وَالَّذِينَ يُمَسِّكُونَ بِالْكِتَابِ وَأَقَامُوا الصَّلَاةَ إِنَّا لَا نُضِيعُ أَجْرَ الْمُصْلِحِينَ
Vellezıne yümessikune bil kitabi ve ekamüs salah inna la nüdıy’u ecral muslihıyn
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Kitaba sarılıp namaz kılanlara gelince Biz, iyiliğe çalışanların mükâfatını zâyi etmeyiz. |
Abdullah Parlıyan |
Ve kitaba o sımsıkı sarılanlarla, namazı dosdoğru ve devamlı yerine getirenleri, elbette ödüllendireceğiz. Dürüst ve erdemli olmayı benimseyen ve bunu öğütleyen kimselerin hakkını, elbette zayi etmeyiz. |
Adem Uğur |
Kitab’a sımsıkı sarılıp namazı dosdoğru kılanlar var ya, işte biz böyle iyiliğe çalışanların ecrini zayi etmeyiz. |
Ahmed Hulusi |
Hakikat bilgisine (Kitap) sımsıkı sarılanlar ve salâtı ikame edenler (-e gelince); doğrusu biz ıslah olan ve ıslah edenleri mükâfatsız bırakmayız. |
Ahmet Varol |
Kitab’a sımsıkı sarılan ve namazı kılanlar (bilsinler ki); biz iyiliğe çalışanların ecirlerini zayi etmeyiz. |
Ali Bulaç |
Kitaba sımsıkı sarılanlar ve namazı dosdoğru kılanlar, şüphesiz Biz salih olanların ecrini kaybetmeyiz. |
Ali Fikri Yavuz |
Kitaba sarılanlar (Kur’an’ın hükümlerine göre amel edenler) ve namazı gereği üzere yerine getirenler var ya, o iyilik edenlerin mükâfatını biz hiç bir zaman zayi etmeyiz. |
Bayraktar Bayraklı |
Kitaba sarılıp namazı dosdoğru kılanlar var ya, işte biz böyle barışsever iyilerin ödülünü zayi etmeyiz. |
Bekir Sadak |
(169-17) 0 Ardlarindan yerlerine gelen bir takim kotuler, Kitap’a mirasci oldular. «Biz nasil olsa affedilecegiz» diyerek Kitap’in hukumlerini degistirme karsiligi bu degersiz dunyanin mallarini alirlar; Yine ona benzer gecici bir sey kendilerine gelince onu da kabul ederlerdi. Onlardan, Allah’a karsi ancak gercegi soyleyeceklerine dair Kitap uzerine soz alinmamis miydi? Kitap’da olanlari okumamislar miydi? Allah’a karsi gelmekten sakinanlar icin, ahiret yurdu vardir, dusunmuyor musunuz? Biz, iyilige calisanlarin ecrini elbette zayi etmeyiz. |
Celal Yıldırım |
Kitaba (şuurlu) sarılanlara ve namazı dosdoğru kılanlara gelince ; Şüphesiz ki biz iyi yararlı amellerde bulunanların mükâfatını zayi’ etmeyiz. |
Cemal Külünkoğlu |
Kitab`a sımsıkı sarılırlar (Kur`an eksenli yaşan) ve namazı dosdoğru kılanlara gelince; şüphesiz biz, dürüst ve erdemli olmayı benimseyen ve bunu öğütleyen kimselerin hakkını elbette ziyan etmeyeceğiz. |
Diyanet İşleri |
Kitab’a sımsıkı sarılanlara ve namazı dosdoğru kılanlara gelince, şüphesiz biz, iyiliğe çalışan (erdemli) kimselerin mükâfatını zayi etmeyiz. |
Diyanet Vakfı |
Kitab’a sımsıkı sarılıp namazı dosdoğru kılanlar var ya, işte biz böyle iyiliğe çalışanların ecrini zayi etmeyiz. |
Edip Yüksel |
Kitaba sarılanlar ve namaz kılanlara gelince, iyiliğe çalışanları ödülsüz bırakmayız. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Kitaba sarılanlara ve namazı kılmaya devam edenlere gelince, biz o iyilerin ecrini hiçbir zaman yitirmeyiz. |
Fizil-al il Kuran |
Onlar ki, Kitab’a sımsıkı sarılırlar ve namazı kılarlar! Hiç kuşkusuz biz iyi amel işleyenlerin mükâfatını kayba uğratmaksızın tam olarak veririz. |
Gültekin Onan |
Kitaba sımsıkı sarılanlar ve namazı dosdoğru kılanlar, kuşkusuz biz salih olanların ecrini kaybetmeyiz. |
Harun Yıldırım |
