إِنَّ الَّذِينَ عِنْدَ رَبِّكَ لَا يَسْتَكْبِرُونَ عَنْ عِبَادَتِهِ وَيُسَبِّحُونَهُ وَلَهُ يَسْجُدُونَ ۩
İnnellezıne ınde rabbike la yestekbirune an ıbadetihı ve yüsebbihune hu ve lehu yescüdun
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Şüphe yok ki Rabbinin katında bulunanlar, ona kulluk etmekten çekinmezler ve onu noksan sıfatlardan tenzîh ederler ve yalnız ona secde ederler. |
Abdullah Parlıyan |
Bil ki, Rabbine yakın olan melekler, O’na kulluk yapmaktan asla kibre kapılmazlar ve O’nun sınırsız yüceliğini övgüyle anar ve yalnızca O’nun önünde secde ederler. |
Adem Uğur |
Kuşkusuz Rabbin katındakiler O’na kulluk etmekten kibirlenmezler, O’nu tesbih eder ve yalnız O’na secde ederler. |
Ahmed Hulusi |
Muhakkak ki senin Rabbinin indîndekiler, asla O’na kulluktan büyüklenerek kaçınmazlar... O’nu tesbih ederler ve O’na (azameti indînde kendi hiçliklerini hissederek) secde ederler. (206. âyet secde âyetidir.) |
Ahmet Varol |
Rabbinin katında olanlar O’na ibadet etmekte büyüklük taslamazlar, O’nu tesbih ederler ve O’na secde ederler. |
Ali Bulaç |
Şüphesiz Rabbinin Katında olanlar, O’na ibadet etmekten büyüklenmezler; O’nu tesbih ederler ve yalnız O’na secde ederler. |
Ali Fikri Yavuz |
Gerçekten Rabbinin katında olanlar (rahmetine yakın melekler), Allah’a kulluk etmekten asla kibirlenmezler. Onu tenzih eder yüceltirler ve yalnız ona ibadet için secde ederler. () () Dikkat! Secde âyetidir. |
Bayraktar Bayraklı |
Şüphesiz, Rabbine yakın olanlar, O`na kulluk yapmaktan asla kibre kapılmazlar; O`nu noksan sıfatlardan uzak tutar ve sadece O`na secde ederler. |
Bekir Sadak |
SÙ Dogrusu Rabbinin katinda olanlar, O’na kulluk etmekten buyuklenmezler, O’nu tenzih ederler ve yalniz O’na secde ederler. |
Celal Yıldırım |
Şüphesiz ki, Rabbin katında olanlar (melekler) O’na kulluk edip tapmaktan asla (küçüklük duyup) büyüklük taslamazlar; O’nu hep tesbîh ve tenzîh ederler ve ancak O’na secde ederler. |
Cemal Külünkoğlu |
Bil ki, Rabbine yakın olanlar (melekler) O`na kulluk etmekten asla kibre kapılmazlar ve O`nun sınırsız yüceliğini övgüyle anarlar ve (yalnızca) O`na secde ederler. |
Diyanet İşleri |
Şüphesiz Rabbin katındaki (melek)ler O’na ibadet etmekten büyüklenmezler. O’nu tespih ederler ve yalnız O’na secde ederler. |
Diyanet Vakfı |
Kuşkusuz Rabbin katındakiler O’na kulluk etmekten kibirlenmezler, O’nu tesbih eder ve yalnız O’na secde ederler. |
Edip Yüksel |
Efendinin yanındakiler, ona hizmet etmekten kaçınıp büyüklenmezler, O’nu yüceltirler ve O’na secde ederler. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Zira Rabbinin katında olanlar, Allah’a kulluk etmekten asla kibirlenmezler, O’nu tenzih eder, şanını ulularlar ve yalnızca O’na secde ederler. |
Fizil-al il Kuran |
Rabbinin yanındakiler, burun kıvırıp O’na kulluk etmekten geri durmazlar, O’nu noksanlıklardan tenzih ederler ve O’na secde ederler. |
Gültekin Onan |
Kuşkusuz rabbinin katında olanlar, O’na ibadet etmekten büyüklenmezler. O’nu tesbih ederler ve yalnızca O’na secde ederler. |
Harun Yıldırım |
Doğrusu Rabbinin katındaki olanlar O’na ibadet etmekten asla büyüklenmezler, O’nu tesbih ederler ve yalnız O’na secde ederler. |
