قُطُوفُهَا دَانِيَةٌ
Kutufuha daniyetun.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Meyveleri pek yakındır. |
Abdullah Parlıyan |
O cennetin meyvelerini yakınca kolayca erişilecek bir yerde bulacak. |
Adem Uğur |
Meyveleri sarkmış halde. |
Ahmed Hulusi |
Onun yaptıklarının getirisi nimetler, elinin altındadır! |
Ahmet Varol |
O cennetin meyvelerini yakınca kolayca erişilecek bir yerde bulacak. |
Ali Bulaç |
Devşirilecek (meyve ve eşsiz ürün)leri pek yakındır. |
Ali Fikri Yavuz |
(Meyvelerinin) devşirilmeleri yakından... |
Bayraktar Bayraklı |
“Geçmiş günlerde yaptıklarınızdan dolayı afiyetle yiyiniz, içiniz!” |
Bekir Sadak |
(21-23) Artik o, meyveleri sarkmis, yuksek bir bahcede, hos bir yasayis icindedir. |
Celal Yıldırım |
Meyveleri yakıncacık külfetsiz koparılmaya elverişlidir. |
Cemal Külünkoğlu |
(21-23) Artık o, meyveleri sarkmış, yüksek bir bahçede, hoş bir yaşayış içindedir. |
Diyanet İşleri |
Onun meyveleri sarkar (kolaylıkla devşirilebilir). |
Diyanet Vakfı |
(21-23) Artık o, meyveleri sarkmış yüce bir cennette hoşnut kalacağı bir hayat içindedir. |
Edip Yüksel |
Meyveleri ulaşılabilecek mesafededir. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Ki o cennetin meyveleri sarkmıştır. |
Fizil-al il Kuran |
Meyvelerin devşirilmesi kolaydır. |
Gültekin Onan |
Devşirilecek (meyve ve eşsiz ürün)leri pek yakındır. |
Harun Yıldırım |
Meyveleri sarkmıştır. |
Hasan Basri Çantay |
(O cennetin) çabucak devşirilecek (meyve) leri (her durumda erilebilir derecede) yakındır. |
Hayrat Neşriyat |
Meyveleri yakın (toplaması kolay)! |
İbn-i Kesir |
Ki, meyveleri sarkmıştır. |
İlyas Yorulmaz |
Aşağıya sarkmış meyve ağaçları içinde. |
İskender Ali Mihr |
Onun olgunlaşmış meyveleri yakınlaşmış (aşağı sarkmış) durumdadır. |
Kadri Çelik |
Devşirilecekleri (meyveleri) pek yakındır. |
Muhammed Esed |
(yaptıklarının) meyvelerine kolayca ulaşabileceği. |
Mustafa İslamoğlu |
hemen yakınında (amellerinin) meyveleri. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
(23-24) Toplanacak semereleri pek yakındır. Afiyetle yeyin ve için, geçmiş günlerde takdim etmiş olduğunuz şeylerin mükâfaatı olarak. |
Ömer Öngüt |
Meyveleri sarkmış. |
Sadık Türkmen |
Onun meyveleri sarkmış, koparılması çok kolaydır. |
Seyyid Kutub |
Meyvelerin devşirilmesi kolaydır. |
Suat Yıldırım |
Meyveleri hemen el ile koparılacak durumdadır. |
Süleyman Ateş |
Ki devşirmesi kolay (meyvaları yakın. Oturan, elini uzatıp alabilir). |
Şaban Piriş |
Meyveleri ise aşağıdadır. |
Tefhim-ul Kur'an |
Devşirilecek (meyve ve eşsiz ürün)leri pek yakındır. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Devşirilmesi kolaydır onun. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
The Fruits whereof (will hang in bunches) low and near. |