فَنُزُلٌ مِنْ حَمِيمٍ
Fenuzulun min hamiymin.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Kaynar suyla ziyâfet ona. |
Abdullah Parlıyan |
kaynar sudan ziyafet verilir |
Adem Uğur |
İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır! |
Ahmed Hulusi |
(İşte ona) başından aşağı kaynar sular dökülür! |
Ahmet Varol |
(Ona da) kaynar sudan bir ziyafet. |
Ali Bulaç |
Artık (onun için) alabildiğine kaynar sudan bir şölen vardır. |
Ali Fikri Yavuz |
Ona da kaynar sudan bir ziyafet... |
Bayraktar Bayraklı |
(92-94) Eğer o kişi, yalanlayan sapıklardansa, o da kaynar su ile ağırlanır ve onun için cehenneme yaslanış vardır. |
Bekir Sadak |
Ona kaynar sudan konukluk sunulur. |
Celal Yıldırım |
(92-93-94) Eğer o (hakkı) yalanlayan sapık şaşkınlardan ise, ona da kaynar sudan bir konukluk ve Cehennem’e yaslanmak vardır. |
Cemal Külünkoğlu |
(92-94) Yok, eğer o, hakkı yalanlayan sapıklardan ise, artık (onun için) kaynar sudan bir ziyafet, bir de cehenneme atılma vardır. |
Diyanet İşleri |
(92-93) Ama haktan sapan yalancılardan ise, işte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır. |
Diyanet Vakfı |
İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır! |
Edip Yüksel |
kaynar sudan bir ağırlanma, |
Elmalılı Hamdi Yazır |
İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır. |
Fizil-al il Kuran |
O kaynar su sunularak ağırlanır. |
Gültekin Onan |
Artık (onun için) alabildiğine kaynar sudan bir şölen vardır. |
Harun Yıldırım |
Artık kaynar sudan bir ikram vardır. |
Hasan Basri Çantay |
işte (ona da) kaynar sudan bir ziyafet! |
Hayrat Neşriyat |
(92-94) Ama o (kimse) sapık yalanlayıcılardan ise, artık (ona da) kaynar sudan bir ağırlama ve alevli bir ateşe (Cehenneme) atılmak vardır. |
İbn-i Kesir |
İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet, |
İlyas Yorulmaz |
O kimse için, içerisine gireni sarmalayan. |
İskender Ali Mihr |
O taktirde kaynar sudan bir ziyafet vardır. |
Kadri Çelik |
Artık (onun için de) alabildiğine kaynar sudan bir şölen vardır. |
Muhammed Esed |
(öteki dünyada onu) yakıcı bir ümitsizlik karşılar, |
Mustafa İslamoğlu |
artık onun hakkı yürek yakan bir (umutsuzluk) sofrasında ağırlanmak |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Artık (ona da) pek kaynar sudan bir ziyafet vardır. |
Ömer Öngüt |
İşte ona kaynar sudan bir ziyafet, |
Sadık Türkmen |
Kaynar sudan bir ağırlama |
Seyyid Kutub |
O kaynar su sunularak ağırlanır. |
Suat Yıldırım |
(92-94) Ama eğer dini yalan sayan sapıklardan ise onun ziyafeti kaynar su, peşinden de cehenneme atılış olacak. |
Süleyman Ateş |
Kaynar sudan bir ziyafet, |
Şaban Piriş |
Kaynar suda bir ziyafet! |
Tefhim-ul Kur'an |
Artık (onun için de) alabildiğine kaynar sudan bir şölen vardır. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Kaynar sudan bir ziyafet, |
Yusuf Ali (İngilizce) |
For him is Entertainment with Boiling Water. |