وَفِي أَمْوَالِهِمْ حَقٌّ لِلسَّائِلِ وَالْمَحْرُومِ
Ve fi emvalihim hakkul lis saili vel mahrum
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve mallarında, dileyene ve mahrûm olana bir hak vardı. |
Abdullah Parlıyan |
ve sahip oldukları herşeyden, yardım isteyenlere ve sıkıntı içinde bulunanlara bir pay ayırırlardı. |
Adem Uğur |
Mallarında, muhtaç ve yoksullar için bir hak vardı. |
Ahmed Hulusi |
Onların mallarında talep eden ve sıkıntıda olan için bir hak vardı. |
Ahmet Varol |
Mallarında dilenci ve yoksul için bir hak vardı. |
Ali Bulaç |
Onların mallarında dilenip-isteyen (ve iffetinden dolayı istemeyip de) yoksul olan için de bir hak vardı. |
Ali Fikri Yavuz |
Onların mallarında dilencinin ve (ihtiyacını açıklayamayan) mahrumun bir hakkı vardır. |
Bayraktar Bayraklı |
Mallarında muhtaç ve yoksullar için bir hak vardı. |
Bekir Sadak |
Onlarin mallarinda muhtac ve yoksullar icin bir hak vardi, onu verirlerdi. |
Celal Yıldırım |
Onların mallarında, dilenen ve yoksul için bir hakk vardır. |
Cemal Külünkoğlu |
Ve sahip oldukları her şeyden, (yardım) isteyenlere ve sıkıntı içinde bulunanlara bir pay (ayırırlardı). |
Diyanet İşleri |
Mallarında (yardım) isteyen ve (iffetinden dolayı isteyemeyip) mahrum olanlar için bir hak vardır. |
Diyanet Vakfı |
Mallarında, muhtaç ve yoksullar için bir hak vardı. |
Edip Yüksel |
Paralarında, isteyenler ve yoksullar için bir pay vardı. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Onların mallarında isteyen ve istemeyen yoksullar için bir hak vardı. |
Fizil-al il Kuran |
Mallarında dilenci ve yoksul için bir hak vardı. |
Gültekin Onan |
Onların mallarında dilenip isteyen (ve iffetinden dolayı istemeyip de) yoksul olan için de bir hak vardı. |
Harun Yıldırım |
Mallarında dilenenin ve yoksulun da bir hakkı vardır. |
Hasan Basri Çantay |
Onların mallarında sâilin ve (kemâl-i iffetinden dolayı dilencilik etmeyen) yoksulun da bir hakkı vardı. |
Hayrat Neşriyat |
Onların mallarında, dilenen ve (iffetinden dolayı dilenmeyen) yoksul için bir hak vardır (verirler)! |
İbn-i Kesir |
Onların mallarında yoksullar ve muhtaçlar için de bir hak vardır. |
İlyas Yorulmaz |
Sahip oldukları mallarında, isteyenlerin ve fakir bırakılanların hakları olduğunu bilirler. |
İskender Ali Mihr |
Ve onların mallarında isteyenlerin ve mahrum olanların (isteyemeyenlerin) hakkı vardır. |
Kadri Çelik |
Onların mallarında hem isteyen için, hem de istemekten utanan yoksul için bir hak vardı. |
Muhammed Esed |
ve sahip oldukları her şeyden, (yardım) isteyenlere ve sıkıntı içinde bulunanlara bir pay (ayırırlardı). |
Mustafa İslamoğlu |
servetlerinde, isteyebilen ve isteyemeyen muhtaçların da bir payı vardı. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
(19-20) Ve mallarında da dilenen ve yoksul bulunan için bir hak var idi. Ve yerde imân-ı yakin erbâbı için deliller vardır. |
Ömer Öngüt |
Onların mallarında muhtaç ve yoksullar için bir hak vardı (onu verirlerdi). |
Sadık Türkmen |
Onların mallarında çaresiz ve yoksul için bir hak vardı. |
Seyyid Kutub |
Mallarında dilenci ve yoksul için bir hak vardı. |
Suat Yıldırım |
Mallarında isteyenlerin ve yoksulların hakkını ayırırlardı. |
Süleyman Ateş |
Mallarında dilenci ve yoksul için hak vardı. |
Şaban Piriş |
Onların mallarında isteyen ihtiyaç sahipleri için de bir hak vardı. |
Tefhim-ul Kur'an |
Onların mallarında dilenip isteyen (ve iffetinden dolayı istemeyip de) yoksul olan için de bir hak vardı. |
Yaşar Nuri Öztürk |
İhtiyaç sahibi için, yoksul için bir hak vardı mallarında onların. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
And in their wealth and possessions (was remembered) the right of the (needy,) him who asked, and him who (for some reason) was prevented (from asking). |