← İNSAN 76:6 →

Allah’ın has kullarının içtiği bu şarap, bir kaynaktan çıkar ki onlar, diledikleri gibi, diledikleri yerlerde, onu akıtıp fışkırtırlar.

Allah’ın has kullarının içtikleri bu has meşrubat öyle bir kaynaktan çıkar ki, o kullar onu istedikleri zaman ve zeminde emirleri altında bulundurup içebilirler.

(Bu,) Allah’ın has kullarının içtikleri ve akıttıkça akıttıkları bir pınardır.

(O kâfur), Allâh kullarının (kendi özlerinden) fışkırtıp akıtarak içtiği tükenmez bir kaynaktır.

Bir kaynaktır ki, Allah’ın kulları ondan içer; onu (istedikleri yere) fışkırtarak akıtırlar.

Allah’ın kullarının kendisinden içtikleri bir kaynak; onu fışkırttıkça fışkırtıp akıtırlar.

(O şarabın katığı olan Kâfur) bir kaynaktır ki, ondan Allah’ın kulları içerler. İstedikleri yere onu kolayca akıtırlar.

Bu Allah`ın iyi kullarının istedikleri yere akmasını sağlayarak içebilecekleri bir pınardır.

Bu ancak Allah ’in kullarinin tasira tasira icebilecegi bir pinardir.

Bir pınardan ki Allah’ın kulları ondan içer de fışkırttıkça fışkırtırlar.

(O kâfur öyle) bir pınardır ki Allah`ın iyi kulları ondan içerler ve istedikleri yere onu akıtırlar.

Bir pınar ki Allah’ın kulları ondan içer, onu (istedikleri şekilde) fışkırtıp akıtırlar.

(Bu,) Allah’ın has kullarının içtikleri ve akıttıkça akıttıkları bir pınardır.

ALLAH’ın kullarının taşıra taşıra içtikleri bir kaynak…

Bir kaynak ki ondan Allah’ın kulları içerler, güzel yollar açarak akıtırlar onu.

Bu Allah’ın iyi kullarının istedikleri yere akmasını sağlayarak içebilecekleri bir pınardır.

Tanrı’nın kullarının kendisinden içtikleri bir kaynak; onu fışkırttıkça fışkırtıp (yüfecciruneha) akıtırlar (tefciyra).

Allah’ın kullarının içtikleri ve akıttıkça akıttıkları bir pınardır.

(O kâfuur) bir pınardır ki onu (ancak) Allahın (velî) kulları içerler. Onu (nereye isterlerse kolayca) akıtırlar, fışkırtırlar.

(Bu kâfûr) bir pınardır ki, Allah`ın (makbûl) kulları ondan içer, onu (istedikleri yerde kolayca) akıttıkça akıtırlar.

Bu; yalnız Allah’ın kullarının, taşıra taşıra içebileceği bir pınardır.

Allah’ın kulları öyle bir kaynaktan içerler ki, kesinlikle bitip tükenmeyen, aktıkça akan bir kaynak.

Allah’ın kulları, içtikleri o pınarı, fışkıra fışkıra (gürül gürül) akıtırlar.

Allah’ın kullarının kendisinden içtikleri bir kaynaktan, onu fışkırttıkça fışkırtıp akıtırlar.

bir (kutlu) kaynak ki Allah’ın kulları ondan içerler, suyu bol bol akan (o kaynaktan).

(bunların doldurulduğu) öyle bir göze var ki, Allah`ın has kulları gürül gürül çıkartacakları bu kaynaktan içecekler.

Bir çeşmedir ki ondan Allah’ın muttakî kulları içer, onu akıtmakla akıtıverirler.

Bu öyle bir pınardır ki, ondan Allah’ın kulları içer, (istedikleri yere) onu kolayca akıtırlar.

(bu,) Allah’ın has kullarının içtikleri ve akıttıkça akıttıkları bir pınardır.

Bu Allah’ın iyi kullarının istedikleri yere akmasını sağlayarak içebilecekleri bir pınardır.

Bu, Allah’ın has kullarının içip, istedikleri yere akıttıkları bir kaynaktır.

Bir kaynak ki Allâh’ın kulları ondan içerler, (istedikleri yere de) fışkırtarak akıtırlar.

Allah’ın kullarının taşıra taşıra içeceği bir pınardır.

Allah’ın kullarının kendisinden içtikleri bir kaynak; onu fışkırttıkça fışkırtıp akıtırlar.

Bir kaynak ki, Allah’ın kulları ondan içerler ve onu fışkırtarak akıtırlar.

A Fountain where the Devotees of Allah do drink, making it flow in unstinted abundance.