فَعَصَىٰ فِرْعَوْنُ الرَّسُولَ فَأَخَذْنَاهُ أَخْذًا وَبِيلًا

Fe’asa fir’avnurresule feehaznahu ahzen vebiylen.

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Derken Firavun, peygambere isyân etmişti de onu, pek şiddetli bir sûrette helâk etmiştik.

Abdullah Parlıyan

Derken Firavun peygambere isyan etti de onu yakalayıp şiddetli bir şekilde azaplandırdık.

Adem Uğur

Ama Firavun o peygambere karşı gelmiş, biz de onu ağır ve çetin bir şekilde muaheze etmiştik.

Ahmed Hulusi

Firavun o Rasûle âsi oldu da onu kahredici tutuşla yakalayıverdik!

Ahmet Varol

Şu var ki, Firavun peygambere karşı geldi biz de onu şiddetli bir yakalayışla yakaladık.

Ali Bulaç

Fakat Firavun elçiye isyan etti, Biz de onu pek vahim bir tarzda (azapla) yakalayıverdik.

Ali Fikri Yavuz

Öyle ki, Firavun o peygambere isyan etti, biz de onu şiddetli bir azabla yakalayıverdik.

Bayraktar Bayraklı

Firavun o peygambere karşı gelmişti de, biz onu feci bir şekilde yakalamıştık.

Bekir Sadak

Ama Firavun o peygambere karsi gelmisti de onu cok agir bir sekilde tutup cezalandirmistik.

Celal Yıldırım

Ne var ki, Fir’avn, o peygambere karşı geldi; bu yüzden onu yakalayıp ağır şekilde cezalandırdık.

Cemal Külünkoğlu

Firavun, gönderdiğimiz peygambere karşı geldi de kendisini sert bir azapla yakalayıverdik.

Diyanet İşleri

Ama Firavun o peygambere isyan etti, biz de onu ağır ve çetin bir şekilde yakalayıverdik.

Diyanet Vakfı

Ama Firavun o peygambere karşı gelmiş, biz de onu ağır ve çetin bir şekilde muaheze etmiştik.

Edip Yüksel

Ancak Firavun, elçiye karşı geldi; biz de onu feci bir biçimde yakaladık.

Elmalılı Hamdi Yazır

Firavun o elçiye isyan etmişti. Biz de onu ağır bir yakalayışla yakaladık.

Fizil-al il Kuran

Firavun, gönderdiğimiz peygambere karşı geldi de kendisini sert bir şekilde yakalayıverdik.

Gültekin Onan

Fakat Firavun elçiye isyan etti, biz de onu pek vahim bir tarzda (azabla) yakalayıverdik.

Harun Yıldırım

Fakat Firavun rasule isyan etti, biz de onu müthiş bir şekilde yakaladık.

Hasan Basri Çantay

Fir’avn, o peygambere ısyânetdi de biz de onu ağır ve çetin bir tutuşla yakalayıverdik.

Hayrat Neşriyat

Fakat Fir`avun o peygambere isyân etmişti de onu şiddetli bir yakalayışla tutuverdik.

İbn-i Kesir

Fakat Firavun, o peygambere isyan etti. Biz de onu ağır bir yakalayışla yakaladık.

İlyas Yorulmaz

Sonra Firavun elçiye isyan etti ve bizde onu yaptıklarının karşılığında kıskıvrak yakaladık.

İskender Ali Mihr

Fakat firavun resûle asi oldu. Bunun üzerine onu çok ağır bir yakalayışla ahzettik (tutup aldık).

Kadri Çelik

Fakat Firavun peygambere isyan etti, biz de onu çok ağır bir tarzda (azapla) yakalayıverdik.

Muhammed Esed

Ve Firavun elçiye isyan etti, bunun üzerine Biz de onu kahredici bir tutuşla kıskıvrak yakaladık.

Mustafa İslamoğlu

fakat Firavun elçiye karşı geldi; bunun üzerine biz de fena halde enseledik.

Ömer Nasuhi Bilmen

(16-17) Fir’avun ise o Resûle isyan etti, artık o Fir’avun’u bir şiddetli yakalamakla yakaladık. Artık siz küfrederseniz kendinizi nasıl koruyabilirsiniz? Bir günden ki, çocukları ak saçlı ihtiyarlara çeviriverir.

Ömer Öngüt

Firavun o peygambere karşı gelmişti de, onu çok ağır bir yakalayışla yakalayıp cezalandırmıştık.

Sadık Türkmen

Firavun elçiye isyan etti; Biz de onu, pek şiddetli bir tutuşla yakalayıp mahvettik.

Seyyid Kutub

Firavun, gönderdiğimiz peygambere karşı geldi de kendisini sert bir şekilde yakalayıverdik.

Suat Yıldırım

Firavun o Resule isyan etti. Biz de onu şiddetle cezaya çarptırdık.

Süleyman Ateş

Fir’avn, elçiye karşı geldi. Biz de onu ağır bir yakalayışla yakaladık.

Şaban Piriş

Firavun elçiye karşı geldi de onu çok kötü bir şekilde yakaladık.

Tefhim-ul Kur'an

Fakat Firavun peygambere isyan etti, biz de onu pek vahim bir tarzda (azabla) yakalayıverdik.

Yaşar Nuri Öztürk

Ama Firavun, resule isyan etti de biz onu korkunç bir tutuşla tutuverdik.

Yusuf Ali (İngilizce)

But Pharaoh disobeyed the messenger; so We seized him with a heavy Punishment.

KELİME KÖKLERİ
فَعَصَىٰ
feǎSā
karşı geldi ع ص ي
فِرْعَوْنُ
fir’ǎvnu
Fir’avn
الرَّسُولَ
r-rasūle
elçiye ر س ل
فَأَخَذْنَاهُ
feeḣaƶnāhu
biz de onu yakaladık ا خ ذ
أَخْذًا
eḣƶen
bir yakalayışla ا خ ذ
وَبِيلًا
vebīlen
ağır و ب ل