خِتَامُهُ مِسْكٌ ۚ وَفِي ذَٰلِكَ فَلْيَتَنَافَسِ الْمُتَنَافِسُونَ
Hıtamuhu miskun ve fiy zalike felyetenafesilmutenasifune.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve sonunda misk kokar; ve özleyip dileyenler, bunu özlesinler, bunu dilesinler. |
Abdullah Parlıyan |
Dünyadaki içkilerin tersine bunların içiminden sonra etrafa kötü kokular değil misk kokusu yayılır. Öyleyse değerli şeylere ulaşmak için can atanlar, yarışanlar bu nimetlerin bulunduğu cennete girmek için yarışsınlar. |
Adem Uğur |
Onun içiminin sonunda misk kokusu vardır. İşte yarışanlar ancak onda yarışsınlar. |
Ahmed Hulusi |
Onun hitamı (sonu) misk’tir... Yarışanlar işte onda yarışsınlar! |
Ahmet Varol |
Onun sonu misktir. İşte yarışanlar bunun için yarışsınlar. |
Ali Bulaç |
Ki onun sonu misktir. Şu halde yarışmak isteyenler, bunun için yarışsınlar. |
Ali Fikri Yavuz |
Onun, (içinde şarab bulunan kabın) mühürü misktir. Artık imrensin imrenecekler... |
Bayraktar Bayraklı |
(25-26) Onlar, bitiminde misk kokusu olan, mühürlenmiş saf bir içecekten içerler. Yarışanlar, bunun için yarışsınlar. |
Bekir Sadak |
(25-26) Sonunda misk kokusu birakan, agzi kapali saf bir icecekten icerler. Iyi seyler icin yarisanlar, bunun icin yarissinlar. |
Celal Yıldırım |
Ki sonu misk (gibi)dir. Artık nefaset isteyenler bunun için yarışsınlar. |
Cemal Külünkoğlu |
Onun (içiminin) sonu bir misktir (ağızda misk gibi koku bırakır). İşte yarışacaklarsa insanlar, (Allah`ın rızasını kazanarak) bu cennet devletine konmak için yarışsınlar! |
Diyanet İşleri |
Onun (içiminin) sonu bir misktir (ağızda misk gibi koku bırakır). İşte yarışanlar, bunun için yarışsınlar. |
Diyanet Vakfı |
Onun içiminin sonunda misk kokusu vardır. İşte yarışanlar ancak onda yarışsınlar. |
Edip Yüksel |
Çeşnisi misktir. Yarışanlar işte bunun için yarışsınlar. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Onun sonu misktir. İşte ona imrensin artık imrenenler. |
Fizil-al il Kuran |
Sonu misktir, onun. İşte yarışanlar bunda yarışsınlar. |
Gültekin Onan |
Ki onun sonu misktir. Şu halde yarışmak isteyenler, bunun için yarışsınlar. |
Harun Yıldırım |
Ki onun sonu misktir. O halde yarışanlar bunun için yarışsınlar. |
Hasan Basri Çantay |
ki onun (içiminin) sonu bir miskdir. O halde nefaset isteyenler bunu arzuu etmelidir (ler). |
Hayrat Neşriyat |
Ki onun sonu misktir (içtikten sonra misk kokusu gelir)! İşte, (nefis şeyleri zevk edip) yarış(arak rağbet göster)enler, o hâlde ancak bunda yarışsınlar! |
İbn-i Kesir |
Onun sonu misktir. Öyleyse yarışanlar, bunu için yarışsınlar. |
İlyas Yorulmaz |
Bitince misk kokusu alırlar ki, koku zevkini almak isteyenler bunları koklasınlar. |
İskender Ali Mihr |
Onun (o şarabın) sonu misktir (şahane misk kokusudur). Ve yarışanlar, artık bunda (bunun için) yarışsınlar. |
Kadri Çelik |
Onun mührü misktir. İşte, ona imrensin artık imrenenler. |
Muhammed Esed |
misk kokusu saçarak akan. Öyleyse, değerli şeylere ulaşmak için (can atanlar) bu (cennet içkisi)ni hedeflesinler; |
Mustafa İslamoğlu |
o, içenin ağzında misk kokusu bırakacak; işte bu nedenle yarışmak isteyenler, artık bu uğurda yarışsınlar! |
Ömer Nasuhi Bilmen |
(25-26) Onlar, mühürlü, halis bir şerbetten içirileceklerdir. Onun nihâyeti misktir, artık ziyâde rağbet gösterenler, bunun hakkında rağbet göstersinler. |
Ömer Öngüt |
Sonunda misk kokusu bırakır. Yarışanlar bunun için yarışsınlar, (imrenenler buna imrensinler). |
Sadık Türkmen |
Misk kokusu saçarak akan! Öyleyse yarışanlar bunun için yarışsınlar. |
Seyyid Kutub |
Sonu misktir, onun. İşte yarışanlar bunda yarışsınlar. |
Suat Yıldırım |
Hitamı misktir, içildiğinde sonu mis gibi kokar. İşte yarışacaklarsa insanlar, bu cennet devletine konmak için yarışsınlar! |
Süleyman Ateş |
Ki sonu misktir (içildikten sonra misk gibi kokar). İşte yarışanlar, bunun için yarışsınlar. |
Şaban Piriş |
Onun mührü misktir. Yarışanlar, işte bunun için yarışsınlar! |
Tefhim-ul Kur'an |
Ki onun sonu misktir. Şu halde yarışmak isteyenler, bunun için yarışsınlar. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Ki sonu bir misktir. İşte, yarışanlar böyle bir şey için yarışsınlar! |
Yusuf Ali (İngilizce) |
The seal thereof will be Musk And for this let those aspire, who have aspirations |