هَلْ يَنْظُرُونَ إِلَّا أَنْ تَأْتِيَهُمُ الْمَلَائِكَةُ أَوْ يَأْتِيَ رَبُّكَ أَوْ يَأْتِيَ بَعْضُ آيَاتِ رَبِّكَ ۗ يَوْمَ يَأْتِي بَعْضُ آيَاتِ رَبِّكَ لَا يَنْفَعُ نَفْسًا إِيمَانُهَا لَمْ تَكُنْ آمَنَتْ مِنْ قَبْلُ أَوْ كَسَبَتْ فِي إِيمَانِهَا خَيْرًا ۗ قُلِ انْتَظِرُوا إِنَّا مُنْتَظِرُونَ

Hel yenzurune illa en te’tiyehümül melaiketü ev ye’tiye rabbüke ev ye’tiye ba’du ayati rabbik yevme ye’tı ba’du ayati rabbike la yenfeu nefsen ımanüha lem tekün amenet min kablü ev kesebet fı ımaniha hayra kulintezıru inna müntezırun

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Hâlâ kendilerine meleklerin inmesini, yahut Rabbinin, yahut da Rabbinden bâzı delillerin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin bâzı delilleri geldiği gün hiç kimseye, önceden iman etmemişse, yahut inancından bir hayır kazanmamışsa o günkü inanması fayda etmez. De ki Bekleyin ve biz de beklemekteyiz zâten.

Abdullah Parlıyan

Bekleyin öyleyse ahiret gününü ey inançsızlar! Biz de bekliyoruz başınıza gelecekleri.

Adem Uğur

Onlar ancak kendilerine meleklerin gelmesini veya Rabbinin gelmesini yahut Rabbinin bazı alâmetlerinin gelmesini bekliyorlar. Rabbinin bazı alâmetleri geldiği gün, önceden inanmamış ya da imanında bir hayır kazanmamış olan kimseye artık imanı bir fayda sağlamaz. De ki Bekleyin, şüphesiz biz de beklemekteyiz!

Ahmed Hulusi

(İman etmek için) illâ kendilerine meleklerin gelmesini yahut Rabbinin gelmesini ya da Rabbinin bazı mucizelerinin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin olağanüstülüklerinden bazısı geldiği gün, daha önce iman etmemiş yahut imanı yarar sağlamamış (dilinde kalmış) kimseye, (o anki) imanı hiçbir fayda sağlamaz! De ki "Bekleyin; biz de beklemekteyiz."

Ahmet Varol

’Bekleyin, biz de beklemekteyiz.’

Ali Bulaç

Onlar, kendilerine meleklerin gelmesini mi, ya da Rabbinin gelmesini mi veya Rabbinin bazı ayetlerinin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin ayetlerinden bazılarının geleceği gün, daha önce iman etmemişse veya imanıyla bir hayır kazanmamışsa hiç kimseye imanı yarar sağlamaz. De ki "Bekleyin, Biz de şüphesiz beklemekteyiz."

Ali Fikri Yavuz

(Mekke’liler), Kur’an Peygamberi tekzip ettikten sonra ancak şunu gözetliyorlar Kendilerine azab edecek melekler gelsin, yahut Rabbinin azabı gelsin, yahut Rabbinin bazı (kıyamet) alâmetleri gelsin. Rabbinin (kıyamet) alâmetlerinden biri geldiği gün, evvelce iman etmemiş veya imanında bir hayır kazanmamış olan kimseye, o gün imana gelmek hiç bir fayda vermez. Ey Resûlüm, de ki (Siz o alâmetlerin gelmesini) gözetleyip bekleyin, biz de gözetleyip bekliyoruz.

Bayraktar Bayraklı

«Bekleyin bakalım, biz de bekliyoruz.»

Bekir Sadak

Onlar kendilerine meleklerin gelmesini mi, yoksa Rabbinin gelmesini mi, yahut Rablerinden bir takim mucizelerin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin bir takim mucizeleri geldigi gun, bir kimse daha once inanmamissa veya imaniyle bir iyilik kazanmamissa, imanÙ ona fayda vermez. Onlara «Bekleyin, dorusu biz de bekliyoruz» de.

Celal Yıldırım

Onlar ancak kendilerine meleklerin gelmesini veya Rabbin gelmesini veya Rabbin bazı âyetleri (mu’cizeleri)nin gelmesini bekliyorlar. Rabbin bazı âyetlerinin geleceği gün, daha önce imân etmemiş veya imânında bir hayır (iyilik ve sâlih amel) kazanmamış hiçbir kişiye imânı yarar sağlamayacaktır. Onlara de ki Bekleyin, biz de bekliyoruz.

