الَّذِينَ يَصُدُّونَ عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ وَيَبْغُونَهَا عِوَجًا وَهُمْ بِالْآخِرَةِ كَافِرُونَ
Ellezıne yesuddune an sebılillahi ve yebğuneha ıveca ve hüm bil ahırati kafirun
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
O zâlimlere ki halkı Allah yolundan menederlerdi o yolun eğri bir hâle gelmesini isterlerdi ve onlar âhireti inkâr ederlerdi. |
Abdullah Parlıyan |
O cehennemlikler ki, başkalarını Allah yolundan çevirirler ve onu eğriltmeye çalışırlar. Ve onlar ki, ahiret hayatının gerçek olduğunu kabule yanaşmazlar. |
Adem Uğur |
Onlar, Allah yolundan alıkoyan ve onu eğip bükmek isteyen zalimlerdir. Onlar ahireti de inkâr edenlerdir. |
Ahmed Hulusi |
Onlar ki, Allâh yolundan engellerler ve onu eğri yollara saptırmak isterler... Onlar, geleceklerindeki sonsuz yaşam süreçlerini inkâr edenlerdir. |
Ahmet Varol |
Onlar Allah’ın yolundan alıkoyar ve onu çarpık bir hale sokmak isterler. Onlar aynı zamanda ahireti inkar ederler. |
Ali Bulaç |
"Ki onlar Allah’ın yolundan alıkoyanlar, onda çarpıklık arayanlar ve ahireti tanımayanlardır." |
Ali Fikri Yavuz |
İnsanları Allah yolundan çevirenler ve yolu eğri (çarpık) bir hale getirmek isteyenler, işte onlar, âhireti inkâr edenlerdir. |
Bayraktar Bayraklı |
Onlar, Allah yolundan alıkoyan ve o yolu eğip bükmek isteyen zâlimlerdir. Onlar âhireti de inkâr edenlerdir. |
Bekir Sadak |
(44-45) Cennetlikler, cehennemlikleri «Biz Rabbimizin bize vadettigini gercek bulduk, Rabbinizin size de vadettigini gercek buldunuz mu?» diye seslenirler, «Evet» derler. Aralarinda bir munadi, «Allah’in laneti Allah yolundan alikoyan, o yolun egriligini isteyen ve ahireti inkar eden zalimleredir» diye seslenir. |
Celal Yıldırım |
Âhiret hayatını inkâr eden (bu zâlim)ler, insanları Allah yolundan çevirir ve o (yolun) doğruluğunu bozmağa çalışırlar. |
Cemal Külünkoğlu |
Onlar (insanları) Allah yolundan alıkoyan ve onu eğri göstermek isteyenlerdir. Onlar ahirete de inanmayanlardır. |
Diyanet İşleri |
Onlar Allah yolundan alıkoyan ve onu, eğri ve çelişkili göstermek isteyenlerdir. Onlar ahireti de inkâr edenlerdir. |
Diyanet Vakfı |
Onlar, Allah yolundan alıkoyan ve onu eğip bükmek isteyen zalimlerdir. Onlar ahireti de inkâr edenlerdir. |
Edip Yüksel |
Onlar ki ALLAH’ın yolundan alıkoyarlar ve onu eğriltmek isterler. Ahiret konusunda da inkârcıdırlar. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Onlar, Allah’ın yolundan men ederler ve onu eğriltmek isterler, ahireti de inkâr ederlerdi». |
Fizil-al il Kuran |
Onlar insanları Allah yolundan alıkoyarlar, onu eğri göstermeye yeltenirler ve ahirete de inanmazlar. |
Gültekin Onan |
"Onlar ki Tanrı’nın yolundan alıkoyanlar, onda çarpıklık arayanlar ve ahirete küfredenlerdir." |
Harun Yıldırım |
Onlar ki Allah yolundan alıkoyanlar, onu eğriltmek isteyenlerdir. Onlar ahireti de inkâr ederlerdi. |
Hasan Basri Çantay |
Ki Onlar, Allahın yolundan (insanları) men’ edegelenler, onu eğri (hakka aykırı) bir haale getirmek isteyenlerdi. Onlar âhireti de inkâr edicilerdi». |
Hayrat Neşriyat |
`Onlar ki, (insanları) Allah yolundan men` ederler ve ona (Allah`ın dînine) bir eğrilik ararlardı. Ve onlar âhireti inkâr ediciydiler.` |
