Abdulbaki Gölpınarlı |
Sonra peygamberlerimizi ve inananları böylece kurtarırız biz ve inananları kurtarmak, bir haktır bize. |
---|---|
Abdullah Parlıyan |
Hakkı inkâr edip, ayetlerimizi yalanlamaya kalkışanların felaketlerini hazırlarız ve buna karşılık elçilerimizi ve iman edenleri kurtarırız, mü’minleri de azap geldiğinde kurtarmak üzerimize bir haktır. |
Adem Uğur |
Biz, sonra peygamberlerimizi ve aynı şekilde iman edenleri kurtarırız. İnananları üzerimize bir borç olarak kurtaracağız. |
Ahmed Hulusi |
Sonra (azap geldiğinde) biz Rasûllerimizi ve iman etmişleri kurtarırız... İman edenleri kurtarmamız, üzerimize bir haktır. |
Ahmet Varol |
Sonuçta peygamberlerimizi ve iman etmiş olanları böyle kurtarırız. Mü’minleri kurtarmak üzerimize bir haktır. |
Ali Bulaç |
Sonra Biz, elçilerimizi ve iman edenleri böyle kurtarırız; mü’minleri kurtarmamız Bizim üzerimize bir haktır. |
Ali Fikri Yavuz |
Sonra kâfirlere azap inince, Peygamberlerimizi ve Onlara iman edenleri kurtarıyorduk. İşte böylece, müminleri de, üzerimizde bir hak olarak, (müşrikler azab çektiği zaman), kurtaracağız. |
Bayraktar Bayraklı |
Sonra biz, peygamberlerimizi ve aynı şekilde iman edenleri kurtarırız. İnananları kurtarmamız, üzerimize bir haktır. |
Bekir Sadak |
Sonra Biz, peygamberlerimizi ve inananlari boylece kurtaririz, inananlari (verdigimiz soz geregince) kurtarmamiz Bize haktir. |
Celal Yıldırım |
Sonra da peygamberlerimizi ve imân edenleri böylece kurtarırız. Mü’minleri de (azâb geldiğinde) kurtarmamız üzerimize bir haktır. |
Cemal Külünkoğlu |
Sonra (azap gelince) peygamberlerimizi ve inananları kurtarırız. (Ey Muhammed!) Böylece üzerimize düşen bir borç olarak mü`minleri kurtarırız. |
Diyanet İşleri |
Sonra resûllerimizi ve iman edenleri kurtarırız. (Ey Muhammed!) Aynı şekilde üzerimize bir hak olarak, inananları da kurtaracağız. |
Diyanet Vakfı |
Biz, sonra peygamberlerimizi ve aynı şekilde iman edenleri kurtarırız. İnananları üzerimize bir borç olarak kurtaracağız. |
Edip Yüksel |
Sonunda elçilerimizi ve gerçeği onaylayanları kurtarırız. Evet, gerçeği onaylayanları kurtarmak bizim değişmez bir yasamızdır. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Sonra biz, peygamberlerimizi ve iman edenleri kurtarırız. İşte biz böyleyiz. Müminleri kurtarmak üzerimize düşen bir görevdir. |
Fizil-al il Kuran |
Sözkonusu toplu afetlerden sonra peygamberlerimizi ve iman edenleri kurtarırız. Mü’minleri kurtarmak böylece üzerimize borçtur. |
Gültekin Onan |
Sonra biz, elçilerimizi ve inananları böyle kurtarırız; inançlıları kurtarmamız bizim üzerimize bir haktır. |
Harun Yıldırım |
Sonra biz, rasullerimizi ve iman edenleri böyle kurtarırız; mü’minleri kurtarmamız üzerimize bir haktır. |
Hasan Basri Çantay |
Nihayet biz resullerimizi ve îman edenleri selâmete erdiririz. (Müşriklere azâb çatdığı zaman) böylece mü’minleri de, üstümüzde bir hak olarak, kurtaracağız. |
Hayrat Neşriyat |
Sonra peygamberlerimizi ve îmân edenleri kurtarırız. İşte böyle, mü`minleri kurtarmak üzerimize bir haktır. |
İbn-i Kesir |
Sonra Biz, peygamberlerimizi ve iman edenleri kurtarırız. Böylece üstümüze bir hak olarak mü’minleri kurtaracağız. |
İlyas Yorulmaz |
Sonra bizde, elçilerimizi ve onunla beraber iman edenleri kurtardık. İnananları kurtarmak bizim üzerimize bir hak (zorunluluk) dur. |
İskender Ali Mihr |
Sonra Biz, resûllerimizi ve âmenû olan kimseleri böyle kurtarırız. Mü’minleri kurtarmamız üzerimize haktır. |
Kadri Çelik |
Sonra biz, peygamberlerimizi ve iman edenleri kurtarırız ve böylece müminleri kurtarmamız da üzerimize düşen bir haktır. |
Muhammed Esed |
(Çünkü bu konudaki değişmeyen uygulama şudur hakkı inkar edip ayetlerimizi yalanlamaya kalkışanların felaketlerini hazırlarız;) ve buna karşılık elçilerimizi ve imana erişenleri kurtarırız. İşte bize hak olan, böylece inananları kurtarmamızdır. |
Mustafa İslamoğlu |
Sonuçta, elçilerimizi (ötekilerin başına gelecek her beladan) kurtarırız; aynı şekilde iman eden kimseleri de (kurtarırız) İşin gerçeği, mü`minleri kurtarmak en çok Bize düşer. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Sonra Biz peygamberlerimizi ve imân etmiş olanları kurtarırız. Böylece Bizim üzerimize bir haktır ki, mü’minleri necâta erdiririz. |
Ömer Öngüt |
Sonra biz peygamberlerimizi ve iman edenleri kurtarırız. Böylece iman edenleri kurtarmak bizim üzerimize haktır. |
Sadık Türkmen |
Sonra, biz elçilerimizi ve aynı şekilde iman edenleri kurtarırız; işte böylece üzerimize bir borç olarak, (gerçekten var olanlara) inananları kurtarırız. |
Seyyid Kutub |
Sözkonusu toplu afetlerden sonra peygamberlerimizi ve iman edenleri kurtarırız. Mü’minleri kurtarmak böylece üzerimize borçtur. |
Suat Yıldırım |
Sonra Biz, resûllerimizi ve iman edenleri kurtarırız. Böylece müminleri kurtarmak üzerimize düşen bir borçtur. |
Süleyman Ateş |
Sonunda elçilerimizi ve inananları kurtarırız. İşte böyle, üzerimize bir borç olarak mü’minleri kurtarırız. |
Şaban Piriş |
Sonra biz Peygamberlerimizi ve iman edenleri böyle kurtarırız. İman edenleri verdiğimiz söz gereğince kurtarmamız bize haktır. |
Tefhim-ul Kur'an |
Sonra biz, peygamberlerimizi ve iman edenleri böyle kurtarırız; mü’minleri kurtarmamız da bizim üzerimizde bir haktır. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Sonunda biz, resullerimizi ve iman edenleri kurtarıyoruz. İşte böyledir. Üzerimize bir borç olarak, inananları kurtarırız. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
In the end We deliver Our messengers and those who believe Thus is it fitting on Our part that We should deliver those who believe! |