وَتَمَّتْ كَلِمَتُ رَبِّكَ صِدْقًا وَعَدْلًا ۚ لَا مُبَدِّلَ لِكَلِمَاتِهِ ۚ وَهُوَ السَّمِيعُ الْعَلِيمُ
Ve temmet kelimetü rabbike sıdkav ve adla la mübeddile li kelimatih ve hüves semıul alım
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Rabbinin sözleri, gerçek olarak ve adâlet üzere tamdır, tekemmül etmiştir, sözlerini değiştirecek yoktur ve odur duyan, bilen. |
Abdullah Parlıyan |
Zira Rabbinin vaadi doğruluk ve adaletle yerine getirilmiştir. O’nun vaadlerinin gerçekleşmesini engelleyebilecek, hiçbir güç yoktur. Ve yalnızca O’dur, herşeyi duyan ve herşeyi bilen. |
Adem Uğur |
Rabbinin sözü, doğruluk ve adalet bakımından tamamlanmıştır. O’nun sözlerini değiştirecek kimse yoktur. O işitendir, bilendir. |
Ahmed Hulusi |
Rabbinin sözü doğrulanmış ve hak edilen şekilde sonuçlanmıştır! O’nun sözlerini değiştirebilecek yoktur... Semi’, Aliym "HÛ"dur! |
Ahmet Varol |
Rabbinin sözü doğruluk ve adalet bakımından tastamamdır. O’nun sözlerini değiştirebilecek yoktur. O, duyandır, bilendir. |
Ali Bulaç |
Rabbinin sözü, doğruluk bakımından da, adalet bakımından da tastamamdır. O’nun sözlerini değiştirebilecek yoktur. O, işitendir, bilendir. |
Ali Fikri Yavuz |
Rabbinin emir ve yasakları, doğruluk ve adalet yönünden tamam oldu. Onun kelimelerini değiştirebilecek hiç bir şey yoktur. Allah, onların dediklerini hakkıyla işiticidir, gizlediklerini de kemâliyle bilicidir. |
Bayraktar Bayraklı |
Rabbinin sözü, doğruluk ve adâlet bakımından tamamlanmıştır. O`nun sözlerini değiştirecek kimse yoktur. O işitendir; bilendir. |
Bekir Sadak |
Rabbinin sozu, dogruluk ve adaletle tamamlandi. O’nun sozlerini degistirebilecek yoktur. O, isitir ve bilir. |
Celal Yıldırım |
Rabbin sözü doğruluk bakımından da, adalet bakımından da tamamlanmıştır. O’nun sözünü değiştirecek yoktur. O, işiten ve bilendir. |
Cemal Külünkoğlu |
Rabbinin sözü doğruluk ve adalet bakımından tamdır. O`nun sözlerini/kelimelerini değiştirebilecek yoktur. O, (her şeyi) hakkıyla işitendir, (her şeyi) hakkıyla bilendir. |
Diyanet İşleri |
Rabbinin kelimesi (Kur’an) doğruluk ve adalet bakımından tamdır. Onun kelimelerini değiştirebilecek yoktur. O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. |
Diyanet Vakfı |
Rabbinin sözü, doğruluk ve adalet bakımından tamamlanmıştır. O’nun sözlerini değiştirecek kimse yoktur. O işitendir, bilendir. |
Edip Yüksel |
Efendinin kelimeleri doğruluk ve adaletle tamamlanmıştır. O’nun sözlerini değiştirebilecek yoktur. O, İşitendir, Bilendir. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Rabbinin sözü hem doğrulukça, hem de adaletçe tamamlanmıştır. O’nun sözlerini değiştirebilecek hiç kimse yoktur. O, işitendir, bilendir. |
Fizil-al il Kuran |
Rabbinin sözü doğruluğun ve adaletin doruğuna erdi. O’nun sözlerini hiçbir güç değiştiremez. O her şeyi işitir ve bilir. |
Gültekin Onan |
rabbinin sözü, doğruluk bakımından da, adalet bakımından da tastamamdır. O’nun sözlerini değiştirebilecek yoktur. O işitendir, bilendir. |
Harun Yıldırım |
Rabbinin kelimeleri doğruluk ve adalet bakımından tamamlanmıştır. O’nun kelimelerini değiştirebilecek yoktur. Şüphesiz O Semî’dir, Alîm’dir. |
Hasan Basri Çantay |
Rabbinin sözü doğruluk ve adalet bakımından tam kemâlindedir. Onun kelimelerini değişdirici (hiç bir şey ve hiç bir kuvvet) yokdur. O, (dedikoduları) hakkıyle işiden (küfr edenlerin içlerini) kemâliyle bilendir. |
Hayrat Neşriyat |