İbn-i Kesir |
Onlar ki; Allah’ın yolundan alıkoyarlar ve onu eğriltmek isterler. Ve onlar; ahireti de inkar edenlerdir. |
İlyas Yorulmaz |
(İnsanları) Allah’ın yolundan engelleyenler ve Allah’ın dininde eğrilik arayanlar, onlar ahiret gününü inkar edenlerdir. |
İskender Ali Mihr |
Onlar, Allah’ın yolundan alıkoyarlar. Ve onun (o yolun) eğri olmasını isterler. Ve onlar ahireti (ruhun ölümden evvel Allah’a ulaşmasını) inkâr edenlerdir. |
Kadri Çelik |
Onlar Allah yolundan alıkoyar ve onu eğri büğrü olarak (göstermek) isterler ve onlar ahireti inkâr edenlerdir." |
Muhammed Esed |
onlar ki, başkalarını Allahın yolundan çevirirler ve onu eğri, dolambaçlı göstermeye çalışırlar; ve onlar ki ahiret hayatının gerçek olduğunu kabule yanaşmazlar!" |
Mustafa İslamoğlu |
Onlar ki, insanları Allah`ın yolundan çevirirler ve onu çapraşık, dolambaçlı göstermeye çabalarlar; üstelik onlar ahireti (de) inkar ederler!" |
Ömer Nasuhi Bilmen |
«Öyle zalimler ki, Allah’ın yolundan men ederlerdi. Ve o yolun eğri büğrü olmasını isterlerdi. Ve onlar ahireti münkir kimseler idi.» |
Ömer Öngüt |
Onlar Allah yolundan alıkoyarlar ve o Allah yolunu eğriltmeye çalışırlar. Onlar ahireti de inkâr edenlerdir. |
Sadık Türkmen |
Onlar ki, Allah’ın yolundan alıkoyarlar onu eğriltmek isterlerdi. Onlar ahireti inkâr ederlerdi." |
Seyyid Kutub |
Onlar insanları Allah yolundan alıkoyarlar, onu eğri göstermeye yeltenirler ve ahirete de inanmazlar. |
Suat Yıldırım |
(44-45) Cennetlikler cehennemliklere "Biz, Rabbimizin bize vâd ettiği şeylerin gerçek olduğunu gördük; siz de Rabbinizin size vâd ettiklerinin gerçekleştiğini gördünüz mü?" deyince onlar "Evet" diye cevap verirler. Derken bir görevli aralarında "Allah’ın lâneti o zalimlere olsun ki onlar insanları Allah yolundan uzaklaştırır, onu eğri büğrü göstermek isterlerdi ve onlar âhireti de inkâr ederlerdi." diye nida eder. |
Süleyman Ateş |
Onlar ki Allâh’ın yolundan menedip, onu eğriltmek isterler, âhireti de inkâr ederlerdi. |
Şaban Piriş |
(44-45) Cennet ehli, cehennem ehline (şöyle) seslenir -Biz, Rabbimizin bize vaad ettiğinin gerçek olduğunu gördük. Siz de Rabbinizin vaadini gerçek buldunuz mu? Onlar da -Evet! derler. Aralarında bir münâdi -Allah’ın laneti; ahireti inkar ederek, (insanları) Allah’ın yolundan saptıran zalimlerin üzerinedir! diye seslenir. |
Tefhim-ul Kur'an |
«Ki onlar Allah’ın yolundan alıkoyanlar, onda çarpıklık arayanlar ve onlar ahireti tanımayanlardır.» |
Yaşar Nuri Öztürk |
Onlar, Allah’ın yolundan geri çevirip yolun eğri büğrüsünü isterler. Onlar ahireti de inkar edenlerdir. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
"Those who would hinder (men) from the path of Allah and would seek in it something crooked they were those who denied the Hereafter." |
الَّذِينَ elleƶīne |
onlar ki | |
يَصُدُّونَ yeSuddūne |
menedip | ص د د |
عَنْ ǎn |
-ndan | |
سَبِيلِ sebīli |
yolu- | س ب ل |
اللَّهِ llahi |
Allah’ın | |
وَيَبْغُونَهَا ve yebğūnehā |
ve onu isterler | ب غ ي |
عِوَجًا ǐvecen |
eğriltmek | ع و ج |
وَهُمْ vehum |
ve onlar | |
بِالْاخِرَةِ bil-āḣirati |
ahireti de | ا خ ر |
كَافِرُونَ kāfirūne |
inkar ederlerdi | ك ف ر |