Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve seni yalanlarlarsa gerçekten de onlardan öncekiler de, peygamberleri, onlara apaçık delillerle, sahîfelerle ve aydınlatıcı kitapla geldikleri halde yalanladılar. |
---|---|
Abdullah Parlıyan |
Ve eğer seni yalanladıklarını görürsen aldırma, onlardan önce yaşamış olanların çoğu da, elçileri kendilerine apaçık delillerle, sahifelerle ve aydınlatıcı kitapla geldikleri halde yalanladılar. |
Adem Uğur |
Eğer seni yalanlıyorlarsa (üzülme), onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. (Oysa ki) peygamberleri onlara açık âyetler (mucizeler), sahifeler ve aydınlatıcı kitap getirmişlerdi. |
Ahmed Hulusi |
Eğer seni yalanlıyorlarsa, gerçekten onlardan öncekiler de yalanlanmıştı. Rasûlleri onlara apaçık deliller, zübur (hikmet bilgileri) ve aydınlatıcı bilgiler olarak gelmişti. |
Ahmet Varol |
Eğer onlar seni yalanlıyorlarsa onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Oysa peygamberleri onlara apaçık deliller, sahifeler ve aydınlatıcı kitap getirmişlerdi. |
Ali Bulaç |
Eğer seni yalanlıyorlarsa, senden öncekiler de yalanlandı; elçileri ise; kendilerine apaçık ayetler, sahifeler ve aydınlatıcı kitaplar getirmişlerdi. |
Ali Fikri Yavuz |
(Ey Rasûlüm, üzülme. Kureyşliler) seni tekzip ediyorlarsa onlardan öncekiler de (peygamberlerini) tekzip etmişlerdi. Onlara, peygamberleri mucizelerle, suhuf ile nurlu kitap ile (Tevrat ve İncil ile) gelmişlerdi. |
Bayraktar Bayraklı |
Eğer seni yalanlıyorlarsa, onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Oysa ki peygamberleri onlara açık âyetler, sahifeler ve aydınlatıcı kitap getirmişlerdi. |
Bekir Sadak |
Eger seni yalanci sayiyorlarsa bil ki, onlardan oncekiler de yalanlamislardi. Peygamberleri onlara belgeler, sayfalar ve nurlu kitaplar getirmislerdi. |
Celal Yıldırım |
Eğer seni yalanlıyorlarsa, onlardan öncekiler de (kendilerine gönderilen peygamberleri) yalanlamışlardı. Peygamberleri, onlara açık belgelerle, mu’cizelerle, yazılı sahifelerle, aydınlatıcı kitapla gelmişlerdi. |
Cemal Külünkoğlu |
Eğer onlar seni yalanlıyorlarsa bil ki, daha önceki milletler de peygamberlerini yalanlamışlardı. Oysa peygamberleri onlara açık kanıtlar, kutsal sayfalar ve aydınlatıcı kitaplar getirmişti. |
Diyanet İşleri |
(Ey Muhammed!) Eğer seni yalanlıyorlarsa bil ki, onlardan öncekiler de peygamberlerini yalanlamışlardı. Oysa peygamberleri onlara apaçık delilleri, sahifeleri ve aydınlatıcı kitabı getirmişlerdi. |
Diyanet Vakfı |
Eğer seni yalanlıyorlarsa (üzülme), onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. (Oysa ki) peygamberleri onlara açık âyetler (mucizeler), sahifeler ve aydınlatıcı kitap getirmişlerdi. |
Edip Yüksel |
Seni yalanlıyorlarsa, senden öncekiler de yalanlamışlardı. Elçileri kendilerine apaçık belgeler, ilahiler ve aydınlatıcı kitaplar getirdiler. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Seni yalanlıyorlarsa, onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Onlara peygamberleri mucizelerle, sahifelerle ve aydınlatıcı kitaplarla gelmişlerdi. |
Fizil-al il Kuran |
Eğer onlar seni yalanlıyorlarsa bil ki, daha önceki milletler de peygamberlerini yalanlamışlardı. Oysa peygamberleri onlara açık kanıtlar, kutsal sayfalar ve ışık saçan kitap getirmişlerdi. |
Gültekin Onan |
Eğer seni yalanlıyorlarsa, senden öncekiler de yalanlandı; elçileri ise, kendilerine apaçık ayetler, sahifeler ve aydınlatıcı kitaplar getirmişlerdi. |
Harun Yıldırım |
Eğer seni yalanlıyorlarsa (üzülme), onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. (Oysa ki) peygamberleri onlara açık âyetler (mucizeler), sahifeler ve aydınlatıcı kitap getirmişlerdi. |
Hasan Basri Çantay |
