Abdulbaki Gölpınarlı

Dünyâ yaşayışının yalnız dış yüzünü bilirler ve onlar, âhiretten gafil olanlardır.

Abdullah Parlıyan

Onlar bu dünya hayatının, yalnız görünen tarafını tanırlar, ahiretten ise tamamen habersizdirler.

Adem Uğur

Onlar, dünya hayatının görünen yüzünü bilirler. Ahiretten ise, onlar tamamen gafildirler.

Ahmed Hulusi

Onlar kozalarında yaşamaları yüzünden sonsuz gelecek yaşamdan habersizdirler; dünya hayatını madde yanı itibarıyla bilip kabul ederler!

Ahmet Varol

Onlar dünya hayatından sadece dış görünüşü bilirler. Ahiretten ise habersizdirler.

Ali Bulaç

Onlar, dünya hayatından (yalnızca) dışta olanı bilirler. Ahiretten ise gafil olanlardır.

Ali Fikri Yavuz

(O Mekke halkı) dünya hayatından bir dış görünüşü bilirler, (geçimleri için çalışırlar). Ahiretten ise hep habersizdirler.

Bayraktar Bayraklı

Onlar, dünya hayatının sadece görünen kısmını bilirler. Oysa onlar, gerçekten âhiretten habersizdirler.

Bekir Sadak

Onlar, dunya hayatinin gorulen kismini bilirler. Onlar, ahiretten habersizdirler.

Celal Yıldırım

Onlar Dünya hayatının bir dış tarafını bilirler. Onlar Âhiret’ten oldukça habersizdirler.

Cemal Külünkoğlu

Onlar dünya hayatının yalnız görünen yüzünü tanırlar, ebedi ve nihai olandan ise tamamen habersizdirler.

Diyanet İşleri

Onlar dünya hayatının ancak dış yönünü bilirler. Ahiret konusunda ise tamamen gaflettedirler.

Diyanet Vakfı

Onlar, dünya hayatının görünen yüzünü bilirler. Ahiretten ise, onlar tamamen gafildirler.

Edip Yüksel

Onlar dünya hayatının dış (görünen) yüzünü bilirler. Ahiretten ise habersizdirler.

Elmalılı Hamdi Yazır

Onlar, sadece bu dünya hayatının dış yüzünü bilirler. Ahiretten ise onlar hep gafildirler.

Fizil-al il Kuran

Onlar dünya hayatının görülen kısmını bilirler. Ahiretten ise habersizdirler.

Gültekin Onan

Onlar, dünya hayatından (yalnızca) dışta olanı bilirler. Ahiretten ise gafil olanlardır.

Harun Yıldırım

Onlar, dünya hayatının görünen yüzünü bilirler. Ahiretten ise, onlar tamamen gafildirler.

Hasan Basri Çantay

Onlar (bu) dünyâ hayâtından (yalınız) bir dış (taraf) ı bilirler. Ahiretden ise onlar gaafillerin ta kendileridir.

Hayrat Neşriyat

(Onlar) dünya hayâtından (yalnız) görünüşte olanı bilirler; çünki onlar, âhiretten gafil olanların ta kendileridir.

İbn-i Kesir

Onlar dünya hayatının yalnız dış yüzünü bilirler. Ve onlar ahiretten ise gafillerdir.

İlyas Yorulmaz

Onlar dünya hayatı içerisinde görünenleri biliyorlar. Ancak ahiret hayatı hakkında hiçbir bilgileri yok.

İskender Ali Mihr

Onlar, dünya hayatının zahirini (görünen kısmını) bilirler. Ve onlar, ahiretten gâfil olanlardır.

Kadri Çelik

Onlar, dünya hayatından (yalnızca) zahirde olanı bilirler. Ahiretten ise gafil olanlardır.

Muhammed Esed

Onlar bu dünya hayatının yalnız görünen yüzünü tanırlar, ebedi ve nihai olandan ise tamamen habersizdirler.

Mustafa İslamoğlu

onlar sadece bu dünya hayatının görünür yüzünü tanırlar, ama onlar (görünmeyen) öteki hayattan gafildirler.

Ömer Nasuhi Bilmen

Dünya hayatından bir âşikâre olanı bilirler. Ahiretten ise gafiller olanlar onlardır, onlar.

Ömer Öngüt

Onlar dünyâ hayatının yalnız görünen dış kısmını bilirler. Ahiretten ise tamamen habersizdirler.

Sadık Türkmen

Onlar sadece dünya hayatının dış görünüşünü biliyorlar, ahiretten/gaybtan/gelecekten gafildirler/habersizdirler.

Seyyid Kutub

Onlar dünya hayatının görülen kısmını bilirler. Ahiretten ise habersizdirler.

Suat Yıldırım

Bildikleri, sadece dünya hayatının dış görünüşüdür; ama âhiretten habersiz, gafildirler.

Süleyman Ateş

Onlar, sadece şu yakın hayâtın dış yüzünü bilirler; âhiretten ise onlar tamamen gâfildirler.

Şaban Piriş

Onlar, dünya hayatının görünüşünü bilirler. Onlar, ahiretten gafil kimselerdir.

Tefhim-ul Kur'an

Onlar, dünya hayatından (yalnızca) dışta olanı bilirler. Ahiretten ise gafil olanlardır.

Yaşar Nuri Öztürk

Onlar basit ve iğreti hayattan, bir dış görünüşü bilirler. Ama âhiretten tam bir gaflet içindedirler onlar!

Yusuf Ali (İngilizce)

They know but the outer (things) in the life of this world but of the End of things they are heedless.