← DUHAN 44:32 →

Ve andolsun ki İsrailoğullarını, bilerek bütün âlemlerden üstün olmak üzere seçtik.

Andolsun ki, İsrailoğullarının durumunu bilerek, onları dünya milletlerinin üzerine seçip tercih ettik, onlar o devrin lider toplumu idiler.

Andolsun biz İsrailoğullarına, bilerek, (kendi zamanlarında) âlemlerin üstünde bir imtiyaz verdik.

Andolsun ki onları (İsrailoğullarını), bir İLİM ile âlemlere (insanlar) üstün seçtik!

Andolsun ki biz onları bir bilgi üzere alemlere üstün kıldık.

Andolsun, Biz onları bir ilim üzere alemlere üstün kıldık.

Celâlim hakkı için, biz İsraîloğullarına, bildiğimiz gibi, âlemlerin üstünde hayır vermiştik.

Andolsun, biz bilerek İsrâiloğulları`nı çağların insanlarına tercih ettik.

And olsun ki, onlarin durumunu bilerek dunyalarin uzerinde seckin kildik.

And olsun ki, İsrail oğulları’ nın durumunu bilerek onları Dünya milletlerinin üzerine seçip tercih ettik.

Mûsâ`ya bağlı olanları (İsrailoğulları`nı) da, durumlarını bilerek, o devirdeki bütün insanlara üstün kıldık.

Andolsun, onları, bir bilgi üzerine (dönemlerinde) âlemlere üstün kıldık.

Andolsun biz İsrailoğullarına, bilerek, (kendi zamanlarında) âlemlerin üstünde bir imtiyaz verdik.

Tüm halkın arasından özellikle onları seçtik.

Andolsun ki biz onları bilerek o zamanki alemlere üstün kıldık.

Andolsun biz, İsrailoğullarını, bir bilgiye göre alemlere üstün kıldık.

Andolsun, biz onları bir ilim üzere alemlere üstün kıldık.

Andolsun, biz onları bir ilim üzere alemlere üstün kıldık.

Andolsun ki biz onlara — (hallerini) bilerek — (zamanlarındaki) âlemlerin üstünde bir imtiyaz vermişdik.

And olsun ki, onları (İsrâiloğullarını kendi asırlarındaki) âlemlerin üzerine (lâyık olduklarını) bilerek seçtik (de onlara üstünlük verdik).

Ve andolsun ki; Biz, onları bile bile alemler üzerinde seçkin kıldık.

Bizde olan bir bilgi üzerine, İsrail oğullarını yeryüzündeki diğer insanlara tercih ettik.

Ve andolsun ki Biz, onları (İsrailoğullarını) ilim üzerine âlemlere seçtik (üstün kıldık).

Şüphesiz biz onları bir ilim üzere âlemlere karşı üstün kıldık.

ve Biz onları bilerek bütün diğer toplumlardan üstün kıldık,

Doğrusu onları, akıl sır ermez ilahi bir bilgiye istinaden çağdaşları olan tüm toplumlar içerisinden böyle seçmiştik;

Celâlim hakkı için onları (Benî İsrâil’i) bilerek âlemler üzerine mümtaz kılmıştık.

Ve andolsun ki, onların durumunu bilerek âlemlerin üzerinde seçkin kıldık.

Ant olsun bir ilme dayalı olarak; onları (yaşadıkları çağda) diğer toplumlardan kabiliyetli kıldık.

Andolsun, biz bilerek İsrâiloğulları’nı çağların insanlarına tercih ettik.

Mûsâ’ya bağlı olanları da, durumlarını bilerek, o devirdeki bütün insanlara üstün kıldık.

Andolsun biz, onları bir bilgiye göre âlemlere üstün kıldık.

Onları bir ilim üzerinde toplumlar üzerine seçkin kıldık.

Andolsun, biz onları bir ilim üzere alemlere karşı üstün kıldık.

Yemin olsun, biz onları bir ilim sayesinde âlemlere üstün kılmıştık.

And We chose them aforetime above the nations, knowingly,