Cemal Külünkoğlu

Yoksa onlar, meleklerin kendilerine görünmesini yahut (bizzat) Rabbinin veya O`ndan bazı işaretlerin gelmesini mi bekliyorlar? (Ama) Rabbinin (kesin) işaretlerinin ortaya çıkacağı gün iman etmenin, daha önce inanmamış yahut inandığı halde bir hayır yapmamış olan kimseye hiçbir yararı olmaz. De ki “Bekleyin (öyleyse ahiret gününü), biz de bekliyoruz!”

Diyanet İşleri

(Ey Muhammed!) Onlar (iman etmek için) ancak kendilerine meleklerin gelmesini veya Rabbinin gelmesini ya da Rabbinin bazı âyetlerinin gelmesini mi gözlüyorlar? Rabbinin âyetlerinden bazısı geldiği gün, daha önce iman etmemiş veya imanında bir hayır kazanmamış olan bir kimseye (o günkü) imanı fayda vermez. De ki "Siz bekleyin. Şüphesiz biz de bekliyoruz."

Diyanet Vakfı

Onlar ancak kendilerine meleklerin gelmesini veya Rabbinin gelmesini yahut Rabbinin bazı alâmetlerinin gelmesini bekliyorlar. Rabbinin bazı alâmetleri geldiği gün, önceden inanmamış ya da imanında bir hayır kazanmamış olan kimseye artık imanı bir fayda sağlamaz. De ki Bekleyin, şüphesiz biz de beklemekteyiz!

Edip Yüksel

Kendilerine meleklerin gelmesini mi, yoksa Efendinin, yahut Efendinin bazı işaretlerinin gelmesini mi bekliyorlar? Efendinin bazı işaretleri geldiği gün, daha önce onaylamamış veya onaylamasında bir hayır kazanmamış kişiye bir yarar sağlamaz. De ki "Bekleyin, biz de beklemekteyiz."

Elmalılı Hamdi Yazır

(İnanmak için) ille meleklerin gelmesini, yahut Rabbinin gelmesini, ya da Rabbinin bazı âyetlerinin gelmesini mi bekliyorlar? Ama Rabbinin (azab) işaretlerinin geldiği gün, daha önce iman etmemiş, yahut imanında bir hayır kazanmamış kimseye, artık inanması bir fayda sağlamaz. De ki «Bekleyin; biz de beklemekteyiz.»

Fizil-al il Kuran

Onlar kendilerine meleklerin gelmesini mi yoksa Rabbinin gelmesini mi, yoksa Rabbinin bazı mucizelerinin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin bazı mucizeleri geldiği gün, daha önce iman etmemiş ya da imanı doğrultusunda bir hayır kazanamamış olan kimseye o günkü imanı bir fayda sağlamaz. Onlara de ki «Bekleyin bakalım, biz de bekliyoruz.»

Gültekin Onan

Onlar, kendilerine meleklerin gelmesini mi, ya da rabbinin gelmesini mi veya rabbinin bazı ayetlerinin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin ayetlerinden bazılarının geleceği gün, daha önce inanmamışsa veya inancıyla bir hayır kazanmamışsa hiç kimseye inancı yarar sağlamaz. De ki "Bekleyin, biz de şüphesiz beklemekteyiz."

Harun Yıldırım

Onlar ancak kendilerine meleklerin gelmesini veya Rabbinin gelmesini ya da Rabbinin ayetlerinden bir kısmının gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin ayetlerinden geldiği gün daha önce iman etmemiş veya imanında bir hayır kazanmamış olan kimseye imanı fayda vermez. De ki "Bekleyin, elbette biz de beklemekteyiz."

Hasan Basri Çantay

Onlar haalâ kendilerine ille (azâb yapacak) meleklerin gelmesini, yahud (bizzat) Rabbinin gelmesini veya Rabbinin âyet (ve mu’cize) lerinden birinin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin âyetlerinden biri geldiği gün, daha evvelden îman etmiş veya îmânında bir hayır kazanmış olmayan hiç bir kimseye (o günkü) îmanı asla fâide vermez. De ki «Bekleyin! Çünkü biz (de) şübhesiz bekleyicileriz».

