تُسْقَىٰ مِنْ عَيْنٍ آنِيَةٍ
Tüska min ’aynin aniyetin.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Pek ıssı bir suyla suvarılırlar. |
Abdullah Parlıyan |
ve kaynar bir pınardan içeceklerdir. |
Adem Uğur |
Onlara kaynar su pınarından içirilir. |
Ahmed Hulusi |
Kızgın bir kaynaktan içirilirler! |
Ahmet Varol |
Çok sıcak bir kaynaktan içirilirler. |
Ali Bulaç |
Kaynar bir kaynaktan içirilirler. |
Ali Fikri Yavuz |
Kaynar bir kaynaktan içirilirler. |
Bayraktar Bayraklı |
(2-7) O gün birtakım yüzler öne eğilecek; çok çabalayıp yorgun düşecek; kızgın ateşe girecek; son derece sıcak bir kaynaktan içirilecek. Onlar için kuru dikenden başka yemek yoktur; o ise, ne besler, ne de açlığı giderir. |
Bekir Sadak |
Kizgin bir kaynaktan icirilirler. |
Celal Yıldırım |
Çok sıcak bir kaynaktan içirilirler. |
Cemal Külünkoğlu |
Kaynar su pınarından içirilirler. |
Diyanet İşleri |
Son derece kızgın bir kaynaktan içirilirler. |
Diyanet Vakfı |
(2-7) O gün bir takım yüzler zelildir, durmadan çalışır, (fakat boşuna) yorulur, kızgın ateşe girer. Onlara kaynar su pınarından içirilir. Onlar için kuru dikenden başka yemek yoktur, o ise ne besler ne de açlığı giderir. |
Edip Yüksel |
Kaynar bir pınardan içirilirler. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Onlara kızgın bir kaynaktan su verilir. |
Fizil-al il Kuran |
Kızgın bir kaynaktan içirilirler. |
Gültekin Onan |
Kaynar bir kaynaktan içirilirler. |
Harun Yıldırım |
Son derece sıcak bir çeşmeden içirilirler. |
Hasan Basri Çantay |
son derece sıcak, bir kaynakdan içirilecekdir. |
Hayrat Neşriyat |
Son derece sıcak bir kaynaktan içirilir! |
İbn-i Kesir |
Kızgın bir kaynaktan içirilecektirler. |
İlyas Yorulmaz |
Kaynayan bir pınardan su içirilir. |
İskender Ali Mihr |
Kaynar su pınarından içirilirler. |
Kadri Çelik |
Kaynar bir kaynaktan içirilirler. |
Muhammed Esed |
ve kaynar bir pınardan tatmak üzere. |
Mustafa İslamoğlu |
zehir gibi bir (umutsuzluğun) pınarından sulanırlar; |
Ömer Nasuhi Bilmen |
(5-7) Pek hararetli kaynaktan suvarılacaktır. Onlar için dikenli bir ağaçtan başka bir yiyecek yoktur. Ne semîzletir, ne de açlıktan kurtarır. |
Ömer Öngüt |
Kızgın bir kaynaktan içirilirler. |
Sadık Türkmen |
Kaynayan/son derece ısınmış/kızgın bir kaynaktan içirilir. |
Seyyid Kutub |
Kızgın bir kaynaktan içirilirler. |
Suat Yıldırım |
Susayınca kaynar su kaynayan bir çeşmeden içerler. |
Süleyman Ateş |
Kendilerine kaynamış bir gözeden (su) içirilir. |
Şaban Piriş |
Kızgın bir kaynaktan içen. |
Tefhim-ul Kur'an |
Kaynar bir kaynaktan içirilirler. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Ateşimsi bir kaynaktan sulanırlar. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
The while they are given, to drink, of a boiling hot spring, |