Hasan Basri Çantay |
Şübhe yok ki Rabbinin katındaklier ona kulluk etmekden asla kibirlenmezler, onu tesbih ve yalınız ona secde ederler. |
Hayrat Neşriyat |
Muhakkak ki Rabbinin katındakiler (melekler), O`na ibâdet etmektenkibirlenmezler. O`nu tesbîh ederler ve yalnız O`na secde ederler! |
İbn-i Kesir |
Muhakkak ki Rabbının katındakiler, O’na kulluk etmekten asla büyüklenmezler. O’na tesbih ederler ve O’na secde ederler. |
İlyas Yorulmaz |
Rabbinin katında olanlar, O na kulluk etmekte asla büyüklenmezler, O nu layık olduğu biçimde yüceltirler ve O na secde ederler. |
İskender Ali Mihr |
Muhakkak ki Allah’ın katında olanlar (huzur namazı kılanlar), O’na ibadet etmekten kibirlenmezler. Ve O’nu tesbih ederler. Ve O’na secde ederler. |
Kadri Çelik |
Doğrusu Rabbinin katında olanlar, O’na ibadet etmekten büyüklenmezler, O’nu tesbih ederler ve yalnız O’na secde ederler. |
Muhammed Esed |
Bil ki, Rabbine yakın olanlar Ona kulluk yapmaktan asla kibre kapılmazlar; ve Onun sınırsız yüceliğini övgüyle anar ve (yalnızca) Onun önünde yere kapanırlar. |
Mustafa İslamoğlu |
Unutma ki, Rabbinin tarafında olanlar O`na kullukta kibre kapılmazlar; ve O`nun adına/aşkına hareket ederler ve yalnız O`nun önünde secdeye kapanırlar. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Şüphe yok ki, Rabbin indinde bulunanlar, O’nun ibadetinden tekebbürde bulunmazlar. Ve O’nu tesbih ederler ve ancak O’nun için secdeye kapanırlar. |
Ömer Öngüt |
Doğrusu Rabbinin katında olanlar, O’na kulluk etmekten büyüklenmezler. O’nu tesbih ederler ve yalnız O’na secde ederler. |
Sadık Türkmen |
Şüphesiz ki Rabbinin katındakiler, O’na kulluk etmekten büyüklük taslayıp yüz çevirmezler, O’nu yüceltirler. Ve yalnız O’na secde/itaat ederler. |
Seyyid Kutub |
Rabbinin yanındakiler, burun kıvırıp O’na kulluk etmekten geri durmazlar, O’nu noksanlıklardan tenzih ederler ve O’na secde ederler. |
Suat Yıldırım |
Rab’bine yakın melekler O’na kulluk ve ibadet etmekten asla kibirlenmez, hep O’nu tenzih eder ve yalnız O’na secde ederler. |
Süleyman Ateş |
Rabbinin yanında olanlar, büyüklük taslayıp O’na kulluktan geri kalmazlar, (dâimâ) O’nu tesbih ederler ve O’na secde ederler. |
Şaban Piriş |
Rabbinin yanındakiler de O’na kulluk etmekten büyüklenmezler. O’nu tesbih ederler. O’na secde ederler. |
Tefhim-ul Kur'an |
Hiç şüphesiz Rabbinin katında olanlar, O’na ibadet etmekten büyüklenmezler; O’nu tesbih ederler ve yalnız O’na secde ederler. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Rabbinin katında olanlar, büyüklük taslayıp O’na kulluktan yüz çevirmezler; O’nu tespih ederler ve yalnız O’na secde ederler. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
Those who are near to thy Lord, disdain not to do Him worship They celebrate His praises, and prostrate before Him. |
إِنَّ inne |
şüphesiz | |
الَّذِينَ elleƶīne |
olanlar | |
عِنْدَ ǐnde |
yanında | ع ن د |
رَبِّكَ rabbike |
Rabbinin | ر ب ب |
لَا lā |
||
يَسْتَكْبِرُونَ yestekbirūne |
büyüklenmezler | ك ب ر |
عَنْ ǎn |
-tan | |
عِبَادَتِهِ ǐbādetihi |
O’na kulluk- | ع ب د |
وَيُسَبِّحُونَهُ ve yusebbiHūnehu |
ve O’nu tesbih ederler | س ب ح |
يَسْجُدُونَ yescudūne |
secde ederler | س ج د |