Hayrat Neşriyat

(O müşrikler, îmân etmek için) kendilerine ille de (ölüm) meleklerin(in) gelmesini veya Rabbinin (azâbının) gelmesini yâhut Rabbinin bazı (kıyâmet) alâmetlerinin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin bazı alâmetleri geldiği gün, daha önce îmân etmemiş veya îmânında bir hayır kazanmamış olan kimseye, (o gün) îmân etmesi fayda vermez. De ki `(O alâmetleri) bekleyin, şübhesiz biz de bekleyenleriz!`

İbn-i Kesir

Onlar; hala kendilerine meleklerin gelmesini, yahut Rabbının gelmesini veya Rabbının ayetlerinden birinin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbının ayetleri geldiği gün; kişi daha önceden inanmamış veya imanından bir hayır kazanmamışsa; imanı, ona hiç fayda vermez. De ki Bekleyin, doğrusu biz de bekleyenlerdeniz.

İlyas Yorulmaz

Onlar kendilerine meleklerin gelmesini mi, yoksa Rabbinin (emrinin) gelmesini mi yahut rablerinden bir takım nişanelerin (mucizelerin) gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin bir takım nişaneleri (mucizeleri) geldiği gün, bir kimse daha önce inanmamışsa veya imanıyla bir iyilik kazanmamışsa, imanı ona fayda vermez. Onlara, "Bekleyin, doğrusu biz de bekleyicileriz" de.

İskender Ali Mihr

Onlar (illâ), onlara meleklerin gelmesini mi veya senin Rabbinin gelmesini mi veya senin Rabbinden bazı âyetlerin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinden bazı âyetlerin (mucizelerin) geldiği gün, daha önce îmân etmemişse (âmenû olmamışsa) veya îmânıyla bir hayır kazanmamışsa onun îmânı kendisine bir fayda vermez. De ki "Bekleyin! Muhakkak ki; biz de bekleyenleriz."

Kadri Çelik

Onlar kendilerine meleklerin gelmesini mi, yoksa Rabbinin (emrinin) gelmesini mi yahut rablerinden bir takım nişanelerin (mucizelerin) gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin bir takım nişaneleri (mucizeleri) geldiği gün, bir kimse daha önce inanmamışsa veya imanıyla bir iyilik kazanmamışsa, imanı ona fayda vermez. Onlara, "Bekleyin, doğrusu biz de bekleyicileriz" de.

Muhammed Esed

Yoksa onlar, meleklerin kendilerine görünmesini mi bekliyorlar yahut (bizzat) Rabbinin veya Ondan bazı (kesin) işaretlerin? (Ama) Rabbinin (kesin) işaretlerinin ortaya çıkacağı Gün iman etmenin, daha önce inanmamış yahut inandığı halde bir hayır yapmamış olan kimseye hiçbir yararı olmaz. De ki "Bekleyin (öyleyse Ahiret Gününü, ey inançsızlar) bakın, biz (mümin)ler de bekliyoruz!"

Mustafa İslamoğlu

Onların, meleklerin kendilerine (ölüm) getirmesinden ya da Rabbinin (azabının) gelmesinden, veya Rabbinin (haber verdiği) kimi (helak) işaretlerinin geldiğini haber vereceği o gün, daha önce inanmamış, yahut inandığı halde imanının hayrını görmemiş olan kimseye imanı hiçbir yarar sağlamaz. De ki "Bekleyin (o kaçınılmaz günü)! Ama asla unutmayın Biz de bekliyoruz!

Ömer Nasuhi Bilmen

Onlar başka değil, kendilerine meleklerin gelmesini veya Rabbin gelmesini veya Rabbin bazı âyetlerinin gelmesini bekliyorlar. Rabbin bazı âyetlerinin geleceği gün evvelce imân etmemiş veya imânında bir hayır kazanmamış olan şahsa imân faide bahş olmaz. De ki «Bekleyiniz, ve biz de şüphe yok ki bekleyicileriz.»

Ömer Öngüt

Onlar kendilerine meleklerin gelmesini veya Rabbinin gelmesini veyahut Rabbinin bazı âyetlerinin (mucizelerinin) gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin bazı âyetleri (mucizeleri) geldiği gün, kişi daha önce inanmamışsa veya imanında bir hayır kazanmamışsa, imanı ona hiç fayda sağlamaz. De ki "Bekleyin, şüphesiz ki biz de beklemekteyiz. "

Sadık Türkmen

Onlar, ille de kendilerine meleklerin veya Rabbinin veyahut da Rabbinin bazı ayetlerinin gelmesini mi gözlüyorlar? Ama, Rabbinin bazı ayetleri geldiği gün; daha önce inanmamış kişiye veya imanından bir hayır kazanmamış olan kişiye, imanı fayda vermez. De ki "Gözetip bekleyin! Kuşkusuz biz de gözetip bekleyenleriz!"

Seyyid Kutub

«Bekleyin bakalım, biz de bekliyoruz.»

