O gün zâlim, ellerini ısırıp duracak da ne olurdu diyecek, ben de Peygamberle aynı yolu tutsaydım.

"Ah ne olurdu, Rasûl’ün göstermiş olduğu yolu tutmuş olaydım!" diyecek.

O gün, zalim kimse (pişmanlıktan) ellerini ısırıp şöyle der Keşke o peygamberle birlikte bir yol tutsaydım!

O süreçte nefsine zulmeden (orijin benin hakikatinin gereğini yaşamamış olan) ellerini ısırıp "Keşke Rasûl ile beraber yürüseydim" der.

’Ah keşke Peygamberle birlikte bir yol edinmiş olsaydım.

O gün, zulmeden, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der "Ah keşke, elçiyle birlikte bir yol edinmiş olsaydım,"

Zalimlerden her biri (pişmanlığından) iki elini ısırdığı o günde, şöyle diyecektir " - Ne olurdu, ben, O Peygamberle beraber bir kurtuluş yolu edineydim!...

“Âh, keşke peygamberin yolunu tutsaydım!”

(27-29) O gun, zalim kimse ellerini isirip «Keski Peygamberle beraber bir yol tutsaydim, vay basima gelene; keski falancayi dost edinmeseydim. And olsun ki beni, bana gelen Kuran’dan o saptirdi. seytan insani yalniz ve yardimcisiz birakiyor» der.

O gün zâlim zorba, ellerini ısırıp «keşke Peygamberle beraber bir yol tutsaydım !» diyecek.

(27-29) O gün; zalim kimse parmaklarını ısırarak “Ne olurdu ben de peygamberle beraber bir yol tutsaydım da keşke falanı dost edinmeseydim! Yazıklar olsun bana! Andolsun ki, Kur`an bana geldikten sonra beni ondan o saptırdı. Zaten şeytan, insanı (ayarttıktan sonra) yalnız ve yardımcısız bırakır” diyecek.

O gün zalim kimse, (çaresizlik içinde) ellerini ısırıp şöyle diyecektir "Ne olurdu ben de peygamberle beraber aynı yolu tutsaydım!"

O gün, zalim kimse (pişmanlıktan) ellerini ısırıp şöyle der Keşke o peygamberle birlikte bir yol tutsaydım!

O gün zalim kimse (üzüntüden) elini ısırıp şöyle der "Keşke, elçi ile birlikte aynı yolu tutsaydım."

O gün zalim kimse ellerini ısıracak «Eyvah!» diyecek, «keşke Peygamberin yanında bir yol tutsaydım!»

O gün her zalim öfkesinden parmaklarını ısırarak şöyle der; «Keşki Peygamber’in yoldaşı olsaydım.»

O gün, zulmeden, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der "Ah keşke, elçiyle birlikte bir yol edinmiş olsaydım."

O gün, zalim kimse (pişmanlıktan) ellerini ısırıp şöyle der Keşke o peygamberle birlikte bir yol tutsaydım!

O gün (her) zaalim (nedametle) iki elini ısırıb «Ne olurdu, ben o peygamberin maiyyetinde (Allaha) bir yol edineyim» diyecekdir.

O gün zâlim kimse, ellerini ısırıp şöyle der `Keşke ben, peygamberle berâber biryol tutsaydım!`

O gün; zalim kimse iki elini ısırarak Ne olurdu ben de peygamberle beraber bir yol tutsaydım, diyecektir.

O gün inkârlarından dolayı kendilerine haksızlık yapanlar ellerini ısıracaklar ve "Keşke elçi ile beraber bir yol edinseydim. "

Ve o gün, zalim ellerini ısırır "Keşke resûlle beraber (Allah’a giden) bir yol ittihaz etseydim." der.

O gün, zulme sapan, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der "Ah! Keşke peygamberle birlikte bir yol edinmiş olsaydım!"

o Gün ki, (vaktiyle) haksızlığı kendisine yol edinmiş olan kişi ellerini kemirip, "Ah, n’olurdu, Rasul’ün gösterdiği yolu tutmuş olsaydım!" diyecek,

İşte o gün haddi aşmış olan kişi, (aldanmanın pişmanlığıyla) elini ısırarak diyecek ki "Ah n`olaydım! Keşke Rasul ile birlikte bir yol tutmuş olaydım!

Ve o gün ki, zalim iki elini ısırır, der ki «Keşke ben Peygamber ile beraber bir yol tutmuş olsa idim.»

O gün zâlimlerden her biri ellerini ısırarak "Ne olurdu, ben de Peygamber’in maiyyetinde bir yol edineydim!" der.

O gün zalim ellerini ısırır da der ki "Ne olurdu ben de elçiyle beraber bir yol edinseydim.

O gün her zalim öfkesinden parmaklarını ısırarak şöyle der; «Keşki Peygamber’in yoldaşı olsaydım.»

(27-29) O gün zalim, parmaklarını ısırır "Eyvah! der, keşke o Peygamberle birlikte yol tutsaydım. Eyvah! Keşke falanı dost edinmeseydim! Vallahi bana gelen öğütten (Kur’ân’dan) beni o uzaklaştırdı. Zaten şeytan, insanı (işte böyle uçuruma sürükleyip sonra da) yüzüstü, yalnız bırakır."

O gün zâlim ellerini ısırıp "Nolaydı, keşke ben elçiyle beraber bir yol edineydim!" der.

O gün, zalim parmaklarını ısıracak ve şöyle diyecektir -Ah ne olurdu, ben de Peygamber’le aynı yolu tutmuş olsaydım!

O gün, zulme sapan, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der «Ah keşke, peygamberle birlikte bir yol edinmiş olsaydım,»

O gün zalim, ellerini ısırarak diyecek ki "Ne olurdu, resulle birlikte bir yol tutsaydım."

The Day that the wrong-doer will bite at his hands, he will say, "Oh! would that I had taken a (straight) path with the Messenger!