وَلَوْ أَنَّ أَهْلَ الْكِتَابِ آمَنُوا وَاتَّقَوْا لَكَفَّرْنَا عَنْهُمْ سَيِّئَاتِهِمْ وَلَأَدْخَلْنَاهُمْ جَنَّاتِ النَّعِيمِ

Ve lev enne ehlel kitabi amenu vettekav le kefferna anhüm seyyiatihim ve le edhalnahüm cennatin neıym

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Kitap ehli olanlar inansalardı, çekinselerdi elbette kötülüklerini örterdik ve elbette onları da nîmeti bol cennetlere sokardık.

Abdullah Parlıyan

Bize de kitap verildi diyenler, eğer iman edip yollarını Allah’ın kitabıyla bulmaya çalışsalardı, onların kötülüklerini siler ve onları nimet cennetlerine sokardık.

Adem Uğur

Eğer ehl-i kitap iman edip (kötülüklerden) sakınsalardı, herhalde (geçmiş) kötülüklerini örter ve onları nimeti bol cennetlere sokardık.

Ahmed Hulusi

Eğer, önceden kendilerine hakikat bilgisi gelmiş olup (bunu değerlendiremeyenler), iman edip, (şirkten) korunsaydı, elbette onların kötülüklerini siler ve onları Naîm cennetlerine koyardık.

Ahmet Varol

Eğer kitap ehli iman edip sakınsalardı, onların kötülüklerini örter ve kendilerini nimetleri bol (Na’im) cennetlere sokardık.

Ali Bulaç

Eğer, Kitap Ehli iman edip sakınsalardı, elbette onların kötülüklerini örter ve onları ’nimetlerle donatılmış’ cennetlere sokardık.

Ali Fikri Yavuz

Eğer ehl-i kitab (Hz. Muhammed Aleyhisselâma ve Kur’an’a) imân etseler ve Allah’dan korkarak fenalıklardan sakınsalardı, muhakkak onların günahlarını örter ve elbette kendilerini NAÎM (nimeti bol) cennetlere koyardık.

Bayraktar Bayraklı

Eğer kitap ehli iman edip kötülüklerden sakınsalardı, elbette kötülüklerini örter ve onları naîm cennetlerine koyardık.

Bekir Sadak

Sayet kitab ehli inanip karsi gelmekten sakinsalardi, kotuluklerini orterdik ve onlari nimet cennetlerine koyardik.

Celal Yıldırım

Eğer Kitap Ehli imân etselerdi ve (Allah’tan) korkup (fitne ve fesat çıkarmaktan) sakınsalardı, günah ve kötülüklerini örter ve kendilerini Naîm Cennetlerine koyardık.

Cemal Külünkoğlu

Eğer Ehli Kitap (Muhammed`e ve Kur`an`a) iman etselerdi ve (Allah`tan) sakınıp (fitne ve fesat çıkarmaktan) uzak dursalardı, elbette kötülüklerini örter ve onları nimetlerle donatılmış cennetlere koyardık.

Diyanet İşleri

Eğer kitap ehli iman etseler ve Allah’a karşı gelmekten sakınsalardı, muhakkak onların kötülüklerini örterdik ve onları Naim cennetlerine koyardık.

Diyanet Vakfı

Eğer ehl-i kitap iman edip (kötülüklerden) sakınsalardı, herhalde (geçmiş) kötülüklerini örter ve onları nimeti bol cennetlere sokardık.

Edip Yüksel

Kitap halkı gerçeği onaylayıp erdemli davransa günahlarını örterek onları bol nimetli bahçelere yerleştirirdik.

Elmalılı Hamdi Yazır

Eğer kitap ehli iman etmiş ve layıkıyla korunmuş olsalardı, onların kötülüklerini örter, nimeti bol olan cennetlere koyardık.

Fizil-al il Kuran

Eğer Kitap Ehli, iman edip kötülüklerden sakınsalar, günahlarını siler, onları nimetlerle dolu cennetlere koyardık.

Gültekin Onan

Eğer kitap ehli inanıp sakınsaydı, elbette onların kötülüklerini örter (kefferna) ve onları ’nimetlerle donatılmış’ cennetlere sokardık.

Harun Yıldırım

Kitap ehli iman edip sakınsaydı elbette onların kötülüklerini örterdik ve onları Naîm cennetlerine girdirirdik.

Hasan Basri Çantay

Eğer ehl-i kitâb îman edip de (fesadcılıkdan, bozğunculukdan) sakınalardı onların kötülüklerini her halde örter ve onları her halde ni’meti bol cennetlere sokardık.

