إِنَّ الْمُتَّقِينَ فِي جَنَّاتٍ وَعُيُونٍ
İnnel muttekıyne fi cennativ ve uyun
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Şüphe yok ki çekinenler, cennetlerdedir, pınar başlarında. |
Abdullah Parlıyan |
Ama yollarını Allah’ın kitabıyla bulanlar, cennetlerde ve pınar başlarındadırlar. |
Adem Uğur |
Şüphesiz ki Allah’a isyandan sakınanlar, cennetlerde ve pınar başlarında bulunacaklar. |
Ahmed Hulusi |
Muhakkak ki korunanlar cennetlerde ve kaynaklardadırlar. |
Ahmet Varol |
Şüphesiz takva sahipleri cennetlerde ve pınar başlarındadırlar. |
Ali Bulaç |
Şüphesiz muttaki olanlar, cennetlerde ve pınarlardadırlar; |
Ali Fikri Yavuz |
Gerçekten takvâ sahibleri, cennetlerde pınar başlarındadır. |
Bayraktar Bayraklı |
Ne var ki sorumlu davrananlar, akıl sır ermez cennetlerde ve pınar başlarında bulunacaklar; |
Bekir Sadak |
(15-16) Dogrusu, Allah’a karsi gelmekten sakinanlar, Rablerinin kendilerine verdigini almis olarak bahcelerde ve pinar baslarindadirlar. Cunku onlar, bundan once iyi davrananlardi. |
Celal Yıldırım |
Şüphesiz ki muttakîler (=Allah’tan saygı ile korkup fenalıklardan sakınan mü’minler) Cennetlerde ve pınarlar başındadırlar. |
Cemal Külünkoğlu |
(15-16) Ama (dünyada iken) Allah`a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayanlar, kendilerini bahçeler ve pınarlar arasında bulurlar. Rablerinin, kendilerine verdiği her şeyden istedikleri gibi alırlar. Çünkü onlar bundan önce iyilik yapan, hayır işleyen kimselerdi. |
Diyanet İşleri |
(15-16) Şüphesiz Allah’a karşı gelmekten sakınanlar, Rablerinin kendilerine verdiği şeyleri alarak cennetlerde ve pınar başlarında bulunurlar. Şüphesiz onlar bundan önce iyilik yapan kimselerdi. |
Diyanet Vakfı |
(15-16) Şüphesiz ki Allah’a isyandan sakınanlar, Rablerinin kendilerine verdiğini alarak cennetlerde ve pınar başlarında bulunacaklar. Kuşkusuz onlar, bundan önce dünyada güzel davrananlardı. |
Edip Yüksel |
Erdemliler bahçelerdedir, pınar başlarındadır. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
(15-16) Şüphesiz ki takva sahipleri Rablerinin kendilerine verdiği sevabı almış olarak cennet bahçelerinde ve pınar başlarında bulunacaklardır. Çünkü onlar bundan önce iyilik yapıyorlardı. |
Fizil-al il Kuran |
Doğrusu Allah’a karşı gelmekten sakınanlar, cennetlerde, pınar başlarındadırlar. |
Gültekin Onan |
Şüphesiz muttaki olanlar, cennetlerde ve pınarlardadırlar; |
Harun Yıldırım |
Şüphesiz muttakiler, cennetlerde ve pınarlardadırlar; |
Hasan Basri Çantay |
(15-16) Şübhesiz ki (fenâlıkdan) sakınanlar, Rablerinin kendilerine verdiği (sevabı) ahz (-ü kabul) etmiş (ve bundan raazî olmuş) olarak, cennetlerde, pınarlar (ın başların) dadırlar. Çünkü onlar bundan evvel iyi amel (ve hareket) edenlerdi. |
Hayrat Neşriyat |
(15-16) Şübhesiz ki takvâ sâhibleri, Rablerinin kendilerine verdiğini almış kimseler olarak, Cennetlerde ve pınar başlarındadırlar. Çünki onlar, bundan önce iyilik eden kimselerdi. |
İbn-i Kesir |
Muhakkak ki muttakiler; cennetlerde ve çeşmelerdedirler. |
İlyas Yorulmaz |
Elbette ki Allah dan korunanlar cennetin içerisinde ve pınarların başlarındadırlar. |
İskender Ali Mihr |
Muhakkak ki takva sahipleri, cennetlerde ve pınarlardadır. |
Kadri Çelik |
Şüphesiz takva sahipleri olanlar, cennetlerde ve pınarlardadırlar. |
Muhammed Esed |
(Ama,) Allah’a karşı sorumluluk bilinci duyanlar, kendilerini bahçeler ve pınarlar arasında bulacaklar, |
Mustafa İslamoğlu |
Ne var ki sorumlu davrananlar, akıl sır ermez cennetlerde ve pınar başlarında bulunacaklar; |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Şüphe yok ki, muttakî olanlar cennetlerde ve pınarlarda. |
Ömer Öngüt |
Muttakiler cennetlerde ve pınar başlarında bulunurlar. |
Sadık Türkmen |
Şüphesiz, korunup sakınanlar cennetlerde, pınarların başlarındadır. |
Seyyid Kutub |
Doğrusu Allah’a karşı gelmekten sakınanlar, cennetlerde, pınar başlarındadırlar. |
Suat Yıldırım |
Ama müttakiler bahçelerde, pınar başlarındadırlar. |
Süleyman Ateş |
Korunanlar, cennetlerde, çeşme başlarındadırlar; |
Şaban Piriş |
Korunanlar, cennetlerde ve pınarlardadır. |
Tefhim-ul Kur'an |
Şüphesiz muttaki olanlar, cennetlerde ve pınarlardadırlar; |
Yaşar Nuri Öztürk |
Şu da bir gerçek ki, sakınıp korunanlar bahçelerde ve pınar başlarındadır; |
Yusuf Ali (İngilizce) |
As to the Righteous, they will be in the midst of Gardens and Springs, |