وَكُنَّا نَخُوضُ مَعَ الْخَائِضِينَ
Ve kunna nehudu me’alhaidıyne.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve boş lâflarla azgınlığa dalanlarla biz de dalardık. |
Abdullah Parlıyan |
Boş ve anlamsız şeylere dalıp gidenlerle biz de dalar giderdik. |
Adem Uğur |
(Bâtıla) dalanlarla birlikte dalıyorduk, |
Ahmed Hulusi |
"(Nefsanî zevklere) dalanlarla beraber dalardık!" |
Ahmet Varol |
(Sapıklıklara) dalanlarla beraber biz de dalardık. |
Ali Bulaç |
"(Batıla ve tutkulara) Dalıp gidenlerle biz de dalar giderdik." |
Ali Fikri Yavuz |
Batıla dalanlarla beraber dalıyorduk, |
Bayraktar Bayraklı |
“İnanıp kulluk edenlerden değildik. Yoksulları doyurmuyorduk. Bâtıla dalanlarla birlikte dalardık. Ceza gününü yalanlardık. Sonunda ölüm bize geldi çattı.” |
Bekir Sadak |
«atila dalanlarla biz de dalardik.» |
Celal Yıldırım |
(Bâtıla) dalanlarla birlikte daldık.. |
Cemal Külünkoğlu |
“Asılsız ve bozguncu konuşmalara dalıp gidenlerle biz de dalar giderdik. |
Diyanet İşleri |
"Batıla dalanlarla birlikte biz de dalardık." |
Diyanet Vakfı |
(Bâtıla) dalanlarla birlikte dalıyorduk, |
Edip Yüksel |
"Biz, boş şeylere dalanlarla birlikte dalardık." |
Elmalılı Hamdi Yazır |
«Boş şeylere dalanlarla dalar giderdik.» |
Fizil-al il Kuran |
Bizim gibi olanlarla birlikte asılsız ve bozguncu konuşmalara dalardık. |
Gültekin Onan |
"(Batıla ve tutkulara) Dalıp gidenlerle biz de dalar giderdik." |
Harun Yıldırım |
"Dalıp gidenlerle biz de dalıp giderdik." |
Hasan Basri Çantay |
«Biz de (baatıla) dalanlarla beraber dalardık», |
Hayrat Neşriyat |
`(Bâtıla) dalanlarla berâber (biz) de dalardık.` |
İbn-i Kesir |
Dalanlarla birlikte biz de dalardık, |
İlyas Yorulmaz |
Biz faydasız ve boş işler yapanlarla beraber, faydasız işlerle uğraşırdık. " |
İskender Ali Mihr |
Ve biz bâtıla dalanlarla beraber bâtıla (boş şeylere) dalıyorduk. |
Kadri Çelik |
"(Batıla) Dalıp gidenlerle biz de dalar giderdik." |
Muhammed Esed |
ve kendilerini günaha kaptıran (diğer) günahkarlar ile birlikte günaha dalmıştık; |
Mustafa İslamoğlu |
üstelik (günaha) dalanlarla birlikte biz de dalardık; |
Ömer Nasuhi Bilmen |
«Ve biz bâtıla dalanlar ile beraber dalan kimseler olmuştuk.» |
Ömer Öngüt |
"Bâtıla dalanlarla birlikte biz de dalıyorduk. " |
Sadık Türkmen |
Dalanlarla birlikte (boş, faydasız, zararlı işlere) dalar idik. |
Seyyid Kutub |
Bizim gibi olanlarla birlikte asılsız ve bozguncu konuşmalara dalardık. |
Suat Yıldırım |
Batıl sözlere dalanlarla beraber biz de dalardık. |
Süleyman Ateş |
Boş şeylere dalanlarla birlikte dalardık." |
Şaban Piriş |
Batıla dalanlarla biz de dalıyorduk. |
Tefhim-ul Kur'an |
«(Batıla ve tutkulara) Dalıp gidenlerle biz de dalar giderdik.» |
Yaşar Nuri Öztürk |
"Boş lakırdılara dalanlarla dalar giderdik." |
Yusuf Ali (İngilizce) |
"But we used to talk vanities with vain talkers; |