فَأَمَّا الْإِنْسَانُ إِذَا مَا ابْتَلَاهُ رَبُّهُ فَأَكْرَمَهُ وَنَعَّمَهُ فَيَقُولُ رَبِّي أَكْرَمَنِ
Femmel’insanü iza mebtelahü rabbühu feekremehu ve na’amehu feyekulü rabbiy ekremeni.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
İnsan, öyle bir mahlûktur ki Rabbi, onu sınadı da büyüttü ve nîmetler verdi mi, Rabbim der, lâyıktım da büyüttün beni. |
Abdullah Parlıyan |
Ama insanoğluna gelince, ne zaman Rabbi onu imtihan edip, ikramda bulunup, ona nimetler verirse, Rabbim bana layık olduğum için bu nimetleri vermiştir der. |
Adem Uğur |
İnsan var ya, Rabbi kendisini imtihan edip de ikramda bulunduğunda ve bol nimet verdiğinde "Rabbim bana ikram etti" der. |
Ahmed Hulusi |
Ama insana gelince, Rabbi onu denemek için ikram edip, onu nimetlendirirse "Rabbim bana ikram etti, üstün kıldı" der (şımarır)! |
Ahmet Varol |
’Rabbim bana ikramda bulundu’ der. |
Ali Bulaç |
Fakat insan; ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, nimetler verse "Rabbim bana ikram etti" der. |
Ali Fikri Yavuz |
Fakat insan, (dünya nimetlerini arar gözetir. Onun için) her ne zaman Rabbi, onu, (zenginlik ve genişlikle) imtihan edib de ona ikram eyler, nimetler verirse; o vakit "- Rabbim bana ikram etti." der. |
Bayraktar Bayraklı |
İnsana gelince, Rabbi kendisini imtihan edip ikramda bulunduğunda ve bol nimet verdiğinde, “Rabbim bana cömert davrandı” der. |
Bekir Sadak |
Rabbin denemek icin bir insana iyilik edip, nimet verdigi zaman, o «Rabbim beni serefli kildi» der. |
Celal Yıldırım |
(15-16) insanoğluna gelince, Rabbi onu denediğinde İkramda bulunup nimetlere garkettiğinde, o, «Rabbim bana ikramda bulundu» der. Ama onu yine denemek için rızkını daralttığı zaman, «Rabbim bana haksızlık etti» der. |
Cemal Külünkoğlu |
Fakat insan; ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, nimetler verse “Rabbim bana ikram etti” der. |
Diyanet İşleri |
İnsan ise; Rabbi onu deneyip de kendisine ikramda bulunduğunda, ona bol bol nimetler verdiğinde, "Rabbim bana ikram etti" der. |
Diyanet Vakfı |
İnsan var ya, Rabbi kendisini imtihan edip de ikramda bulunduğunda ve bol nimet verdiğinde «Rabbim bana ikram etti» der. |
Edip Yüksel |
Rabbi, sınamak için insana bolca verip sevindirdiği zaman, "Efendim bana cömert davrandı" der. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Ama insan, her ne zaman Rabbi onu sınayıp da ikramda bulunur, nimet verirse, «Rabbim bana ikram etti.» der. |
Fizil-al il Kuran |
Rabbin denemek için bir insana iyilik edip, nimet verdiği zaman o «Rabbim beni şerefli kıldı» der. |
Gültekin Onan |
Fakat insan; ne zaman rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, nimetler verse "Rabbim bana ikram etti" der. |
Harun Yıldırım |
Fakat insan; ne zaman Rabbi kendisini sınayıp ona ikramda bulunup nimetler verse "Rabbim bana ikram etti." der. |
Hasan Basri Çantay |
Amma insan, ne zaman Rabbi onu imtihaan edib de kendisine (lütf-ü) kerem (iyle muaamele) eder, ona ni’metler verirse «Rabbim beni şerefli kıldı» der! |
