Ashâb-ı Eyke de gerçekten zâlimdi.

Medyen’in ağaçlı vadilerinin sakinleri de, gerçekten yaratılış gayesi dışına çıkmışlardı.

Eyke halkı da gerçekten zalim idiler.

Ashab-ı Eyke (orman halkı; Şuayb a.s.ın kavmi) de gerçekten zâlimler idi.

Eyke ahalisi de gerçekten zalim kimselerdi.

Eyke halkı da gerçekten zalim-kimselerdi.

(Şuayb Aleyhisselâmın kavmi olup ormanlıkta yaşayan) eyke halkı da hakikaten zalimler (iman etmiyen kâfirler) idi.

Eyke halkı da gerçekten zâlim idiler.

Eykeliler de, suphesiz zalim kimselerdi.

EYKE halkı da cidden zâlimlerdi.

(Şuayib`ın kavmi olan) Eyke halkı da, doğrusu, ıslah olmaz zalim kimselerdi.

"Eyke" halkı da şüphesiz zalim idiler.

Eyke halkı da gerçekten zalim idiler.

Gerçekten Orman Halkı da zalimlerden idi.

Eyke halkı da gerçekten zalimlerdi.

Eyke halkı da, hiç kuşkusuz zalim kimselerdi.

Eyke halkı da gerçekten zalim kimselerdi.

Eyke halkı da gerçekten zalim idiler.

Ashaab-ı Eyke de cidden zaalim (kimse) lerdi.

(Şuayb`ın kavmi olan) Eyke halkı da gerçekten zâlim kimselerdi.

Ormanlık yerde oturanlar da gerçekten zalim kimselerdi.

Eyke halkı da zulümde çok haddi aşmıştı.

Eyke halkı da gerçekten zalim idiler.

Eyke halkı da gerçekten zalim kimselerdi.

(Medyen’in) ağaçlı vadilerinin sakinleri de, doğrusu, ıslah olmaz zalim kimselerdi.

Doğrusu (Medyen`deki) Yeşil Vadi`nin halkı da zulme gömülmüş kimselerdi.

Ve şüphe yok ki, Eyke ahalisi de elbette zalimler idi.

Eyke halkı da gerçekten zâlim idiler.

Eyke (orman) HALKI da gerçekten zalim kimselerdi.

Eyke halkı da, hiç kuşkusuz zalim kimselerdi.

Eyke halkı da zalim mi zalim bir halk idi.

Gerçekten Eyke halkı da zâlim kimselerdi.

Eyke halkı zalimlik etti.

Eyke halkı da gerçekten zalim kimselerdi.

Eyke halkı da gerçekten zalim insanlardı.

And the Companions of the Wood were also wrong-doers;