Suat Yıldırım

Onlar imana gelmek için ne bekliyorlar? Meleklerin inmesini mi? Rabbinin imha eden azabının veya Rabbinin kıyamet alâmetlerinden birinin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin alâmetlerinden biri geldiği gün, daha önce iman etmeyen yahut imanıyla hayır kazanmayan hiçbir kimseye o günkü imanı asla fayda vermez. De ki "Bekleyin, biz de beklemekteyiz."

Süleyman Ateş

(İnanmak için) ille meleklerin gelmesini, yahut Rabbinin gelmesini ya da Rabbinin bazı âyetlerinin gelmesini mi bekliyorlar? Ama Rabbinin bazı âyetleri geldiği gün, daha önce inanmamış, ya da imanında bir hayır kazanmamış olan kimseye, artık inanması, fayda sağlamaz. De ki "Bekleyin, biz de beklemekteyiz."

Şaban Piriş

Onlar, illâ da kendilerine meleklerin gelmesini ya da Rabbinin gelmesini veya Rabbinin bazı mucizelerinin gelmesini mi bekliyorlar? Rabbinin bazı mucizeleri geldiği gün, daha önceden iman etmemiş ya da imanıyla bir iyilik kazanmamış kimseye imanı fayda sağlamayacaktır. De ki -Bekleyin, biz de bekliyoruz!

Tefhim-ul Kur'an

Onlar, kendilerine meleklerin gelmesini mi, ya da Rabbinin gelmesini mi veya Rabbinin bazı ayetlerinin gelmesini mi gözlüyorlar? Rabbinin ayetlerinden bazılarının geleceği gün, daha önce iman etmemişse, veya imanıyla bir hayır kazanmamışsa hiç kimseye imanı yarar sağlamaz. De ki «Bekleyin, biz de şüphesiz beklemekteyiz.»

Yaşar Nuri Öztürk

Neyi bekliyorlar? Kendilerine meleklerin gelmesini mi, Rabbinin gelmesini mi, yoksa Rabbinin bazı mucizelerinin gelmesini mi? Rabbinin bazı mucizeleri geldiği gün, daha önce iman etmemiş yahut imanında bir hayır sahibi olamamış kişiye imanı hiçbir yarar sağlamayacaktır. De ki "Bekleyin! Doğrusu biz de bekliyoruz."

Yusuf Ali (İngilizce)

Are they waiting to see if the angels come to them, or thy Lord (Himself), or certain of the signs of thy Lord! the day that certain of the signs of thy Lord do come, no good will it do to a soul to believe in them then if it believed not before nor earned righteousness through its faith. Say "Wait ye we too are waiting."

KELİME KÖKLERİ
هَلْ
hel
mı?
يَنْظُرُونَ
yenZurūne
bekliyorlar ن ظ ر
إِلَّا
illā
ille
أَنْ
en
تَأْتِيَهُمُ
te’tiyehumu
gelmesini ا ت ي
الْمَلَائِكَةُ
l-melāiketu
meleklerin م ل ك
أَوْ
ev
yahut
يَأْتِيَ
ye’tiye
gelmesini ا ت ي
رَبُّكَ
rabbuke
Rabbinin ر ب ب
أَوْ
ev
ya da
يَأْتِيَ
ye’tiye
gelmesini ا ت ي
بَعْضُ
beǎ’Du
bazı ب ع ض
ايَاتِ
āyāti
ayetlerinin ا ي ي
رَبِّكَ
rabbike
Rabbinin ر ب ب
يَوْمَ
yevme
gün ي و م
يَأْتِي
ye’tī
geldiği ا ت ي
بَعْضُ
beǎ’Du
bazı ب ع ض
ايَاتِ
āyāti
ayetleri ا ي ي
رَبِّكَ
rabbike
Rabbinin ر ب ب
لَا
يَنْفَعُ
yenfeǔ
fayda sağlamaz ن ف ع
نَفْسًا
nefsen
kimseye ن ف س
إِيمَانُهَا
īmānuhā
inanması ا م ن
لَمْ
lem
hiç
تَكُنْ
tekun
etmemiş ك و ن
امَنَتْ
āmenet
iman ا م ن
مِنْ
min
قَبْلُ
ḳablu
daha önce ق ب ل
أَوْ
ev
ya da
كَسَبَتْ
kesebet
kazanmamış olan ك س ب
فِي
إِيمَانِهَا
īmānihā
imanında ا م ن
خَيْرًا
ḣayran
bir hayır خ ي ر
قُلِ
ḳuli
de ki ق و ل
انْتَظِرُوا
nteZirū
bekleyin ن ظ ر
إِنَّا
innā
biz de
مُنْتَظِرُونَ
munteZirūne
beklemekteyiz ن ظ ر