← NECM 53:39 →

Ve gerçekten de insan, ancak çalıştığını elde eder.

Gerçekten de insan, ancak çalıştığını elde eder

Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka bir şey yoktur.

İnsan için yalnızca çalışmalarının (kendisinden açığa çıkanların) sonucu oluşacaktır!

İnsan için, yalnızca çalışmasının, gayretinin, hâlis niyetlerinin karşılığı vardır.

Şüphesiz insana kendi emeğinden başkası yoktur.

Hakikaten insan için kendi çalıştığından başkası yoktur;

Bilsin ki, insan için kendi çalışmasından başka bir şey yoktur.

Insan ancak calistigina erisir.

Ve insana ancak çalışıp çabaladığı vardır.

(39-41) İnsan için ancak çalıştığı vardır. Şüphesiz onun çalışması ileride görülecektir. Sonra da çalışmasının karşılığı kendisine tastamam verilecektir.

İnsan için ancak çalıştığı vardır.

Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka bir şey yoktur.

İnsan için ancak kendi çalışması vardır.

Doğrusu insana çalışmasından başka bir şey yoktur.

İnsan ancak kendi çalışmasının karşılığını elde edebilir.

Şüphesiz insana kendi emeğinden başkası yoktur.

Şüphesiz insana kendi emeğinden başkası yoktur.

Hakıykaten insan için kendi çalışdığından başkası yokdur.

Ve (yine bildirilmedi mi ki) şübhesiz insan için, (kendi) çalıştığından başkası yoktur!

Gerçekten insan için, çalıştığından başkası yoktur.

İnsan için elinin kazandığından başka, elde edeceği hiçbir kazanç yoktur.

Ve insan için, çalışmasından başka bir şey yoktur.

Ve doğrusu insana da kendi (emek ve) çabasından başkası yoktur.

ve insana uğrunda çaba gösterdiği dışında bir şey verilmeyecektir;

Ve insan başkasının değil, sadece kendi çabasının karşılığını görecektir.

(39-42) Ve şüphesiz ki, insan için kendi çalıştığından başkası yoktur. Ve elbette ki, çalışmasını yakında görecektir. Sonra (onun çalışması) en tamam bir mükâfaat ile mükâfaatlandırılacaktır. Ve şüphe yok ki, en son gidiş Rabbinedir.

Şüphesiz insan için kendi çalışmasından başkası yoktur.

Insan için kendi çalışmasından başka bir bedel/karşılık yoktur.

İnsan ancak kendi çalışmasının karşılığını elde edebilir.

(36-44) Yoksa o Mûsâ’nın ve o çok vefalı İbrâhim’in sahifelerinde bulunan şu kesin gerçekler hakkında bilgi edinmedi mi ki Hiçbir kimse başkasının günah yükünü çekemez. İnsan, emek ve gayretinin neticesinden başka şey elde edemez. Bu gayretinin semeresi de ileride ortaya çıkacaktır. Emeğinin karşılığı kendisine tam tamına ödenecektir. Elbette son durak, Rabbinin huzuru olacaktır. O’dur güldüren ve ağlatan; O’dur öldüren ve yaşatan.

İnsana çalışmasından başka bir şey yoktur.

İnsan için çalıştığından başkası yoktur.

Ve doğrusu insana da kendi (emek ve) çabasından başkası yoktur.

Gerçek şu ki, insan için çalışıp didindiğinden başkası yoktur.

That man can have nothing but what he strives for;