Onlar, bu, böyle dediler, Rabbin böyle dedi; şüphe yok ki o, bir hüküm ve hikmet sâhibidir ki her şeyi bilir.

"Bu böyledir, Rabbin böyle buyurdu ve şüphesiz Rabbin, herşeyi yerli yerince yapandır ve herşeyi bilendir" dediler.

Onlar "Bu böyledir. Rabbin söylemiştir. O, hikmet sahibidir, bilendir" dediler.

(İbrahim’in misafiri melekler) dediler ki "İşte böyle! (Bunu) Rabbin dedi... Muhakkak ki O, Hakiym’dir, Aliym’dir."

’Rabbin böyle buyurdu. Şüphesiz O, hikmet sahibidir, bilendir’ dediler.

Dediler ki "Öyle. (Bunu) Senin Rabbin buyurdu. Çünkü O, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir."

Onlar dediler ki "- İş, sana dediğimiz gibidir. Bunu Rabbin buyurdu. Şübhesiz ki O, Hakîm’dir, Alîm’dir."

`Rabbin böyle buyurdu. Şüphesiz O, hikmet sahibidir, bilendir` dediler.

Melekler «Bu boyledir, Rabbin soylemistir; dogrusu O, Hakim olandir, bilendir» dediler.

Onlar «Bu böyledir. Rabbin buyurdu. Şüphesiz ki O, hikmet sahibidir, bilendir» dediler.

Onlar dediler ki “Rabbin böyle buyurdu (takdir etti). Şüphesiz O, hüküm ve hikmet sahibidir, (her şeyi) hakkıyla bilendir.”

Onlar dediler ki "Rabbin böyle buyurdu. Şüphesiz O, hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir."

Onlar «Bu böyledir. Rabbin söylemiştir. O, hikmet sahibidir, bilendir» dediler.

Dediler ki, "Efendin böyle söylemiştir. O Bilgedir, Bilendir."

Misafir melekler «Evet bu böyledir. Rabbin böyle buyurdu. Gerçekten O hüküm ve hikmet sahibidir. Herşeyi hakkıyla bilir.» dediler.

Dediler ki «Rabb’in böyle dedi. O, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir.»

Dediler ki "Öyle. (Bunu) Senin rabbin buyurdu. Çünkü O, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir."

Dediler ki "Bu böyledir. Rabbin buyurdu." Şüphesiz Hakîm ve Alîm olan O’dur, O!

Onlar «öyledir. Fakat (bunu) Rabbin buyurdu. Çünkü O, asıl hukûm ve hikmet saahibi olan, (herşey’i) hakkıyle bilen odur» dediler.

(Onlar) `Bu böyledir; (bunu) Rabbin buyurdu. Şübhe yok ki, Hakîm (her işi hikmetli olan), Alîm (herşeyi hakkıyla bilen) ancak O`dur` dediler.

Onlar Bu, böyledir, Rabbın buyurdu. Muhakkak ki O; Hakim, Alim olandır, dediler.

Misafirler "Rabbin böyle söyledi. Elbette ki her şeyin hükmünü veren ve her şeyi bilen O dur" dediler.

"Senin Rabbinin buyurduğu şey işte budur." dediler. Muhakkak ki O; Hakîm’dir (hüküm ve hikmet sahibidir), Alîm’dir.

Dediler öyle Rabbın buyurdu, şübhesiz alîm o, hakîm o

Onlar "Rabbin böyle buyurdu; ve şüphesiz yalnız O’dur hikmet sahibi olan, her şeyi bilen!" dediler.

“Evet, Rabbin böyle buyurdu;” dediler, “muhakkak ki O, her hüküm ve icraatında pek çok hikmetler bulunandır, her şeyi hakkıyla bilendir.”

Dediler ki «Öylecedir.» Rabbin buyurdu. Şüphe yok ki hakîm, alîm olan O’dur.

Onlar "Bu böyledir. Rabbin söylemiştir. O hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir. " dediler.

Dediler ki "Böyledir! Bunu Rabbin buyurdu. Şüphesiz O, hikmet sahibidir, bilendir."

«Rabb’in böyle dedi. O, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir.»

Onlar, hanımına "Evet, Rabbin böyle buyurdu, dediler. O, tam hüküm ve hikmet sahibidir, her şeyi hakkıyla bilir."

Dediler ki "Rabbin böyle dedi. O, hüküm ve hikmet sâhibidir, bilendir."

Dediler ki -Rabbin böyle buyurdu. Muhakkak ki O, hakimdir, alimdir.

Dediler ki «Öyle. (Bunu) Senin Rabbin buyurdu. Çünkü O, hüküm ve hikmet sahibi olandır, bilendir.»

Dediler ki "Rabbin öyle buyurmuştur. Hüküm ve hikmet sahibi O’dur, en iyisini bilen de O’dur."

They said, "Even so has thy Lord spoken and He is full of Wisdom and Knowledge."