Hayrat Neşriyat |
Fakat insan, Rabbi kendisini (varlıkla) imtihân edip, ona ikramda bulunduğu ve ona ni`met verdiği zaman, bunun üzerine `Rabbim bana ikrâm etti!` der. |
İbn-i Kesir |
Ama insan; Rabbı kendisini deneyip kerem eder ve nimet verirse Rabbım beni şerefli kıldı, der. |
İlyas Yorulmaz |
İnsana gelince! Rabbi onu deneyip imtihan ettiği zaman, ona ikram eder ve bol nimetler verir. İnsanda "Rabbim bana lütfuyla ikram etti" der. |
İskender Ali Mihr |
Fakat insan, ne zaman Rabbi onu imtihan edip, böylece ona ikram eder ve onu ni’metlendirirse, o zaman "Rabbim bana ikram etti." der. |
Kadri Çelik |
Ama insan ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir ikramda bulunsa ve ona nimetler verse, "Rabbim bana ikramda bulundu" der. |
Muhammed Esed |
İnsana gelince, ne zaman Rabbin onu, cömertliğiyle ve hoşnut olacağı bir hayat bağışlamakla denese, "Rabbim, bana karşı (ne kadar) cömertmiş!" der; |
Mustafa İslamoğlu |
Ve insana gelince... Ne zaman Rabbi onu (varlıkla) sınayıp ona ikram edecek ve nimetlere gark edecek olsa, hemen (Allah`ın kendisini desteklediğini düşünerek) "Rabbim bana ikram etti" der; |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Rabbi onu imtihan edip kendisine ikramda bulunsa o vakit der ki «Rabbim bana ikram etti.» |
Ömer Öngüt |
İnsana gelince; Rabbi kendisini imtihan edip de ikramda bulunur, ona bol nimet verirse "Rabbim bana ikram etti. " der. |
Sadık Türkmen |
Insan böyledir! Rabbi onu açığa çıkaracağı zaman, ona ikram eder de bol nimet verirse "Rabbim bana ikram etti" der, |
Seyyid Kutub |
«Rabbim beni şerefli kıldı» der. |
Suat Yıldırım |
Rabbi, insanı denemek için ona değer verip, nimetlere gark edince o "Rabbim hakkım olan ikramı yaptı." der. |
Süleyman Ateş |
Fakat insan öyledir; Rabbi ne zaman kendisini sınayıp ona ikrâmda bulunur, ona ni’met verirse "Rabbim bana ikrâm etti" der. |
Şaban Piriş |
İşte insan, onu Rabbi imtihan ettiği zaman, ona ikramda bulunup, nimetlendirince -Rabbim bana ikramda bulundu der. |
Tefhim-ul Kur'an |
Fakat insan; ne zaman Rabbi kendisini bir denemeden geçirse, ona bir keremde bulunsa, ona nimetler verse «Rabbim bana ikramda buludu» der. |
Yaşar Nuri Öztürk |
İnsan böyledir; Rabbi kendisini deneyip de ona cömert davranır, nimet yağdırırsa "Rabbim bana ikramda bulundu!" der. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
Now, as for man, when his Lord trieth him, giving him honour and gifts, then saith he, (puffed up), "My Lord hath honoured me." |
فَأَمَّا fe emmā |
fakat | |
الْإِنْسَانُ l-insānu |
insan | ا ن س |
إِذَا iƶā |
zaman | |
مَا mā |
ne | |
ابْتَلَاهُ btelāhu |
kendisini sınasa | ب ل و |
رَبُّهُ rabbuhu |
Rabbi | ر ب ب |
فَأَكْرَمَهُ fe ekramehu |
ve ona ikramda bulunsa | ك ر م |
وَنَعَّمَهُ ve neǎǎmehu |
ve ona ni’met verse | ن ع م |
فَيَقُولُ feyeḳūlu |
der ki | ق و ل |
رَبِّي rabbī |
Rabbim | ر ب ب |
أَكْرَمَنِ ekrameni |
bana ikram etti | ك ر م |