Abdulbaki Gölpınarlı

Anam oğlu dedi, sakalımı, başımı bırak benim, gerçekten de, sözüme tam uymadın da İsrâiloğullarının arasına ayrılık saldın diyeceğinden korktum.

Abdullah Parlıyan

"Ey anamın oğlu!" dedi. "Saçımdan sakalımdan tutma benim; gerçek şu ki ben senin, "Bak İsrailoğullarının arasına ayrılık düşürdün sözümü tutmadın demenden korktum."

Adem Uğur

(Harun) Ey annemin oğlu! dedi, saçımı sakalımı, yolma! Ben, senin "İsrailoğullarının arasına ayrılık düşürdün; sözümü tutmadın!" demenden korktum.

Ahmed Hulusi

(Harun) dedi ki "Ey anamın oğlu! Saçıma, sakalıma yapışıp durma! Muhakkak ki ben ‘İsrailoğulları arasında ayrılık çıkardın, sözümü tutmadın’ demenden korktum."

Ahmet Varol

’İsrailoğullarının arasında ayrılık çıkardın ve sözümü tutmadın’ demenden korktum.’

Ali Bulaç

Dedi ki "Ey annemin oğlu, sakalımı ve başımı tutup-yolma. Ben, senin "İsrailoğulları arasında ayrılık çıkardın, sözümü önemsemedin" demenden endişe edip korktum."

Ali Fikri Yavuz

(Harûn şöyle) dedi "- Ey anamın oğlu, sakalımı ve başımı (saçımı) yakalama. Ben, senin; "- İsrail oğulları arasında ayrılık çıkardın, sözüme bakmadın." diyeceğinden korktum.

Bayraktar Bayraklı

Hârûn, “Ey anamın oğlu!” dedi, “Saçımı sakalımı yolma! Emin ol ki ben senin; ‘İsrâiloğullarının arasına ayrılık düşürdün, sözümü tutmadın!` demenden korktum.”

Bekir Sadak

Harun «Ey Annemoglu! Sacimdan sakalimdan tutma; dogrusu israilogullari arasina ayrilik koydun, sozume bakmadin demenden korktum» dedi.

Celal Yıldırım

Harun ona «Ey anamın oğlu ! Sakalımı ve başımı tutup (çekme) ; çünkü senin bana; İsrail oğulları’nın arasını açtın, onları böldün, sözüme dikkat etmedin, diyeceğinden korktum,» dedi.

Cemal Külünkoğlu

(Harun) “Ey anamın oğlu! Saçımı sakalımı çekme! Doğrusu ben senin ‘İsrailoğulları`nın arasını açtın, sözüme uymadın` demenden korktum” dedi.

Diyanet İşleri

Hârûn "Ey anam oğlu! Saçımı sakalımı çekme. Şüphesiz ben, İsrailoğullarının arasını açtın, sözüme uymadın demenden korktum" dedi.

Diyanet Vakfı

(Harun) Ey annemin oğlu! dedi, saçımı sakalımı, yolma! Ben, senin «İsrailoğullarının arasına ayrılık düşürdün; sözümü tutmadın!» demenden korktum.

Edip Yüksel

Dedi ki, "Anamın oğlu, sakalımı ve başımı çekme. ‘İsrailoğullarını neden böldün, neden sözümü tutmadın?’ diye bana çıkışacağından korktum."

Elmalılı Hamdi Yazır

Harun «Ey anamın oğlu! Sakalımı ve başımı (saçımı) tutma. Ben senin ’İsrailoğulları arasında ayrılık çıkardın, sözüme bakmadın’ diyeceğinden korktum.» dedi.

Fizil-al il Kuran

Harun Musa’ya «Ey anamın oğlu, saçımı sakalımı çekme, ben ’İsrailoğullarını birbirlerine düşürdün, sözümü tutmadın’ diyeceksin diye korktum» dedi.

Gültekin Onan

Dedi ki "Ey annemin oğlu, sakalımı ve başımı tutup yolma. Ben, senin "İsrailoğulları arasında ayrılık çıkardın, sözümü önemsemedin" demenden endişe edip korktum."

Harun Yıldırım

(Harun) Ey annemin oğlu! dedi, saçımı sakalımı, yolma! Ben, senin "İsrailoğullarının arasına ayrılık düşürdün; sözümü tutmadın!" demenden korktum.

Hasan Basri Çantay

(Harun) dedi «Ey anamın oğlu, sakalımı, başımı tutma. Hakikat, ben senin — Isrâîl oğulları arasında ayrılık çıkardın, sözüme bakmadın, diyeceğinden korkdum».

