إِنَّهُ ظَنَّ أَنْ لَنْ يَحُورَ
İnnehu zanne en len yehure.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Şüphe yok ki o, öldükten sonra tekrar hayâta dönmeyeceğini sanırdı. |
Abdullah Parlıyan |
Çünkü o hiçbir zaman ölümden sonra başka bir hayatta, Allah’a dönmeyeceğini sanırdı. |
Adem Uğur |
O hiçbir zaman Rabbine dönmeyeceğini sandı. |
Ahmed Hulusi |
Muhakkak ki o, asla (Rabbine) dönmeyeceğini zannetti (ona göre yaşadı). |
Ahmet Varol |
Doğrusu o (Rabbine) dönmeyeceğini sanmıştı. |
Ali Bulaç |
Doğrusu o, (Rabbine) bir daha dönmeyeceğini sanmıştı. |
Ali Fikri Yavuz |
O (zalim, ahirette Rabbine) asla dönmiyeceğini sanmıştı. |
Bayraktar Bayraklı |
(14-15) Çünkü o, hiçbir zaman Rabbine dönmeyeceğini sandı. Oysa gerçekten Rabbi onu görüyordu. |
Bekir Sadak |
Zira; o, bir daha dirilip donmeyecegini sanmisti. |
Celal Yıldırım |
Doğrusu o, (hesap gününe) dönmeyeceğini sanırdı. |
Cemal Külünkoğlu |
Çünkü o hiçbir zaman (dirilip Rabbine) varmayacağını sanırdı. |
Diyanet İşleri |
Çünkü o hiçbir zaman Rabbine dönmeyeceğini sanırdı. |
Diyanet Vakfı |
O hiçbir zaman Rabbine dönmeyeceğini sandı. |
Edip Yüksel |
Bir daha (Efendisine) dönmeyeceğini sanmıştı. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Hiç Rabbine dönmeyeceğini sanmıştı. |
Fizil-al il Kuran |
Rabbine hiç dönmeyeceğini sanmıştı. |
Gültekin Onan |
Doğrusu o, (rabbine) bir daha dönmeyeceğini sanmıştı. |
Harun Yıldırım |
Doğrusu o, bir daha dönmeyeceğini düşünmüştü. |
Hasan Basri Çantay |
Çünkü o, hakıykaten ve kat’iyyen (Rabbine) dönmeyeceğini sanmışdı. |
Hayrat Neşriyat |
(14-15) Çünki o, (Rabbine) aslâ dönmeyeceğini sanmıştı. Hayır! Şübhesiz Rabbi onu hakkıyla görücü idi! |
İbn-i Kesir |
O, hiç dönmeyeceğini sanmıştı. |
İlyas Yorulmaz |
Kesinlikle (ölümden sonra) yeniden diriltileceğini (döneceğini) zannetmiyordu. |
İskender Ali Mihr |
Muhakkak ki o (Allah’a) asla geri dönmeyeceğini sandı. |
Kadri Çelik |
Doğrusu o, (Rabbine) bir daha dönmeyeceğini sanmıştı. |
Muhammed Esed |
çünkü, hiçbir zaman (Allah’a) döneceğini düşünmedi. |
Mustafa İslamoğlu |
her halde o (Allah`a) döneceğini asla ummuyordu; |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Muhakkak, o sanmıştı ki elbette dönmeyecektir. |
Ömer Öngüt |
Çünkü o bir daha dirilip Rabbine dönmeyeceğini sanmıştı. |
Sadık Türkmen |
Çünkü o, hiç dönmeyeceğini sanmıştı! |
Seyyid Kutub |
Rabbine hiç dönmeyeceğini sanmıştı. |
Suat Yıldırım |
Hiçbir sûrette Rabbine dönmeyeceğini sanırdı. |
Süleyman Ateş |
O, hiç (Rabbine) dönmeyeceğini sanmıştı. |
Şaban Piriş |
O, asla dönmeyeceğini sanıyordu. |
Tefhim-ul Kur'an |
Doğrusu o, (Rabbine) bir daha dönmeyeceğini sanmıştı. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Daha düşkün bir konuma asla geçmeyeceğini sanmıştı. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
Truly, did he think that he would not have to return (to Us)! |