Eğer (Habîbim) seni tekzîb ediyorlarsa kendilerinden öncekiler de (peygamberlerini) tekzîb etmiş (ler) dir. Halbuki onların peygamberleri kendilerine açık açık mu’cizeler, sahîfeler ve nuur veren kitablar da getirmişlerdi. |
Hayrat Neşriyat |
Bununla berâber seni yalanlıyorlarsa, (bil ki) şübhesiz onlardan öncekiler de yalanlamıştı. (Hâlbuki) peygamberleri onlara mu`cizeler, sayfalar ve nûr saçan kitab getirmişti. |
İbn-i Kesir |
Şayet seni yalanlıyorlarsa; onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Peygamberleri, onlara apaçık deliller, sahifeler ve aydınlatıcı kitablarla gelmişlerdi. |
İlyas Yorulmaz |
Eğer seni yalanlarlarsa, onlardan öncekilerde, kendilerine açıklayıcı delilleri, sahifeleri ve onların önlerini aydınlatan kitapları getiren elçileri yalanlamışlardı. |
İskender Ali Mihr |
Ve eğer seni tekzip ediyorlarsa (yalanlıyorlarsa), o taktirde (bil ki) onlardan öncekiler de (resûllerini) yalanlamışlardı. Onların resûlleri, onlara beyyineler (mucizeler, açık deliller) ve zuburi (sayfalar) ve nurlandırıcı kitap getirdiler. |
Kadri Çelik |
Eğer seni yalanlıyorlarsa, senden öncekiler de yalanlandı; peygamberleri ise, kendilerine apaçık olan ayetler (mucizeler), sahifeler (hikmetler) ve aydınlatıcı kitaplar getirmişlerdi. |
Muhammed Esed |
Ve eğer seni yalanladı(klarını görürsen aldırma), onlardan önce yaşamış olanlar(ın çoğu) da, elçileri kendilerine hakikatin bütün kanıtlarıyla ve ilahi hikmet yüklü kitaplarla ve aydınlatıcı vahiyle geldiklerinde hakikati yalanlamışlardı; |
Mustafa İslamoğlu |
Eğer seni yalanlıyorlarsa, unutma ki, bunlardan öncekiler de, elçileri kendilerine hakikatin apaçık delilleriyle, hikmet yüklü sayfalarla ve aydınlatıcı vahiy ile geldiklerinde yalanlamışlardı. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve eğer seni tekzîp ediyorlarsa onlardan evvelkiler de (kendi peygamberlerini) muhakkak ki tekzîp etmişlerdi. Onlara peygamberleri açık hüccetler ile ve yazılı sahifeler ile ve aydınlatan kitaplar ile gelmişlerdi. |
Ömer Öngüt |
Şayet seni yalanlarlarsa, onlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Peygamberleri onlara açık delillerle, sayfalarla ve nurlu bir kitap ile gelmişlerdi. |
Sadık Türkmen |
Eğer seni yalanlıyorlarsa, onlardan önceki kimseler de yalanlamışlardı. Elçileri onlara apaçık delillerle, sahifelerle ve aydınlatıcı kitapla gelmişlerdi. |
Seyyid Kutub |
Eğer onlar seni yalanlıyorlarsa bil ki, daha önceki milletler de peygamberlerini yalanlamışlardı. Oysa peygamberleri onlara açık kanıtlar, kutsal sayfalar ve ışık saçan kitap getirmişlerdi. |
Suat Yıldırım |
Eğer seni yalancı sayarlarsa, üzülme. Bu yeni bir şey değil. Onlardan öncekiler de gerçeği yalan saymışlardı. Resulleri onlara parlak deliller, kitaplar ve özellikle aydınlatıcı bir kitapla gelmişlerdi. (Amma nafile!) |
Süleyman Ateş |
Eğer (bunlar) seni yalanlıyorlarsa (üzülme çünkü) bunlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Elçileri onlara açık kanıtlar, sahifeler ve aydınlatıcı Kitap getirmişlerdi (yine de onları yalanladılar). |
Şaban Piriş |
Eğer seni yalanlarlarsa, onlardan öncekiler de peygamberlerimiz onlara belgeler, sahifeler ve aydınlatıcı kitaplarla geldiği halde onları yalanlamışlardı. |
Tefhim-ul Kur'an |
Eğer seni yalanlıyorlarsa, senden öncekiler de yalanlandı; peygamberleri ise, kendilerine apaçık olan ayetler, sahifeler ve aydınlatıcı kitaplar getirmişlerdi. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Seni yalanlıyorlarsa, onlardan öncekiler de yalanlamıştı. Resulleri onlara açık seçik mesajlar, sayfalar ve aydınlatıcı kitap getirmişlerdi. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
And if they reject thee, so did their predecessors, to whom came their messengers with Clear Signs, Books of dark prophecies, and the Book of Enlightenment. |