngüt

Fakat biz onlardan azabı kaldırınca sözlerinden hemen caydılar.

Sadık Türkmen

Fakat onlardan azabı kaldırdığımız zaman, bir de bakarsın ki, onlar sözlerini bozuyorlar!..

Seyyid Kutub

Fakat biz onlardan azabı kaldırınca sözlerinden dönmeye başladılar.

Suat Yıldırım

Fakat Biz, onlardan azabı giderince, hemen sözlerinden caydılar.

Süleyman Ateş

Fakat biz onlardan azâbı kaldırınca sözlerinden dönmeğe başladılar.

Şaban Piriş

Onlardan azabı kaldırdığımız zaman da hemen sözlerini bozuyorlardı.

Tefhim-ul Kur'an

Fakat onlardan azabı çekip giderince, bir de görürsün ki onlar andlarını bozuyorlar.

Yaşar Nuri Öztürk

Fakat kendilerinden azabı kaldırdığımızda hemen yan çizmeye başladılar.

Yusuf Ali (İngilizce)

But when We removed the Penalty from them, behold, they broke their word.

KELİME KÖKLERİ
فَلَمَّا
felemmā
fakat
كَشَفْنَا
keşefnā
biz kaldırınca ك ش ف
عَنْهُمُ
ǎnhumu
onlardan
الْعَذَابَ
l-ǎƶābe
azabı ع ذ ب
إِذَا
iƶā
hemen
هُمْ
hum
onlar
يَنْكُثُونَ
yenkuṧūne
sözlerinden dönüyorlar ن ك ث