Abdulbaki Gölpınarlı |
Gizli olan bir şeyi mi anlamış, yoksa rahmandan bir söz mü almış? |
---|---|
Abdullah Parlıyan |
O gizlediğimiz ve kimsenin bilmediklerini mi biliyor? Yoksa rahmeti sınırsız olan Rahman’la bir sözleşme mi yaptı? |
Adem Uğur |
O, gaybı mı bildi, yoksa Allah’ın katından bir söz mü aldı? |
Ahmed Hulusi |
Gayba ait bilgisi mi oldu yoksa Rahmân’ın indînde bir söz mü edindi? |
Ahmet Varol |
Gaybden haberdar mı oldu yoksa Rahman’ın katından bir ahid mi aldı? |
Ali Bulaç |
O, gayba mı tanık oldu, yoksa Rahman (olan Allah)ın Katında(n) bir ahid mi aldı? |
Ali Fikri Yavuz |
O, gayba muttali mi olmuş, yoksa Rahman’ın huzurunda bir söz mü almış? |
Bayraktar Bayraklı |
Gaybın bilgisi mi önüne açıldı, yoksa rahmeti bol olan Allah`dan kesin söz mü aldı? |
Bekir Sadak |
O gorulmeyeni mi biliyor, yoksa Rahman katindan bir soz mu almistir? |
Celal Yıldırım |
Gaybı mı biliyor, yoksa Rahmân’ın katından bir söz mü almıştır? |
Cemal Külünkoğlu |
Yoksa o beşeri algı ve tasavvurların ulaşamayacağı bir görüş alanına mı girdi? Yahut sınırsız rahmet sahibi (olan Allah) ile bir sözleşme mi yaptı? |
Diyanet İşleri |
Gaybı mı görüp bilmiş, yoksa Rahmân’dan bir söz mü almış? |
Diyanet Vakfı |
O, gaybı mı bildi, yoksa Allah’ın katından bir söz mü aldı? |
Edip Yüksel |
Geleceğin bilgisine mi sahip oldu? Yoksa Rahman’dan bir söz mü aldı? |
Elmalılı Hamdi Yazır |
O (kâfir), gaybı mı bildi? Yoksa Rahmân (olan Allah) katından bir söz mü aldı? |
Fizil-al il Kuran |
Gaybın bilgisi mi önüne açıldı, yoksa rahmeti bol olan Allah’dan kesin söz mü aldı? |
Gültekin Onan |
O, gayba mı tanık oldu, yoksa Rahmanın katında(n) bir ahid mi aldı? |
Harun Yıldırım |
O, gaybı mı bildi, yoksa Allah’ın katından bir söz mü aldı? |
Hasan Basri Çantay |
O, gayba mı vaakıf, yoksa çok esirgeyici (Allah) nezdinde bir ahid mi edinmiş? |
Hayrat Neşriyat |
(O,) gayba mı muttali` oldu (onu bildi), yoksa Rahmân`ın katından bir söz mü aldı? |
İbn-i Kesir |
O, görülmeyeni mi biliyor yoksa Rahman katından bir söz mü almış? |
İlyas Yorulmaz |
Yoksa o bilinmeyenleri (gaybı) öğrenmenin yollarını mı öğrendi, veya Rahman dan bir söz mü aldı? |
İskender Ali Mihr |
O, gayba muttali mi oldu (o, gaybı görüp bildi mi, vakıf mı oldu)? Yoksa Rahmân’ın indinde (huzurunda) bir ahd mi aldı? |
Kadri Çelik |
O, gayba mı tanık oldu, yoksa Rahman’ın katından bir ahit mi aldı? |
Muhammed Esed |
Yoksa o beşeri algı ve tasavvurların ulaşamayacağı bir görüş alanına mı erişti; yahut sınırsız rahmet Sahibi’yle bir sözleşme mi yaptı? |
Mustafa İslamoğlu |
o, kendisine gaybın sırlarının açıldığını mı düşünüyor; yoksa O rahmet kaynağının katında (muteber olan) bir sözleşme mi yaptı? |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Gayba vakıf mı olmuş, yoksa Rahmân’ın nezdinde bir ahd mi edinmiş? |
Ömer Öngüt |
O gaybı mı biliyor, yoksa Rahman’ın katından bir söz mü almıştır? |
Sadık Türkmen |
O gayba mı tanık oldu veya Rahmân’ın katından bir söz mü aldı? |
Seyyid Kutub |
Gaybın bilgisi mi önüne açıldı, yoksa rahmeti bol olan Allah’dan kesin söz mü aldı? |
Suat Yıldırım |
Ne o, bu adam gaybı öğrenmenin yolunu mu buldu, yoksa Rahman’dan kesin bir söz mü aldı? |
Süleyman Ateş |
Gaybe mi çık(ıp bak)tı, yoksa Rahmân’ın huzûrunda bir söz mü aldı (Allâh ile bir andlaşma mı yaptı)? |
Şaban Piriş |
O gaybı mı biliyor, yoksa Rahman’dan bir söz mü almış? |
Tefhim-ul Kur'an |
O, gayba mı tanık oldu, yoksa Rahman (olan Allah) ın katında(n) bir ahid mi aldı? |
Yaşar Nuri Öztürk |
Bu adam gaybı mı öğrendi, yoksa Rahman katında bir söz mü aldı? |
Yusuf Ali (İngilizce) |
Has he penetrated to the Unseen, or has he taken a contract with (Allah) Most Gracious? |