Hayrat Neşriyat

(Hârûn) `Ey anamın oğlu! Sakalımı, başımı tutma! Doğrusu ben (onlara şiddet gösterseydim) `İsrâiloğulları arasında ayrılık çıkardın, sözümü tutmadın!` diyeceğinden korktum!` dedi.

İbn-i Kesir

O da Ey anamın oğlu; saçımdan sakalımdan tutma. Doğrusu; İsrailoğulları arasına ayrılık soktun, sözüme bakmadın, demenden korktum, dedi.

İlyas Yorulmaz

Harun Musa’ya "Ey anamın oğlu! Sakalımı ve başımı tutmayı bırak. Senin "Niçin İsrailoğulları arasında ayırım yaptın, sözümü niçin dinlemedin, demenden korktum" dedi.

İskender Ali Mihr

(Harun A.S) "Ey annemin oğlu! Sakalımı ve başımı (saçımı) tutma (çekme). Gerçekten ben, senin, "İsrailoğulları arasında fırkalar oluşturdun (ikilik, düşmanlık çıkardın) ve sözümü tutmadın (emrimi yerine getirmedin)" demenden korktum." dedi.

Kadri Çelik

Dedi ki "Ey annemin oğlu! Sakalımı ve başımı tutup yolma. Ben senin, "İsrail oğulları arasında ayrılık çıkardın" demenden ve sözümü önemsememenden endişelenip korktum."

Muhammed Esed

(Harun) "Ey anamın oğlu!" dedi, "Saçımdan sakalımdan tutma! Gerçek şu ki, ben senin, ’Bak işte, İsrailoğulları’nın arasına ayrılık soktun; sözüme riayet etmedin! demenden korktum".

Mustafa İslamoğlu

"Ey anamın oğlu!" dedi, "Sakalımı-saçımı çekiştirip durma! İnan ki senin bana "İsrailoğulları arasına ayrılık tohumları saçtın, nasihatimi dinlemedin!" demenden korktum, (fakat gücüm yetmedi)!"

Ömer Nasuhi Bilmen

Dedi ki «Ey anamın oğlu! Ne sakalımı ve ne de başımı tutma. Ben muhakkak senin, ’İsrailoğullarının aralarını dağıttın ve benim sözümü gözetir olmadın’ diyeceğinden korktum.»

Ömer Öngüt

Dedi ki "Anamın oğlu! Saçımdan sakalımdan tutma. Ben senin ’İsrailoğulları arasına ayrılık soktun, sözüme bakmadın. ’ diyeceğinden korktum. "

Sadık Türkmen

(harun) dedi ki "Ey anamın oğlu! Sakalımı ve saçımı başımı tutma! Ben, ‘İsrailoğulları arasına ayrılık soktun ve sözümü gözetmedin’ demenden korktum!"

Seyyid Kutub

Harun Musa’ya «Ey anamın oğlu, saçımı sakalımı çekme, ben ’İsrailoğullarını birbirlerine düşürdün, sözümü tutmadın’ diyeceksin diye korktum» dedi.

Suat Yıldırım

"Ey anamın oğlu!" dedi Harun, "lütfen sakalımdan, saçımdan beni çekiştirip durma. Ben, senin "İsrailoğullarının içine ayrılık soktun, sözümü dinlemedin!" diyeceğinden endişe ettim."

Süleyman Ateş

(Hârûn, kardeşini yumuşatabilmek için) "Ey anamın oğlu, dedi, sakalımı, başımı tutma. Ben senin ’İsrâil oğulları arasında ayrılık çıkardın, sözümü tutmadın’ diyeceğinden korktum (da onun için idare yoluna gittim)."

Şaban Piriş

Harun ise -Ey anamın oğlu dedi. Sakalımı ve başımı tutma! Ben senin, "İsrailoğulları’nın arasını açtın, sözümü tutmadın" demenden korktum.

Tefhim-ul Kur'an

Dedi ki «Ey annemin oğlu, sakalımı ve başımı tutup yolma. Ben, senin «-İsrailoğulları arasında ayrılık çıkardın, sözümü önemsemedin» demenden endişe edip korktum.»

Yaşar Nuri Öztürk

Hârun dedi "Ey annemin oğlu! Sakalımı, başımı tutma. Ben senin şöyle diyeceğinden korkmuştum ’Beniisrail arasına ayrılık soktun, sözüme bağlı kalmadın!"

Yusuf Ali (İngilizce)

(Aaron) replied "O son of my mother! Seize (me) not by my beard nor by (the hair of) my head! Truly I feared lest thou shouldst say, ´Thou has caused a division among the children of Israel, and thou didst not respect my word!´"