Kitaba sımsıkı sarılanlar ve namazı dosdoğru kılanlar var ya, muhakkak ki biz salih olanların mükâfatını boşa çıkarmayız. |
Hasan Basri Çantay |
Bir de (âhiret yurdu) kitaba sımsıkı sarılanlar ve namaz; dosdoğru kılanlar (için mahz-ı hayırdır). Şübhesiz ki biz iyiliğe çalışanların mükâfatını zayi’ etmeyiz. |
Hayrat Neşriyat |
Kitâb`a sımsıkı tutunup namazı hakkıyla edâ edenler ise (bilsinler ki), şübhesiz biz, iyilik için çalışanların mükâfâtını zâyi` etmeyiz. |
İbn-i Kesir |
Onlar ki; kitaba sımsıkı sarılırlar ve namazı dosdoğru kılarlar. Elbette Biz, ıslah edenlerin mükafatını zayi’ etmeyiz. |
İlyas Yorulmaz |
Biz, kitaba sımsıkı sarılanların ve namazlarını kılanların, yapmış oldukları doğru amellerin hiçbirisini zayi etmeyiz. |
İskender Ali Mihr |
Onlar ki; Kitab’a sımsıkı sarılırlar ve namazı ikame ederler. Muhakkak ki Biz, salih olanların ecrini zayi etmeyiz. |
Kadri Çelik |
Kitaba sımsıkı sarılanlar ve namazı dosdoğru kılanlar (da bilsin ki), biz ıslah edenlerin ecrini elbette zayi etmeyiz. |
Muhammed Esed |
Ve kitaba o sımsıkı sarılanlarla namazı dosdoğru ve devamlı yerine getirenler(i elbette ödüllendireceğiz); dürüst ve erdemli olmayı benimseyen ve bunu öğütleyen kimselerin hakkını elbette ziyan etmeyeceğiz! |
Mustafa İslamoğlu |
Ama kitaba sımsıkı sarılan ve Allah`a kulluğun hakkını verenler var ya onlar iyi bilsinler ki Biz, kendilerini ve başkalarını düzeltmek için çaba gösterenlerin emeklerini zayi etmeyeceğiz. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve o kimseler ki kitaba sarılırlar ve namazı dosdoğru kılmış bulunurlar. Şüphe yok ki, Biz (öyle) muslih kimselerin mükâfaatını zâyi etmeyiz. |
Ömer Öngüt |
Kitab’a sımsıkı sarılıp namazı dosdoğru kılanlar var ya, işte biz ıslah edenlerin mükâfatlarını zâyi etmeyiz. |
Sadık Türkmen |
Onlar kitaba sımsıkı sarılır ve namazı da gereği gibi kılarlar. İşte Biz, düzelmeye/düzeltmeye çalışanların mükâfatını boşa çıkarmayız. |
Seyyid Kutub |
Onlar ki, Kitab’a sımsıkı sarılırlar ve namazı kılarlar! Hiç kuşkusuz biz iyi amel işleyenlerin mükâfatını kayba uğratmaksızın tam olarak veririz. |
Suat Yıldırım |
Kitaba sarılanlar ve namazı gerektiği şekilde yerine getirenler bilsinler ki,Biz iyilik için çalışanların mükâfatlarını asla zâyi etmeyiz. |
Süleyman Ateş |
O(koruna)nlar ki Kitaba sımsıkı sarılırlar ve namazı kılarlar; elbette biz, iyiliğe çalışanların ecrini zayi etmeyiz. |
Şaban Piriş |
Kitaba bağlı olanlar ve namaz kılanlara gelince biz, doğruların mükafatını zayi etmeyiz. |
Tefhim-ul Kur'an |
Kitaba sımsıkı sarılanlar ve namazı dosdoğru kılanlar, kuşkusuz biz salih olanların ecrini kaybetmeyiz. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Kitap’a sarılanlar ve namazı kılanlara gelince, biz, barışsever iyilerin ödülünü zayi etmeyiz. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
As to those who hold fast by the Book and establish regular prayer,- never shall We suffer the reward of the righteous to perish. |
وَالَّذِينَ velleƶīne |
onlar ki | |
يُمَسِّكُونَ yumessikūne |
sımsıkı sarılırlar | م س ك |
بِالْكِتَابِ bil-kitābi |
Kitaba | ك ت ب |
وَأَقَامُوا ve eḳāmū |
ve kılarlar | ق و م |
الصَّلَاةَ S-Salāte |
namazı | ص ل و |
إِنَّا innā |
elbette biz | |
لَا lā |
||
نُضِيعُ nuDīǔ |
zayi etmeyiz | ض ي ع |
أَجْرَ ecra |
ecrini | ا ج ر |
الْمُصْلِحِينَ l-muSliHīne |
iyiliğe çalışanların | ص ل ح |