Hayrat Neşriyat

Bununla birlikte gerçekten ehl-i kitab, îmân edip (günahlardan) sakınsalardı, mutlaka kötülüklerini kendilerinden örterdik ve elbette onları Naîm Cennetlerine koyardık.

İbn-i Kesir

Eğer Ehl-i Kitab, iman edip de sakınsalardı; kötülüklerini örterdik ve onları Naim cennetlerine koyardık.

İlyas Yorulmaz

Eğer kitap ehli, iman edip Allah dan sakınsalardı, onların hatalarını örter ve onları nimetlerin bol olduğu cennetlere koyardık.

İskender Ali Mihr

Eğer Kitap Ehli, âmenû olup (Allah’a ulaşmayı dileyip), takvâ sahibi olsalardı, elbette onların günahlarını örterdik ve onları mutlaka Naîm cennetlerine koyardık.

Kadri Çelik

Şayet kitab ehli iman edip sakınsalardı, muhakkak kötülüklerini örter ve onları nimet dolu cennetlere koyardık.

Muhammed Esed

Eğer Kitab-ı Mukaddesin izleyicileri (gerçek) inanca ve Allaha karşı sorumluluk bilincine ulaşmış olsalardı, Biz gerçekten onların (geçmiş) kötülüklerini siler ve onları nimet bahçelerine sokardık;

Mustafa İslamoğlu

Eğer önceki vahyin mensupları iman etmiş ve sorumluluk bilinciyle hareket etmiş olsalardı, kesinlikle onların kötülüklerini örter ve kendilerini sonsuz nimetler diyarı cennetlere koyardık.

Ömer Nasuhi Bilmen

Ve eğer ehl-i kitap imân etseler ve ittikada bulunsalar idi, elbette Biz onların günahlarını setreder ve elbette onları nîmetleri bol cennetlere girdirirdik.

Ömer Öngüt

Eğer ehli kitap iman edip karşı gelmekten sakınsalardı, kötülüklerini örterdik ve onları nimet cennetlerine sokardık.

Sadık Türkmen

Eğer kitap Ehli, (Museviyim, İseviyim, Müslümanım diyenler) iman etseler ve Allah’a karşı gelmekten sakınsalar, muhakkak onların kötülüklerini örter ve onları Naim cennetlerine koyarız.

Seyyid Kutub

Eğer Kitap Ehli, iman edip kötülüklerden sakınsalar, günahlarını siler, onları nimetlerle dolu cennetlere koyardık.

Suat Yıldırım

Eğer Ehl-i kitap iman etse ve fesatçılıktan ve diğer fenalıklardan sakınsalardı, elbette Biz onların kötülüklerini örter ve onları naîm cennetlerine yerleştirirdik.

Süleyman Ateş

Eğer Kitap ehli inanıp (Allâh’ın azâbından) korunsalardı, onların kötülüklerinden geçerdik ve onları ni’meti bol cennetlere sokardık.

Şaban Piriş

Kitap ehli; iman edip, Allah’tan korksalardı, kötülüklerini örter ve onları nimet cennetlerine koyardık.

Tefhim-ul Kur'an

Eğer, Kitap Ehli iman edip sakınsalardı, elbette onların kötülüklerini örter ve onları ’nimetlerle donatılmış’ cennetlere sokardık.

Yaşar Nuri Öztürk

Eğer Ehlikitap, iman edip korunsaydı, onların kötülüklerini mutlaka örter ve kendilerini bol nimetli cennetlere mutlaka sokardık.

Yusuf Ali (İngilizce)

If only the People of the Book had believed and been righteous, We should indeed have blotted out their iniquities and admitted them to gardens of bliss.

KELİME KÖKLERİ
وَلَوْ
velev
eğer
أَنَّ
enne
ki
أَهْلَ
ehle
ehli ا ه ل
الْكِتَابِ
l-kitābi
Kitap ك ت ب
امَنُوا
āmenū
inansalardı ا م ن
وَاتَّقَوْا
vetteḳav
ve korunsalardı و ق ي
لَكَفَّرْنَا
lekeffernā
örterdik ك ف ر
عَنْهُمْ
ǎnhum
onların
سَيِّئَاتِهِمْ
seyyiātihim
kötülüklerini س و ا
وَلَأَدْخَلْنَاهُمْ
vel’eedḣalnāhum
ve onları sokardık د خ ل
جَنَّاتِ
cennāti
cennetlere ج ن ن
النَّعِيمِ
n-neǐymi
ni’meti bol ن ع م