لَا تُدْرِكُهُ الْأَبْصَارُ وَهُوَ يُدْرِكُ الْأَبْصَارَ ۖ وَهُوَ اللَّطِيفُ الْخَبِيرُ
La tüdrikühül ebsaru ve hüve yüdrikül ebsar ve hüvel latıyfül habır
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Gözler onu göremez, o, gözleri görür, odur lütfü bol ve her şeyden haberdar. |
Abdullah Parlıyan |
Hiçbir beşerî görüş ve tasavvur O’nu anlayamaz, halbuki O her türlü beşerî görüş ve tasavvuru çepeçevre kuşatır. Zira yalnız O’dur, hikmetine tam nüfûz edilemeyen ve herşeyden haberdar olan. |
Adem Uğur |
Gözler O’nu göremez; halbuki O, gözleri görür. O, eşyayı pek iyi bilen, her şeyden haberdar olandır. |
Ahmed Hulusi |
Ebsar (görme - değerlendirme organları) O’nu idrak edemez; O, ebsarı idrak eder (değerlendirir)! "HÛ"; Latiyf’tir, Habiyr’dir. |
Ahmet Varol |
Gözler onu idrak edemez. O ise gözleri idrak eder. O latiftir, her şeyden haberdardır. |
Ali Bulaç |
Gözler O’nu idrak edemez; O ise bütün gözleri idrak eder. O, latif olandır, haberdar olandır. |
Ali Fikri Yavuz |
Hiç bir göz onu dünyada ihata ve idrak edemez. Fakat O, (ilmiyle) bütün gözleri (varlıkları) ihata eder. O, bütün incelikleri bilir, her şeyden haberdardır. |
Bayraktar Bayraklı |
Gözler O`nu göremez; halbuki O, gözleri görür. O, eşyayı pek iyi bilen, her şeyden haberdar olandır. |
Bekir Sadak |
Gozler O’nu gormez,O butun gozleri gorur. O Latif’tir, haberdardir. |
Celal Yıldırım |
Gözler O’nu kuşatıp göremez ; O, gözleri görüp kuşatır. O, lütuf sahibidir ve her şeyden haberlidir. |
Cemal Külünkoğlu |
Gözler O`nu algılayamaz ama O, gözleri algılar. O`nun ilmi her şeyin bütün inceliklerine nüfuz eder. O her şeyden haberdardır. |
Diyanet İşleri |
Gözler O’nu idrak edemez ama O, gözleri idrak eder. O, en gizli şeyleri bilendir, (her şeyden) hakkıyla haberdar olandır. |
Diyanet Vakfı |
Gözler O’nu göremez; halbuki O, gözleri görür. O, eşyayı pek iyi bilen, her şeyden haberdar olandır. |
Edip Yüksel |
Gözler O’na erişemez O, gözlere erişir. O Şefkatlidir, Haberdardır. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Gözler onu göremez, O ise bütün gözleri görür; O, lütuf sahibidir, her şeyden haberlidir. |
Fizil-al il Kuran |
Gözler O’nu görmez, fakat O gözleri görür. O latiftir (algılanamaz) ve her şeyden haberdardır. |
Gültekin Onan |
Gözler O’nu idrak edemez; O ise bütün gözleri idrak eder. O latif olandır, haberdar olandır. |
Harun Yıldırım |
Gözler O’nu idrak edemez. O, ise bütün gözleri idrak eder. Şüphesiz O Latîf’tir, Habîr’dir. |
Hasan Basri Çantay |
Ona gözler erişemez. O (nun ilmi) ise bütün gözleri ihaata eder. O, (kulları hakkında) gerçek rıfk-u lutf saahibidir. (Her şeyden de) haberdârdır. |
Hayrat Neşriyat |
Gözler O`nu idrâk edemez; fakat O, gözleri idrâk eder. Çünki O, Latîf (bütün incelikleri bilen ve nüfûz eden)dir, Habîr (herşeyden haberdâr olan)dır. |
İbn-i Kesir |
Gözler; O’na erişemez. O ise, bütün gözlere erişir. Ve O; Latif, Habir’dir. |
İlyas Yorulmaz |
Gözler O nu algılayamaz ama, O, bütün gözlere (yarattığı her şeye) ulaşır. O latif ve her şeyden haberi olandır. |
İskender Ali Mihr |
Görme hassaları onu idrak edemez. Ve O, görme hassalarını idrak eder. Ve O, lâtiftir, herşeyden haberdardır. |
Kadri Çelik |
Gözler O’nu görmez, O bütün gözleri görür. Her şeyi bütün inceliği ile bilen ve haberdar olan O’dur. |
Muhammed Esed |
Hiçbir beşeri görüş ve tasavvur Onu kuşatamaz, halbuki O her türlü beşeri görüş ve tasavvuru çevreleyip kuşatır zira yalnız Odur (hikmetine) tam nüfuz edilemez olan, her şeyden haberdar bulunan. |
Mustafa İslamoğlu |
Hiçbir beşeri görüş ve tasavvur O`nu kuşatamaz, fakat O her türlü beşeri görüş ve tasavvuru çepeçevre kuşatır Yalnızca O`dur her şeye nüfuz eden, her şeyden haberdar olan. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Gözler O’nu (görüp) idrak edemez. O ise bütün gözleri idrak eder. Ve O latîftir, habîrdir. |
Ömer Öngüt |
Hiçbir göz O’na erişemez, ihata ve idrak edemez. Fakat O bütün gözleri ihata eder. O Lâtif’tir, her şeyden haberdardır. |
Sadık Türkmen |
Gözler o’nu idrak edemez; halbuki O, gözleri idrak eder/görür. O latiftir, herşeyi haber alandır. |
Seyyid Kutub |
Gözler O’nu görmez, fakat O gözleri görür. O latiftir (algılanamaz) ve her şeyden haberdardır. |
Suat Yıldırım |
Gözler O’na erişemez. O’nun ilmi ise bütün gözleri ihata eder.(Gözlerin görmediği her şeye nüfuz eden, her şeyden haberdar olan) latîf ve habîr O’dur. |
Süleyman Ateş |
Gözler O’nu görmez, O gözleri görür; O latif (gözle görülmez veya lutuf sâhibi), herşeyi haber alandır. |
Şaban Piriş |
Gözler O’nu idrak edemez. O, gözleri idrak eder. O, lütfedendir, haberdar olandır. |
Tefhim-ul Kur'an |
Gözler O’nu idrak edemez; O gözleri idrak eder; O Latif’tir, herşeyden haberdardır. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Gözler onu fark edip kavrayamaz. Oysaki O, gözleri görür/bilir. O Latîf’tir, lütfu çok olduğu halde kendisi görülemez; Habîr’dir, her şeyden haberdardır. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
No vision can grasp Him, but His grasp is over all vision He is above all comprehension, yet is acquainted with all things. |