Ve Rabbinin sözü (emir ve yasakları) doğruluk ve adâlet cihetiyle tamamlandı. O`nun kelimelerini değiştirebilecek kimse yoktur! Çünki O, Semî` (herşeyi hakkıylaişiten)dir, Alîm (herşeyi hakkıyla bilen)dir. |
İbn-i Kesir |
Rabbının sözü; doğruluk ve adalet yönünden tam kemalindedir. O’nun sözlerini değiştirebilecek yoktur. O; Semi’dir, Alim’dir. |
İlyas Yorulmaz |
Rabbinin kelimeleri doğruluk ve adaletle tamamlandı. Kesinlikle onun sözlerini değiştirebilecek hiç kimse yoktur. O her şeyi işiten ve bilendir. |
İskender Ali Mihr |
Ve Rabbinin sözü sadakatle ve adaletle tamamlandı. O’nun kelimelerini değiştirecek kimse yoktur. O, en iyi işiten ve en iyi bilendir. |
Kadri Çelik |
Doğruluk ve adalet üzere olan Rabbinin sözü (dini, Kur’an’ın inişiyle birlikte) sona (kemale) erdi. O’nun sözlerini (artık) değiştirebilecek yoktur. O, işitendir, bilendir. |
Muhammed Esed |
zira, Rabbinin vaadi doğruluk ve adaletle yerine getirilmiştir. Onun vaatlerini(n gerçekleşmesini) engelleyebilecek hiçbir güç yoktur ve yalnızca Odur her şeyi duyan, her şeyi bilen. |
Mustafa İslamoğlu |
Zira Rabbinin sözü aslına sadık olarak (yerine ulaşmış) ve adaletle uygulanmıştır O`nun sözlerini alıp da yerine başka söz koyacak hiçbir güç yoktur Zira her şeyi işiten, her şeyi bilen sadece O`dur. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Rabbinin kelimesi, doğruluk ve adaletce tamamlanmıştır. Onun kelimelerini tebdîl edecek yoktur. O semîdir, alîmdir. |
Ömer Öngüt |
Rabbinin sözü doğruluk bakımından da adalet bakımından da tamamlanmıştır, tam kemalindedir. O’nun sözlerini değiştirebilecek hiç kimse yoktur. O işitendir, bilendir. |
Sadık Türkmen |
Rabbinin sözü/kelimeleri doğruluk ve adaletçe tamamlanmıştır. O’nun kelimelerini(n aslını) değiştirebilecek hiç kimse yoktur. O işitendir, bilendir. |
Seyyid Kutub |
Rabbinin sözü doğruluğun ve adaletin doruğuna erdi. O’nun sözlerini hiçbir güç değiştiremez. O her şeyi işitir ve bilir. |
Suat Yıldırım |
Rabbinin sözü, doğruluk ve adalet bakımından tam kemalindedir. O’nun sözlerini değiştirebilecek yoktur. O hakkıyla işitir ve bilir. |
Süleyman Ateş |
Rabbinin sözü hem doğruluk, hem de adâlet bakımından tamamlanmıştır. O’nun sözlerini değiştirebilecek hiç kimse yoktur. O, işitendir, bilendir. |
Şaban Piriş |
Rabbinin sözü, doğruluk ve adalet bakımından tamdır. O’nun sözlerini değiştirebilecek hiç bir şey yoktur. O, işitendir, bilendir. |
Tefhim-ul Kur'an |
Rabbinin sözü, doğruluk bakımından da, adalet bakımından da tastamamdır. O’nun sözlerini değiştirebilecek yoktur. O, işitendir, bilendir. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Rabbinin sözü hem doğruluk hem de adalet bakımından tamamlanmıştır. O’nun sözlerini değiştirecek hiçbir kuvvet yoktur. En iyi işiten, en iyi bilendir O. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
The word of thy Lord doth find its fulfilment in truth and in justice None can change His words for He is the one who heareth and knoweth all. |
وَتَمَّتْ ve temmet |
ve tamamlanmıştır | ت م م |
كَلِمَتُ kelimetu |
sözü | ك ل م |
رَبِّكَ rabbike |
Rabbinin | ر ب ب |
صِدْقًا Sidḳan |
doğruluk | ص د ق |
وَعَدْلًا ve ǎdlen |
ve adalet bakımından | ع د ل |
لَا lā |
yoktur | |
مُبَدِّلَ mubeddile |
değiştirebilecek | ب د ل |
لِكَلِمَاتِهِ likelimātihi |
O’nun sözlerini | ك ل م |
وَهُوَ ve huve |
O | |
السَّمِيعُ s-semīǔ |
işitendir | س م ع |
الْعَلِيمُ l-ǎlīmu |
bilendir | ع ل م |